Hakikat Değişmez, Değişene Hakikat Denmez!
Düzenli omega-3 alarak beynini koru!
Beyin fonksiyonlarınızı koruyabilmek ve kaliteli bir yaşam sürmek için nasıl beslenmeniz gerektiğini, hangi yiyeceklerden ne kadar tüketeceğinizi ve omega3 deposu besinlerin hangileri olduğunu biliyor musunuz?
Akşam'dan Seren Aksüs'ün yazısı...
NE KADAR ALALIM?
Omega-3, bebeğin anne karnındaki beyin gelişiminden sinir sisteminin oluşumuna, zekâ gelişiminden alerjik hastalıklara kadar pek çok konuda önemli rolü olan, vücut için hayati ama vücudun üretemediği yağ asisidir. Ülkemizin günlük Omega-3 alımı 84 mg/gündür. Omega-3 alımıyla ihtiyaç arasında çok ciddi bir fark vardır ve bu durum çok tehlikelidir. Yetişkinler günde 500 mg, hamileler ve emzirenler 700-1000 mg, trigliseridi yüksek Kişiler 700-1000 mg almalıdır.
OMEGA-3 NE İŞE YARAR?
Erken doğum riskini ve düşük doğum ağırlığı riskini azaltır. Anne karnındaki bebeğin beyin ve sinir sistemi gelişimini olumlu etkiler. Bebeklerdeki alerjik hastalıkları ve astımı azaltır. Gebelik sonrası depresyon riskini azaltır. Kolesterol ve trigliserid oranlarını azaltır. Metabolik sendrom teşhisi alanların tedavisine yardımcı olur. Zayıflama diyetlerinde etkilidir. Menopoz ve depresyon şikâyetlerini azaltır.Omega-3 balıkta, cevizde ve keten tohumunda yüksek oranda bulunur. Lakin ülkemizde bu ürünlerin tüketimi pek istenilen düzeyde değildir. Yurtdışıyla mukayese edecek olursak Japonya'daki balık tüketimi yılda 60 kiloyken ülkemizde yılda sadece 60 kilodur. Bir de üzerine balıktaki omega-3 oranının, son 5 yılda yüzde 50 azaldığını da hesaba katmalıyız. Aşırı pişirmeyle de bu oranın azaldığını söylersem, yiyecekleri çok pişiren bir toplum olarak ne yapabiliriz? Tüm bu sebeplerle, risk gruplarında olanların; çocukların, hamile ve emzirenlerin, kan yağları yüksek olanların, metabolik sendrom teşhisi konanların mutlaka günlük takviye alması gerekmektedir. Alacağınız takviyeler mutlaka uluslararası örgütlerce onaylanmış olmalı. Ançüez ve sardalye gibi küçük balıkların gövdesinden elde edilmiş olanları tercih edin. Bu şekilde balıklarda kurşun ve cıva gibi ağır metal birikimi riskinin önüne geçmiş olursunuz. Kapsül jelatini balık olanları tercih etmeniz bir diğer önemli noktadır.
NE DOZDA ALMALISINIZ?
Ne dozda alacağınızı diyetisyeninizle birlikte kararlaştırın. Günlük alımınızı tüketim kayıtlarınızdan hesaplayarak eksiği birlikte bulun ve bunu günlük olarak tamamlayın. Dönemsel metabolik değişiklerde doktorunuzla kullandığınız dozu mutlaka paylaşın. Yorumunu isteyin. Tedavi amaçlı yüksek dozda kullanımını kesinlikle tek başınıza yapmayın. Mutlaka doktorunuzla takip altına alın.
(SEREN AKSÜS / AKŞAM GAZETESİ)
NE KADAR ALALIM?
Omega-3, bebeğin anne karnındaki beyin gelişiminden sinir sisteminin oluşumuna, zekâ gelişiminden alerjik hastalıklara kadar pek çok konuda önemli rolü olan, vücut için hayati ama vücudun üretemediği yağ asisidir. Ülkemizin günlük Omega-3 alımı 84 mg/gündür. Omega-3 alımıyla ihtiyaç arasında çok ciddi bir fark vardır ve bu durum çok tehlikelidir. Yetişkinler günde 500 mg, hamileler ve emzirenler 700-1000 mg, trigliseridi yüksek Kişiler 700-1000 mg almalıdır.
OMEGA-3 NE İŞE YARAR?
Erken doğum riskini ve düşük doğum ağırlığı riskini azaltır. Anne karnındaki bebeğin beyin ve sinir sistemi gelişimini olumlu etkiler. Bebeklerdeki alerjik hastalıkları ve astımı azaltır. Gebelik sonrası depresyon riskini azaltır. Kolesterol ve trigliserid oranlarını azaltır. Metabolik sendrom teşhisi alanların tedavisine yardımcı olur. Zayıflama diyetlerinde etkilidir. Menopoz ve depresyon şikâyetlerini azaltır.Omega-3 balıkta, cevizde ve keten tohumunda yüksek oranda bulunur. Lakin ülkemizde bu ürünlerin tüketimi pek istenilen düzeyde değildir. Yurtdışıyla mukayese edecek olursak Japonya'daki balık tüketimi yılda 60 kiloyken ülkemizde yılda sadece 60 kilodur. Bir de üzerine balıktaki omega-3 oranının, son 5 yılda yüzde 50 azaldığını da hesaba katmalıyız. Aşırı pişirmeyle de bu oranın azaldığını söylersem, yiyecekleri çok pişiren bir toplum olarak ne yapabiliriz? Tüm bu sebeplerle, risk gruplarında olanların; çocukların, hamile ve emzirenlerin, kan yağları yüksek olanların, metabolik sendrom teşhisi konanların mutlaka günlük takviye alması gerekmektedir. Alacağınız takviyeler mutlaka uluslararası örgütlerce onaylanmış olmalı. Ançüez ve sardalye gibi küçük balıkların gövdesinden elde edilmiş olanları tercih edin. Bu şekilde balıklarda kurşun ve cıva gibi ağır metal birikimi riskinin önüne geçmiş olursunuz. Kapsül jelatini balık olanları tercih etmeniz bir diğer önemli noktadır.
NE DOZDA ALMALISINIZ?
Ne dozda alacağınızı diyetisyeninizle birlikte kararlaştırın. Günlük alımınızı tüketim kayıtlarınızdan hesaplayarak eksiği birlikte bulun ve bunu günlük olarak tamamlayın. Dönemsel metabolik değişiklerde doktorunuzla kullandığınız dozu mutlaka paylaşın. Yorumunu isteyin. Tedavi amaçlı yüksek dozda kullanımını kesinlikle tek başınıza yapmayın. Mutlaka doktorunuzla takip altına alın.
(SEREN AKSÜS / AKŞAM GAZETESİ)