Adalet Bakanlığı'ndan 'kimlik' atağı!..

Adalet Bakanlığı, 50 milyona yakın vatandaşın kimlik bilgileri internete sızdırılınca Seçim Kanunu’nda değişiklik yapmak için harekete geçti. Bundan böyle seçmen bilgileri YSK eliyle siyasi partilere verilmeyecek. Paylaşılacak bilgiler yalnızca ad-soyad ve sandık numarasından ibaret olacak.

Adalet Bakanlığı'ndan 'kimlik' atağı!..
Yeni Şafak'ta yer alan habere göre bilgisayar korsanlarınca internete yüklenen bir veritabanından, 49 milyon 611 bin 709 Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının kimlik bilgilerinin servis edildiği ortaya çıkmıştı. Bu kimlik bilgilerinin arasında TC kimlik numarası, ad-soyad, anne-baba adı, cinsiyet, doğum tarihi, doğum yeri ve açık adres yeralıyor. Sözkonusu bilgilerin tüm dünyaya açılmış olması tartışmalara yol açarken, bilgilerin Yüksek Seçim Kurulu (YSK) sisteminden ele geçirildiğini düşünen Adalet Bakanlığı, Seçim Kanunu'nda değişiklik yapmak için harekete geçti.

ARTIK VERİLMEYEBİLİR

Şu anki düzenlemeye göre, siyasi partiler, seçimler öncesinde il seçim kurullarından seçmenlere ait bilgileri alabiliyordu. Yani seçimde oy kullanacak kişinin TC kimlik numarası, ad-soyad, anne-baba adı, cinsiyet, doğum tarihi, doğum yeri ve açık adres bilgilerine erişebiliyordu. Adalet Bakanlığı'nın bu konuya ilişkin yapacağı düzenlemeyle sözkonusu bilgilerin siyasi partilere verilmemesi öngörülüyor. Ya da siyasi partilere sadece ad-soyad ve sandık bilgileri gönderilecek.

SORUŞTURMA BAŞLATILDI

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı da kimlik bilgilerinin sızdırılmasıyla ilgili olarak çıkan haberler üzerine soruşturma başlattı. Bilişim Suçları Soruşturma Bürosunca, 'verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme' ve 'bilişim sistemine girme' suçlarından başlatılan soruşturma kapsamında, ilk aşamada verileri haber sitesine sızdıran kişiler araştırılacak. Bu kapsamda, Ankara Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele ekipleri, internet sitesinin 'log kayıtları'nı inceleyecek.

SIZINTI ARAŞTIRILIYOR

Bununla birlikte yine vatandaş bilgilerinin bulunduğu İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü'ne bağlı İl Nüfus Müdürlükleri ya da Yüksek Seçim Kurulu'na bağlı İl Seçim Kurulları'ndan da sızıntının olabileceği değerlendiriliyor. Bu nedenle savcılık sözkonusu kurumlarla da temasa geçecek. Bu kurumlara bağlı bütün bilişim ağının mercek altına alınacağı ve sonraki aşamada da kişisel bilgilerin yüklü olduğu bilgisayarlarda veri aktarımı için CD ve USB girişlerinin olup olmadığına da bakılacağı öğrenildi.

Milyonlarca vatandaşa ait bilgilerin, YSK'nın seçim öncesi partilere açtığı sistemden çalındığı düşünülüyor. Korsanların sitesinde yayınlanan verilerde 50 milyon insanın TC Kimlik numaraları, ad-soyadları, anne-baba adı ve adresleri yeralıyor.

MERNİS'TEN SIZMA YOK

İçişleri Bakanı Efkan Ala, “50 milyon vatandaşın kimlik bilgilerinin sızdığına yönelik iddialara ne diyorsunuz?” sorusuna, “Bizim MERNİS programında yani nüfus hizmetlerini sunduğumuz Nüfus Genel Müdürlüğünden herhangi bir sızma yok” cevabı verdi. Vatandaşların endişe etmemesini isteyen Ala, sözkonusu kimlik bilgilerinin eski yıllara ait olduğunu kaydetti. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ise “Nereden, nasıl sızdı bilmiyorum ama rakamlara baktığınız zaman 50 milyon civarında. Bu, Türkiye'deki seçmen sayısına yakın. Bildiğiniz gibi YSK, seçmenlere ilişkin bilgileri partilerle de paylaşıyor. O nereden sızdı, nasıl sızdı bunun tahkik edilmesi lazım” dedi. Kişisel Verilerin Korunması Kanunu'nun da hayata geçtiğini hatırlatan Bozdağ, vatandaşlara ait özel bilgilerin artık yasal koruma altında olduğunu belirtti.

Yeni değil

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, kimlik bilgilerinin sızdırılmasıyla ilgili olarak, “2010 yılında bir şekilde elde edilen kimlik bilgileri yeni elde edilmiş gibi servis ediliyor. Bu, malum paralel yapının algı operasyonudur” dedi. Yıldırım ayrıca, “Vatandaş bu siteye girme yarışında olmasın. Bu sitede vatandaşa tuzak kuruluyor” açıklamasında bulundu. Gerekli her türlü önlemin alınacağını ifade eden Yıldırım, şunları söyledi: “Bunlar 'sisteme sızma' olarak elde edilmiş bilgiler değildir. 'Ele geçirilmiş' bilgilerdir. Vatandaşları rahatsız etme, sistemlerin güvenilir olmadığı algısı yaratmaktır. Malum örgüt bunu kullanıyor. Bunu başka bir ülkede farklı kayıtla yapmaya çalışıyor. Asıl bilgileri sağlamdır, vatandaşlarımız rahatsız olmasın. TC numaralarının değişmesi gibi bir ihtiyaç yok. Gerekli tedbirler alınmaya devam edilecek. Kişisel verilerin korunmasına dair kanun çıkardık. Bu yola tevessül eden kötü niyetli kişiler bunun hesabını verecekler. Bunları yapmanın bir bedeli var.”