Eşref Kolçak: "Çalışarak ölmek istiyorum"

90 yaşındaki Eşref Kolçak, Yeşilçam’ın efsane oyuncularından… İlerleyen yaşına rağmen oyunculuktan kopmayarak işini büyük bir aşkla yapan Kolçak, ‘Elim Sende’ filminde rol aldı.

Eşref Kolçak: "Çalışarak ölmek istiyorum"
Akşam'dan Bilgen Bülbül'ün röportajı...

Seyirciyi nasıl bir film bekliyor?

‘Elim Sende’
son derece duygusal, bir Yeşilçam aşkını anlatan bir film.. Mavi ve Bulut’un Yeşilçam klasiklerinden alışık olduğumuz tat da insanın yüreğine dokunan bir aşk hikâyesine tanık olacaksınız. Mendillerinizi hazırlayın.  

‘Elim Sende’ filminde nasıl bir karaktere hayat veriyorsunuz?

Aslına bakarsanız hikâye benimle başlıyor ve benimle bitiyor. Bu duygusal aşk öyküsünü benden dinliyorsunuz. Filmde bütün yaşananlara şahitlik etmiş bilge bir dedeyi canlandırıyorum.

Çekimlerde ilginç bir an yaşadınız mı?

Ekip olarak çekimleri uyum içerisinde tamamladık. Yapımcı eski kuşağı ve yeni kuşağı bir araya getirerek duygusal olarak yoğun bir projeye imza attı. Sette yapımcımız bütün konforumuzu sağladı. Rahat ve sorunsuz bir set oldu.

ÇALIŞARAK ÖLMEK İSTİYORUM

Yeşilçam’da sayısız filmlerde rol aldınız. Birçok oyuncu telif hakları konusunda veryansın ediyor. Siz ne düşünüyorsunuz?


‘Telif isteyince sanatçı değilsin’ diyorlar. Kemal Sunal’ın hâlâ filmleri oynuyor. 10 yıl içinde sadece 1 film için telif hakkını vermişler. Devlet bize sahip çıksın. Ben köşeye çekilmek değil, çalışarak ölmek istiyorum.

Peki telif hakları kanununun çıkması, Türk sinemasını yavaşlatır mı?

Neden Türk sinemasını yavaşlatsın ki...  Bana sorarsanız herkes emeğinin karşılığını aldığında sadece adalet sağlanır ve hepimiz kazançlı çıkarız. Telif haklarımızı alabilirsek gözümüz açık gitmeyeceğiz.

Ülkemizin en sevilen oyuncularından biri olarak, size izleyici tarafından gereken değerin verildiğini düşünüyor musunuz?

20 yıldan fazla süredir bana iş vermiyorlardı ve bana “eski oyuncu” denilmesinin üzüntüsünü yaşıyorum. İnsanlar bana “Eşref ağabey niye seni eskisi gibi görmüyoruz?” diyor. Onlara ‘Bana iş vermiyorlar' diyorum. Seyircimiz bizi istiyor ama yeni yönetmenler, yeni oyuncular acayip bahanelerle bizimle çalışmıyor. Ben bunca yıllık tecrübe ve birikimle hak ettiğim değerin bana verilmediğini düşünüyorum.

Dünyaya yine gelsem aynı işi yaparım

Dünyaya bir kez daha gelseniz, yine oyuncu olmak ister miydiniz?


Tabii ki oyuncu olmak isterdim ve bunu sektörün bana yaşattığı her türlü olumsuzluğa rağmen bütün kalbimle sizinle paylaşıyorum.

Eşim olmasaydı perişandım

O dönemler kostümümüzü kendimiz yapıyorduk. Çoğu zaman sete kendi imkanlarımızla gidiyorduk. “Eşref abi yarın için 3 gömlek 2 ayakkabı hazırla” derler ama ‘Paran var mı yok mu?’ diye kimse sormazdı. Eşimin ailesi bize sahip çıkmasaydı perişan olurduk. Karım bana hep destek oldu. Onun bir lafı var hiç unutmam; “Senin en büyük şanssızlığın bu güzel memlekette oyuncu olmak” derdi. Sosyal Sigortalar olmasaydı şimdi ben de sürünürdüm.

Birçok oyuncu açlık içinde öldü

Hayatını sinemaya adamış birçok oyuncu açlık ve sefalet içerisinde öldü. Yapımcı denilen adamlar ‘Ödeme yapıyoruz ama onlar tutmasını bilmiyor’ diye yalan söylerlerdi. Fatih’teki evimden ayrılırken bir çuval dolusu ödenmemiş senet attım. Hakkımızı alamıyorduk. Üstelik ödenmeyen paraların vergilerini ödettiler.

Yeni oyuncular selam vermiyor!

Dizilerindeki oyunculuğu nasıl buluyorsunuz?

Bizlerden öğrenecekleri çok şey vardı diye düşünüyorum. Yeni oyunculara şu bakımdan çok üzülüyorum ve kırılıyorum. Bizimle çalışmakla aslında çok şey öğrenebilirlerdi, bazı talebeler bize selam bile vermiyor. Bu bize çok büyük saygısızlık…
Konular Röportaj