Hadise: "Hırsları olmayan biriyim"

Kendisi için yapılan ‘dişi Tarkan’ benzetmesine katılmadığını söyleyen Hadise, “Yarışım kendimle! Derdim, yaptığım işin bir sonrasında daha iyisini yapabilmek... Hırs ve yarışları olan biri değilim” dedi.

Hadise: "Hırsları olmayan biriyim"
Milliyet'ten Sercan Kısmet'in röportajı..

- ‘O Ses Türkiye’ ile ekrandasınız. Her şeye nasıl yetişiyorsunuz?


Çalışarak mutlu olan, çalışarak dinlenen biriyim. Doğru planlamayla hem konserleri, hem program çekimlerini hem de koleksiyonu idare ediyorum.

- Yarışmacıları seçerken kriterleriniz neler oluyor?

En önemli kriter, yarışmacının sesinin yüreğime dokunması. Bazen ses çok güzel olabiliyor, performans da iyi ama kalbime dokunmadığı için dönemiyorum. Müzik kalp ve aşkla yapılır.

- Diğer jüri üyeleriyle aranız nasıl? Çekişmeler kulis arkasında da devam ediyor mu?

Çekişmeler programın tuzu biberi ama tabii ki çekim anında kalıyor. Hepimiz arkadaşız ve birbirimize saygımız, sevgimiz var.

- Jüri üyesi Murat Boz’la isminiz sürekli aşk dedikodularına karışıyor. Gerçeği sizden öğrenelim...

Yarışma başladığından bu yana her sezon başında böyle haberler çıkıyor ve biz de her sezon aynı yanıtı veriyoruz. Güzel bir arkadaşlığımız var. Zaten bu ekrana da yansıyor. Daha öncede söylediğim gibi bunun dışında aramızda bir ilişki yok.

- Aşk sizin için ne ifade ediyor?

Aşk her şey benim için ve çok önemli. Ne yapıyorsam yapayım aşkla yapmayı seven bir insanım. O tutku beni heyecanlandırıyor ve diri tutuyor.

- Kendinizi dişi Tarkan olarak görüyor musunuz?

Tarkan dinlediğim ve saygı duyduğum bir sanatçı ama kendimi kimse olarak görmüyorum. Ben Hadise’yim ve yarışım kendimle. Derdim yaptığım işin bir sonrasında daha iyisini yapabilmekle ilgili. Hırsları ve yarışları olan bir insan değilim.

‘Şöhret, işimin bir getirisi...’

- Şöhret olduktan sonra en çok neden sıkıldınız?


Hiçbir şeyden sıkılmadım çünkü çocukluk hayalimi yaşıyorum. Hayallerimi yaşarken şundan, bundan sıkıldım gibi cümleler kurmak vicdansızlık olur. Çok istediğim, sevdiğim işimi yapıyorum ve şöhret de bunun getirisi. Ben şöhretliyim diye gezmediğiniz sürece bunun bir sıkıntısı yok. Sevenlerimle mutluyum ve istediğim her şeyi istediğim zaman yapabiliyorum. Şikayet etmek gibi bir lüksüm yok.

‘Kimin ne dediği umrunuzda olmasın’

“Kilo alıp vermemin bu kadar mesele haline gelmesine şaşırıyorum. İnsanlar kilo alabilirler, kilo verebilirler. Bu çok normal bir durum. Bu konuda bütün genç kızlara ve kadınlara tavsiyem şu; aynaya baktığınızda gördüğünüzden mutluysanız hiç sorun yok, kimin ne dediği umurunuzda olmasın. Ben böyle yapıyorum...”

‘Albüm süreci gibi heyecanlıydı’

- Twist koleksiyonu fikri nasıl ortaya çıktı?

Koleksiyon hazırlamak, hayallerimden biriydi. Twist beğendiğim, takip ettiğim ve zaman zaman alışveriş yaptığım bir markaydı.

- Tasarım şarkı sözü yazmaya benziyor mu?

Böyle bir karşılaştırma yapmak çok zor. Ben stilist değilim yani koleksiyonu çizmedim. Günlerce toplantılar yaptık, ön çalışma sürecimiz uzun sürdü. Hadise neleri sever, neleri sevmez, Hadise’yi yansıtacak koleksiyon nasıl olmalı üzerine... Bazı parçaları o kadar çok beğendim ki koleksiyonumda bunun her rengi olmalı dedim. Şunu söyleyebilirim, en az bir albümü hazırlarken ki kadar heyecanlı ve sancılı bir süreçti.

- Koleksiyon piyasaya çıktıktan sonra nasıl geri dönüşler aldınız?

Çok içime sinen ve beni yansıtan bir koleksiyon oldu. Zaten bugüne kadar inanmadığım hiçbir işin içinde yer almadım. 44 parçalık rock, genç, delidolu ama aynı zamanda kendinden emin, özgüvenli genç kadını yansıtan bir koleksiyon oldu.

Renkler ve çizimlerden dolayı daha güçlü ve özgüveni yüksek kadını yansıttık. Geri dönüşler hayal ettiğimden ve beklediğimden daha güzel oldu diyebilirim. Türkiye’nin dört bir yanındaki Twist mağazalarını ziyaret etmeye başladık.

- Moda hayatınızın neresinde?

Moda küçüklüğümden beri ilgi duyduğum bir alan. Takip etmeyi severim. Yeni şeyler denemek beni heyecanlandırıyor.

Gerek sahnede, gerekse özel hayatımda farklı kıyafetler denemek hoşuma gidiyor ama tabii ki koleksiyon hazırladıktan sonra daha farklı, daha profesyonel bir gözle bakmaya başladım. Şimdi algılarım daha açık. İlk koleksiyonumuz çıktı ama biz aynı hızla çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bahar ve yaz koleksiyonumuzun hazırlıkları sürüyor şu anda.

- Kıyafet, aksesuar ve ayakkabı takıntınız var mı?

Tüm bunların işimin bir parçası olduğunu düşünüyorum ama bunun yanı sıra özel hayatımda da giydiklerine dikkat eden bir insanım. Kıyafet ve aksesuar konusunda değil ama ayakkabı konusunda takıntılı olduğumu söyleyebilirim. Sahne kıyafetlerimi ayrı tutuyorum çünkü orası benim profesyonel alanım orada en iyisi ne ise o olmalı ama onun dışında özel hayatımda kıyafete, aksesuara çok büyük paralar harcamayı tercih eden bir insan değilim. Marka takıntım yok. Beğendiğim, kendime yakıştırdığım her şeyi giyebilirim.
Konular Röportaj