Fethullah Gülen kimi tokatladı!

Fethullah Gülen, sohbetinde üst düzey bir ismin yasak ilişki yaşadığını ve bunu engellemeye çalıştığını söyledi.

Fethullah Gülen kimi tokatladı!
"KİMSENİN GÜNAHININ TAKİPÇİSİ OLMAMAK GEREK"

Gülen, insanların hatalarını arama, gizli hallerini araştırma, kabahatlerin izini sürme, kulağı olumsuz sözler için kullanma ve dili gıybetle, iftirayla kirletme gibi çirkin günahların, kuyruğunu dikip bir köşede sinsi sinsi bekleyen bir akrep gibi bazı mü'minlerin gönül hayatına zehir akıttığını belirtti.

Fethullah Gülen, kimsenin günahının takipçisi olmamak, başkalarının hatalarını araştırmamak ve onların -amme hukukuna girmeyen- kusurlarına göz yummak gerektiğini ifade etti.

Gülen, başkalarının günahlarını teşhir etmemek ve hiç kimseyi utandırmamak lazım geldiğini belirterek hiç unutamadığını söylediği bir olayı paylaştı. Gülen, Amerika'da bulunduğu sırada birisinin kendisine telefon açtığını belirterek, şöyle dedi: "Bana akşam üstü bir telefon geldi. Burada akşamdı. Türkiye'de gece yarısıydı sanıyorum. Dediler ki nefsine uyarak bir yerde bir alüfte (Hayat Kadını) ile buluşmaya gidiyor. Ve aynı zamanda birilerini de komplosu söz konusu olabilir. Türkiye'de onu tanıyan bir arkadaşa telefon ettim. 'Kalk' dedim, 'gece yarısı deme evine koş git.' Bu bir komplo meselesi ile şayet, günümüzde geldiği konuma gelemezdi. O mevzudaki telefon sabit. Benim kendisine o ricada bulunduğum o zat da hala hayatta. Ben bu zamana kadar bu meseleyi kimseye açmadım. Bize yakışan budur. Belki de böyle birisi benim öyle bir ayıbını bildiğimden dolayı şimdilerde homurdanıyorsa şayet, keşke benim ayıbımı bilen bu insan nalları dikse gitse de ayıbımı bilen biri olmasa der, belki. Mümin olarak bizim karakterimiz buydu, Bu mevzuda belki 10 tane hadise sayabilirim."

Gülen öte yandan yine isim vermeden attığı bir tokadı şu sözlerle anlattı: "Belki daireye yakın, fena bir şey yapmış, bir gün odama girdiğim zaman derdest etmiş oraya yatırmışlar, ihtimal, bana da tasdik ettirecekler ve belki bir yönüyle fakire çok medyun olduğundan, belki bir dönemde talebelik yaptığından dolayı, benim teedibime matuf bir ortam hazırlamışlar. İki üç saat, üç tane şahit. Ben odama girdiğim zaman odamda baktım kafasını duvarlara vuruyor, mahvoldum, ben böyle birinin bir yerde kötülüğünü görmüş, o üç tane insan, iyilik yapıyoruz diye onu orada mahçup etmek üzere, benim odama kadar getirmişler. Onun öyle bir hafagana gelmesi, bir yönüyle Freud'çu ifadesiyle, anguaz, bir iç infial hezeyan yaşıyor, yani orada sandalyeye de tekme vuracak şekilde, koltuğa tekme vuracak şekilde başını duvardan duvara vuruyor. Evvela o haletten sıyrılması için sonra da o mevzudaki genel düşüncemi ortaya koymak için ona bir güzel bir yeniçeri tokatı aşk ettim. İki büklüm oldu, kalktı, ben de kabul etmiş miyim gibi yüzüme baktı. Baktı ama benden şunu aldı. Ulan ben hayattayken sizin saçınızın teline dahi vallahi, billahi toz kondurmam dedim. Evet o da ihtimal o da öyle bir şeyini bildiğimden dolayı benim demeyeceğim, etmeyeceğim ama fakat o da kendine göre, aleyhte bulunmayı kendine düşen bir vazife gibi telakki ediyor. Varsın etsinler"

Kanal D ana haber bülteninde yayınlanan görüntüleri haberin videosuna tıklayarak izleyebilirsiniz...