Almula Merter Churm yazdı: "Hani ben ahlaksızdım?"

"...Oyunda baba rolünü yılların oyuncusu babam oynuyor ya! Kafa ancak bu kadar çalışıyor... Sonuç mahkemelik oluyoruz, babam ve ben iki ayrı dava açıyoruz. Hiç bir zaman bulunamayan bir sorumlu yazı işleri müdürü..."

Almula Merter Churm yazdı: "Hani ben ahlaksızdım?"

Hani ben hiç bir şeyden utanmayan bir kadındım?

2002'de ‘vajina monologları’ demişim...

‘Hamam’ oyunuyla kadın hakları demişim.

Bir de kalkıp 2004 yılında ‘Dövme’ oyunuyla Aile içi şiddet sorguluyorum.

Oyun aile içinde yaşanan ensest ilişkiyi ortaya koyuyor. Baba kızlarıyla ilişkiye giriyor. Anne sessiz kalıyor. Hep sessiz çığlıklar atıyor. Ağzında bir bez sarılı, sımsıkı...

Televizyon programlarına çıkamıyorum, oyun tanıtımı için. Yanlışlıkla alan programcılar ‘sakın ensest kelimesini kullanma, ceza alırız’ diyorlar. Gazeteler zar zor röportaj yapıyor, üstü kapalı geçiştiriyorlar. Her zaman cesurluğunu sevdiğim Elif Ergu arıyor, ‘Seni biriyle tanıştırmak istiyorum’ diyor. Yanında peruklu, kara gözlüklü bir kızla geliyor provaya.

Oyunun ortalarında kız çığlıklar atıp ağlıyor. Meğer birebir yaşamış hikayeyi.

Özel televizyon yolculuğuna beraber başladığımız canım dostum Esra Ceyhan arıyor ve programa alıyor beni. "Dilediğin gibi anlat" diyor. Anlatıyorum öğrendiğim hikayeleri. Anlatıyorum bir babanın hakim karşısında kızını ‘ağaçtaki elma yerine koyduğunu ve önce komşun mu yoksa sen mi tadına bakarsın?’ diye hakime yaptığı savunmayı. Anlatıyorum çok büyük bir üniversite profesörünün altı aylık kızına yaptıklarını... Anlatıyorum bir çok şehirde yaşanan örnekleri.

Anlatıyorum da anlatıyorum.

Ama oyuna parmakla gösterilecek kadar az seyirci buluyorum. En yakın arkadaşılarımdan bir  beyefendi ‘Kızım var ben bu oyunu seyredemem rahatsız olurum’ diyor. Eşi büyük bir derneğin başında. ‘Gel onlarla beni tanıştır, hep beraber bir şeyler yapmaya çalışalım’ diyorum. Cevabı çok net. ‘Olmaz, hakkımda ne düşünürler sonra...’

Bakıyorum bir gazete bana kocaman bir başlık atmış.

‘İŞTE HİÇ BİR ŞEYDEN UTANMAYAN AHLAKSIZ KADIN’

Müslüman bir ülkede böyle şeyler olmaz, Allah’tan da mı korkmuyorsun? Sansasyon için yalan söylüyorsun?’

Ve işi daha da büyütüyor ve beni topluma hedef gösteriyor.

‘BİRİLERİ BU KADINA DUR DESİN...’

‘BİRİLERİ BU KADINI DÖVMELİ’


Yanlış okumadınız, aynı bu cümlelerle...

Ben tekzip yapmaları için avukatımla ihtar gönderiyorum. Tekzip yerine şöyle bir yazı çıkıyor.

‘ACABA KENDİ BABASI MI TECAVÜZ ETTİ, BÖYLE BİR KONUYLA GÜNDEME GELMEYE ÇALIŞIYOR?’

Oyunda baba rolünü yılların oyuncusu babam oynuyor ya! Kafa ancak bu kadar çalışıyor...

Sonuç mahkemelik oluyoruz, babam ve ben iki ayrı dava açıyoruz. Hiç bir zaman bulunamayan bir sorumlu yazı işleri müdürü... Ve dava yıllarca sürüyor.

Batman’dan bir avukat bana dava açmaya kalkıyor. ‘OLMAYAN BİR KONUYU İŞLEYİP TÜRK ÖRF VE ADETLERİNE ZARAR VERDİĞİM İÇİN... ‘

Ben uğraşıyorum, ensestin ne boyutta olduğunu anlatmaya...Oyunu sürdürmeye seyirci çekmeye çalışıyorum. Sonuç zararla oyunu kaldırıyorum.

Ben artık başka bir ülkede kariyerime devam ediyorum, çünkü ‘OLMAYAN ŞEYLERİ UYDURMAKTAN YORULDUM. ‘

Herkes mutlu ben saçmalıklar yapmıyorum. İnsanların ahlakını ahlaksızlığımla bozmuyorum.

Birileri kalkıp

‘BABANIN ÖZ KIZINA ŞEHVET DUYMASI HARAM DEĞİLDİR’ dedi…

Her gün küçücük çocuklara tecavüzleri okuyoruz.

Her gün kadına şiddeti okuyoruz.

Her gün kadın cinayetlerini okuyoruz.

Her gün nasıl sessiz kalındığını okuyoruz.

Her gün oğlan çocuklarına din kisvesi altında tecavüzü bunun bademleme olduğunu okuyoruz.

Her gün bunları savunanları okuyoruz.

MEĞER BU MEMLEKETİN GERÇEKTEN AHLAKSIZI BEN MİŞİM?

Almula MERTER CHURM