Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde kritik görüşme

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Yıldırım'ı Külliye'de kabul etti. Görüşme 3 saat sürdü.

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde kritik görüşme
Hürriyet'ten Gizem Karakış ve Erdinç Çelikkan'ın haberine göre Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Başbakan Yıldırım, sürpriz bir görüşme yaptı.

Cumhurbaşkanı ile Başbakan’ın akşam saatlerinde bir araya geleceği haberi Ankara kulislerini hareketlendirdi. Cumhurbaşkanlığı kaynakları ise buluşmadan dakikalar önce Erdoğan ile Yıldırım’ın resmi programlarında bulunmayan görüşmenin dün akşam 19.30’da yapılacağını belirtti.

SÜRPRİZ OLAĞAN GÖRÜŞME

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki kabulün, olağan bir görüşme niteliğinde olduğu da kaydedildi. Devlet Günü kapsamında genellikle perşembe günleri yapılan olağan görüşmenin Almanya Başbakanı Angela Merkel’in yarın gerçekleşecek ziyareti nedeniyle dün akşam yapıldığı belirtildi.

Görüşmede Merkel’in Ankara temaslarının da gündeme geldiği kaydedildi. Yıldırım, görüşme için Genel Merkez’de toplanan AK Parti MYK toplantısının ardından Saray’a geçti.

ANA GÜNDEM REFERANDUM

Basına kapalı yapılan sürpriz görüşme planlanan zamandan 50 dakika gecikmeli başladı.

Erdoğan’la Yıldırım arasında 3 saat süren görüşmenin ana gündem maddesini anayasa değişikliği çerçevesinde nisan ayında yapılacak referandum takvimi oluşturdu. Erdoğan ile Yıldırım görüşmesinde referandum tarihi ve oylama güvenliğinin konuşulduğu kaydedildi.

Geç saatlere kadar süren sürpriz görüşme öncesinde bazı bakanların da Saray’a gideceği belirtilirken, görüşmenin Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan Yıldırım arasında başbaşa gerçekleştiği öğrenildi. Görüşme sonrası herhangi bir açıklama yapılmadı.

AK PARTİ SÖZCÜSÜ YASİN AKTAY'DAN ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR

Bu görüşme öncesinde gerçekleşen AK Parti MYK'nın ardından kameralar karşısına çıkan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Yasin Aktay şu açıklamaları yaptı:

"CHP TBMM’de anayasa değişikliği görüşmeleri yürütülürken, demokratik hakkını sonuna kadar kullandı, daha fazlasını kullandı, bu süreci sabote etmek için, engellemek için elinden geleni yaptı. Meclisi dayatma ile anayasa olmaz. Parlamenter sistem içerisinde mevcut yetiklerini dahi kullanmaya bu şekilde tavır sergilediğiniz parlamentonun onurunu, gücünü yetkisini savunmak size mi düştü diye sorarlar. Sizin savunduğunuz parlamentonun gücünün artırılması falan değil.

TEKLİF BUGÜN YARIN SUNULACAK


(Anayasa değişikliği teklifi) Bugün yarın gider diye düşünüyoruz. Çok fazla müdahale edemiyoruz. TBMM’nin kendi işleyişi var tabi ki. Oradan en kısa sürede gideceğini bekliyoruz.

REVİZYON YOK

(Hükümette revizyon iddiası) Emin olun yok, hiç yok. Öyle bir konu ne konuşuldu ne de gündeme gelmiş bulunuyor. Bu tür söylentileri biz de ilgiyle izliyoruz.

İZAH EDİLEBİLECEK BİR KARAR DEĞİL

(Trump’ın 7 Müslüman ülke vatandaşını ABD’ye almama kararı) Büyük bir kaygıyla izliyoruz. ABD’nin yeni yönetimi taze bir yönetim. Geçmişteki eleştirilere konu olan hususların yeni yönetim tarafından düzeltilmesini bekliyorduk ama düzeltilmek bir yana çok daha kötü gelişmeler söz konusu olur. Bazı ülke mensuplarının alınmamasına yönelik karar izah edilebilecek bir karar değil. İnsan haklarından sorumlu genel başkan yardımcısı olarak görüşlerimi ifade etmiş olayım, bu tamamen insan haklarına aykırı. Neticede ismi zikredilen, listeye eklenmiş olan ülkelerin hepsi kendi ülkelerinde insan hakkı ihlalleri bırakın, sistematik insan kıyımları, vahşetlerin olduğu ülkeler. Yeşil kartı olanlara bile ülkenizi kapatma durumuna geliyorsanız, bunun tek adı vardır ırkçılıktır.

İNSAN HAKLARINDA DİBE VURDUĞU DÖNEM

ABD’nin insan hakları konusunda dibe vurduğu bir dönemi yaşıyoruz. Bir yönetime karşı halkının böyle bir direnç gösteriyor olması da bilhassa Müslümanlara karşı ırkçı ayrımcılığa karşı bizzat Amerikan halkı tarafından konulan direnişi de umut verici olarak görüyoruz.

GEREĞİNİ YAPACAĞIZ

(ABD'nin YPG öncülüğündeki SDG'ye zırhlı araç yardımı) Çıtayı bir kez daha yükselterek zırhlı araçlar vermiş olmaya başlaması da endişeyle izlediğimiz bir husus. izlemekle kalmayacağız, gereğini elbette yapacağız."