Emel Müftüoğlu: "Koşullar bizi popçu yaptı"

Emel Müftüoğlu: "Zamanında kendimi yönlendirebilseymişim çok iyi bir rock’çı olurmuşum ama koşullar bizi popçu yaptı..."

Emel Müftüoğlu: "Koşullar bizi popçu yaptı"
Sabah'tan Oğuzhan Toracı'nın röportajı...

Uzun bir aradan sonra piyasaya çıkardığınız 'Emel ile Yeniden' isimli albümünüz hayırlı olsun...
Aslında yeni bir şey yapmaya niyetim yoktu ama Sezen Aksu ısrar edince bu albümü yapmaya karar verdim. Ne olursa olsun, bu şarkılarla bir döneme imzamızı attık. O yüzden bu iş aklıma yattı.

ALBÜM YAPMAK MASRAFLI İŞ

90'lı yılların imkanlarıyla şimdiler çok farklı... Şarkılarınızı bu haliyle nasıl değerlendiriyorsunuz?

İçime sindi; çünkü 'Hovarda', 'Deli Et Beni' ve 'Korkuyorum' isimli şarkılarım 90'lı yıllardan beri popülaritelerini koruyordu. Nereye gitsek çalınıyordu ama yeni şarkılarla aralarında sound farkı oluyordu.

Sezen Aksu gibi bir beste fabrikatörünün hep yakınındasınız; neden yeni şarkılarla değil de, eksi şarkılarınızla bir albüm yaptınız?
O sıfır şarkılara yepyeni gençlerin ihtiyaçları var. Ben sıfırdan bir iş yapmak taraftarı değilim ama 'Ah bu benim hayatımın şarkısı, bunu ben söyleyeyim' dediğim anda belki yeni bir proje yaparım. Zaten, 1995 yılından beri albüm yapmayı hiç düşünmüyordum.

Ekonomik sıkıntınız olduğu için albüm çıkardığınız konuşuldu Bu iddia doğru mu?
'Albüm yapayım da ekonomik sıkıntım bitsin' diye düşünmedim. Bugün albüm çıkarmak ciddi bir masraf; kılığı kıyafeti var, klipleri var. Bu albüm tamamen istek üzerine yapıldı. Ekonomik sıkıntım olursa, başka işler de yapabilirim. Ayrıca parayla, imanın kimde olduğu belli olmazmış...

BANA 'YETENEK AVCISI' DEMEYİN

Tam bir yetenek avcısısınız. Camiaya Mustafa Sandal, Murat Boz, Sinan Akçıl, Zeynep Casalini, Deniz Seki gibi birçok sanatçı kazandırdınız...
Yetenekli olan birinin, başkasına ihtiyacı yoktur. Ancak onun kariyerindeki aracılık size nasip olmuşsa, siz de bunu hızlandırmışsınızdır. Aman ne olur; 'yetenek avcısı' lafının bana yamanmasını istemiyorum.

Çıkış yaptığınız dönem, kıpkırmızı ve bir tarafı kazıtılmış saçlarınızla aykırı bir kadındınız...
Evet, düzene başkaldıran bir tarafım vardı. Zaten küçükken de asi bir çocukluk geçirdim. Çok sert bir babanın çocuğuydum; babam askerdi ve hiç kimseye müdanam olmamıştı. Hiçbir şey gözümü korkutamaz!

Kendi döneminize göre fazla ilericiydiniz...
Farklıydım, doğru. Aslında çağın çok ilerisindeydim. Zamanında kendimi yönlendirebilseymişim çok iyi bir rock'çı olurmuşum ama koşullar bizi popçu yaptı. Belki de içimden bir Tina Turner çıkardı.

Dostluklarınıza hep önem verdiniz, değil mi?
Dostluklarım, arkadaşlıklarım çok önemli; hatta hayatımdaki önceliklerimden biridir.

Aynı zamanda sırdaşsınız da...
Sır tutarım ve bu güven duygusu güzel bir şey... Hayatta çok gevşek olmayacaksın, sırdaşlık insana ağır gelmez. Kinlenmek, nefret etmek, içinde öfke biriktirmek; bunlar insan daha ağır gelir. Ben de mümkün olduğunca bunlardan kaçtım.

Siz sırlarınızı kime anlatırsınız?
Sor, her şeyimi anlatırım ve ne sorarsan da doğruyu söylerim. Kendi hayatımın sorumlusu benim ve Allah'tan başka kimseye verecek hesabım yok.

Sanatla uğraşan kişiler emekli olur mu?
Olur işte, 40 yaşımda oldum. (Gülüyor) Çok doğru bir yaştı bence, gelme çok üstüme. Tabii ki, benim kendi kendime yaptırdığım sigortalar var. Hani var ya, o hayat sigortaları; onlardan birkaç tane yapmıştım. Üç-beş yerden maaş alıyorum. (Gülüyor) Ben daha çok işime yatırıyordum ama bizden sonraki kuşak daha akıllı çıktı; paralarını arsaya ve eve yatırıyorlar.

Kızınız Çağrı Müftüoğlu da sizin yolunuzu seçti ve şarkıcılık yapmaya başladı. Nasıl buluyorsunuz kendisini?
Kızım da benim yolumda ilerliyor. Hatta kızım tam bir müzisyen; enstrüman çalıyor, söz yazıyor, beste yapıyor. Bunu söylemekten utanıyorum ama gerçekten iyi yazıyor, kötü yazsa vallahi söylerim.

YAPIMCI OLMAK İSTİYORUM

Dışarıdan bakıldığında duvarlarınız var ve zor biriymişsiniz gibi görünüyorsunuz; öyle misiniz?

Kendimle ilgili ketum değilim ama başkalarının hayatlarıyla ilgili ketum olmayı tercih ediyorum.

Bu albümden sonraki planlarınız ne?
Eğer rastlarsam, prodüktör olarak genç ve yeni isimlerin albümlerini yapmak istiyorum. Aslında aklımda sinema filmlerine ve TV dizilerine yapımcılık yapmak da var.

ŞÖHRETİ CAZİP BULMUYORUM

Müzikten neden uzaklaştınız?

20'li yaşlarımda bu işe başladığımda, 40 yaşında olmak çok büyük geliyordu. 'Biri ölmüş' dendiğinde, 'Kaç yaşında?' derdim, '40 yaşında' denilince, 'Çok yaşamış zaten...' diye düşünürdüm. O yüzden kendime kota koymuştum ve 40 yaşıma geldiğimde 'bu işi bırakacağım' demiştim ve gerçekten de bu dediğimi yaptım.

Şarkıları milyonlar tarafından bilinen bir sanatçının heyecanı bu kadar kolay bitebilir mi?
"Müzik yapmayacağım" dedim ama müzikten kopmadım. Sadece kendim söylemedim; arkadaşlarımın albümleri için çalıştım. Ciddi fedakar olmak lazım, kendini bir sporcu gibi çalıştırman gerekiyor. Açıkçası böyle bir fedakarlık yapamadım; yememden, içmemden, özgürlüğümden taviz vermedim. Şöhreti çok cazip bulmuyorum, özgürlük daha güzel bir şey. Bugün benim hakkımda ne yazarlar diye bir korkun olmadan yaşamak çok güzel, onun için benden hiçbir zaman yıldız olmazdı. Bir daha dünyaya gelsem, güzelce bir devlet memuru olurum, emekli olacağım günü de bilirim.
Konular Röportaj