Boyun ağrılarınız sıklaştıysa, dikkat!..

Beyin ve Sinir Cerrahisi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Halil Ak, boyun ağrısı mevcut olan her 100 hastanın 3'ünde, ağrıların boyun fıtığına bağlı olabileceğini söyledi.

Boyun ağrılarınız sıklaştıysa, dikkat!..
Yeni Asır'ın haberine göre Ak, yaptığı açıklamada, boyun ağrılarının birçok sebeple ortaya çıkabileceğini belirterek, bu nedenler arasında boyun kaslarında tutulma, romatizmal hastalıklar, tümörler, yumuşak doku ve kemikleri içeren enfeksiyonlar ile fıtıkların yer aldığını ifade etti. Boyun fıtığının, omurganın bir hastalığı olduğunu ve ilerleyen yaş sıklığına göre artış gösterdiğini vurgulayan Ak, "Boyun ağrısı mevcut olan her 100 hastanın 3'ünde, ağrıların boyun fıtığına bağlı olabileceği bildirilmiştir" diye konuştu.

Ak, boyun fıtığının, ilerleyen yaşla ortaya çıkan yıpranmaya bağlı olarak daha sık görüldüğünü aktararak, tekrarlayıcı ve zorlayıcı boyun hareketleri, boynun darbe aldığı kazalar, ağırlık kaldırmanın sık olduğu sporlar ve bilgisayar başında oturma sonucu uzun süre hareketsiz kalmak gibi sebeplerin de bu hastalığın oluşmasını kolaylaştırabildiğini ifade etti. Tam olarak yeri tarif edilemeyen boyun ağrıları, belirli bir düzeni olmayan boyun tutulmaları ve yastık değiştirme ihtiyacı gibi durumların hastalığın belirtileri arasında olduğunu bildiren Ak, "Hastayı asıl rahatsız eden şikayet, boyun fıtığının sinir köklerine ve omuriliğe bası ile ortaya çıkanlardır. Genellikle ani başlayan kol ağrısı, en sık uyarıcı şikayettir. Büyük ihtimalle, omurilikten çıkan bir sinirin çapının, daralmış bir sinir kanalında sıkıştığına işaret eder" dedi.

"BOYUN KASLARINI GÜÇLENDİRMEK GEREK"

Ak, boyun fıtığı tedavisinin, ilaç kullanımı, fizik tedavi ve ameliyatı da içeren farklı basamaklardan oluşan karmaşık bir tedavi olduğunu kaydederek, her hastanın şikayetleriyle birlikte kendi bazında değerlendirilerek uygun tedavi seçeneğine yönlendirildiğini belirtti. Tekrarlayıcı boyun hareketlerinden ya da uzun süre hareketsiz kalmaktan kaçınmak, ağır sporlardan uzak durmak, ideal kiloya sahip olmak, iş şartlarında düzenleme gibi yöntemlerle şikayetlerde gerileme sağlanabildiğini vurgulayan Ak, ek olarak hasta şikayetlerinin en fazla olduğu dönemde uygulanan ağrı kesici ve kas gevşetici ilaç tedavisinin rahatlama sağladığını söyledi.

Ak, boyun kaslarının güçlendirilmesi ve boynun daha dengeli bir şekilde hareket ettirilmesinin öğrenilmesi açısından fizik tedavinin de önemli olduğunu belirterek, "Bu yöntemlerle fayda sağlanamayan, radyolojik ve elektrofizyolojik yöntemlerle fıtık ve sebep olduğu sinir hasarı ortaya koyulabilmişse ameliyat seçeneği değerlendirilir. Güçsüzlük saptanmayan durumlarda, sadece ağrı ameliyat için yeterli bir sebep değildir. Bu hastalarda yaşam şekli değişikliği önemlidir. Diğer taraftan, sinir hasarına işaret eden güçsüzlük ya da belli duyu alanlarında saptanan uyuşukluk ameliyat seçeneğini öne alabilir" diye konuştu.

"SAKINMAK İÇİN"

Kişinin yaşam koşullarındaki etmenlerin de boyun fıtığına neden olan yıpranmayı hızlandırabildiğini ifade eden Ak, şunları kaydetti: "Tedavide ilk hedef, boyun fıtığının oluşmasını engellemektir ve eğer oluştuysa buna sebep olan davranış ve hareketleri ortadan kaldırmaktır. Bunun için, saçları kurutmadan dışarı ıslak vaziyette çıkmamak, soğuk esen klima altından uzun zaman kalmamak, televizyon karşısında koltukta uyuya kalmamak, dengesiz bir şekilde yük taşımamak, arabanın penceresi açık bir şekilde seyahat etmemek, masa başı işlerde, özellikle bilgisayar karşısında, uzun süre boyun öne eğik durumda çalışmamak, uyurken ortopedik yastık kullanmak, sigara ve benzer zararlı maddeleri kullanmamak, boyun duruşunun düzgün olmasına dikkat etmek, boyun ve sırt kaslarını güçlendirmek için uygun spor ve egzersizleri yapmak, boyun travmasından ve tekrarlayıcı darbelerden kaçınmak, uygun pozisyonda yeterli uyumak ve sağlıklı beslenmek gereklidir."