Gökhan Türkmen: 'Türkü albümü yapmak isterim'

4 yıl aradan sonra tekrar albüm çıkarttınız. Sizce bu uzun bir ara değil mi?
Tabii ki uzun bir süreç. Şu zamana kadar iyi şarkılar yapmaya çalıştım. Zaten iki yıl önce ‘Bitmesin’ ve ‘Aşk Lazım’ gibi iki tane şarkıyla arayı sıcak tutup hayranlarımızla buluşmuştuk. Aslında ful bir albüm için 4 yıl o kadar da uzun bir süre değil.

Albümünüzle ilgili bir röportajınızda ‘bu benim tezim’ açıklamasında bulundunuz. Bunu biraz açabilir misiniz?
Bu işe ilk başladığım anda çoğu şeyi bilmi  yordum. Sonuçta sekiz yıldır sahnedeydim, piyasanın durumunu ve nasıl insanların var olduğu konusunda çok fazla fikir sahibi değildim. Bunu yaşayarak öğrendim ve tec rübe sahibi oldum. Belli bir eğitim sürecinden geçtikten sonra bu albümle tezimi verdim. Şimdi de mezun olmaya çalışıyorum. Bundan sonraki albüm yüksek lisans...(gülüyor)

TÜRKÜ ALBÜMÜ YAPMAK İSTERİM

Hiç tarzınızın dışına çıkmayı düşündünüz mü?
Aklımda öyle şeyler var. İleride modern aranje edilmiş bir türkü albümü yapmak isterim. O albümde de özenle seçilmiş türküleri okurum.

Duygusal parçalarla ön plandasınız. Siz de gerçek hayatta duygusal mısınız?
Aşırı duygusal, ağlak, melankolik bir adam değilim. Genelde acımı, depresif halimi dışarıya insanlara değil de şarkılarıma yansıtıp orada enerjimi harcarım. Kötü bir durumda olduğum zaman bile bir şarkı yaparak çok mutlu hale gelebiliyorum. O yüzden şarkılarım depresif ama kendim pozitif bir insanımdır.

Hareketli parçaları gelip geçici bulduğunuzu söylemişsiniz. Neden?
Türkiye’deki hareketli anlayışından ötürü öyle bir açıklama yaptım. Hareketli şarkı anlayışı bakkal müziği dediğimiz şarkılardan oluştuğu için böyle bir ifade kullandım. Mesela bana ‘hareketli şarkın yok mu’ dediklerinde ‘yok’ diyorum. Aslında keyiflendiren, umutlandıran şarkılarım var. Fakat hareketli algısı bizim memlekette farklı olduğu için ’yok’ diyorum.

KİMSE ÜNLÜ GÖRMEYE HAZIR DEĞİL

Sahnede çok enteresan bir durum yaşadınız mı?
Çok uçuk bir durum olmadı. Hayranlarımla aramda gayet güzel ve seviyeli bir diyalog ol duğunu düşünüyorum. Fakat kimi zaman hareketleri çok da uçuk olabili  yor. Bir gün adada yürürken yanımdan geçen faytonun içindeki bir grup genç ‘Aaa kim o? Murat Dalkılıç mı? yok Gökhan Türkmen’ gibi muhabbet ettiler. Ama hiç selam vermek yok. Bir de sevmediğim bir türden küfürlü konuşma yapıyorlardı. Bana göre bu büyük bir terbiyesizlik. İşte bu durumlar sanatçıya ve sanata değerin olmadığını gösteriyor ve ben bunları gördükçe üzülüyorum. Genelde bize diyorlar Metroya en son ne zaman bindin? Nasıl binebilirim ki metroya? Kimse ünlü görmeye hazır değil. Onların o eğitimde olmadığını düşünüyorum. Çünkü bu tip hareketlerden rahatsız oluyorum.

Şarkılarınız da hep bir ayrılık var. Sanki sevgilinin ardından yazılmış şarkılar gibi… Ayrılık dönemleriniz sancılı geçer mi?
Aslında hepsi ayrılıkla alakalı değil ama tabii ki şarkılarımın çoğu giden birinin arkasından yazılmıştır. Sancılı ayrılıklarım oldu ama çok da sert değildi. Yani aşırı bitkinlik yorgunluk hayattan bezmişlik gibi bir noktaya getiren ilişkim olmadı. Genelde zaten benim tarafımdan bitirilen ilişkiler yaşadım.

DİZİ ÇEKERSEM MÜZİK YAPAMAM

Özel hayatınızla da çok fazla gündeme gelmiyorsunuz.
Bilerek, kasıtlı bir durum değil yaptığım, dışarıya çıkarken ‘aman ayrı çıkalım sen önden çık’ gibi bir psikopatlığım yok. Tercih ettiğim bir durumda değil. Hem neden tercih edeyim ki? Şu zamana kadar öyle sansasyonel ve ünlü ilişkim olmadı. Yakalanırsam da yalanlamam.

Oyunculuk teklifleri  alıyor musunuz?
Dizilerden zaten teklif gelmedi gelse de kabul edebileceğim bir iş değil. Çünkü dizi çekersem müzik yapamam.  Öyle bir şey olursa büyük bir mesai harcamam gerekecek. Harcarsam da ne konser verebilirim ne de albüm yapabilirim. Ama bir sinema filminde oynamak isterim. Örneğin  Fikret Kuşkan ile Nejat İşler’i çok beğenirim. Onlarla bir film güzel olmaz mı?

MERVE BAL / AKŞAM LİFE