HAYALİMDEKİ PARTNER...
Yönetmen Murat Şeker tarafından Natalie Portman ile bir filmde rol alacağı açıklanan Tolgahan Sayışman kendisi için en ideal partneri açıkladı: 'Okuyucu'yu izledim. Kate Winslet ile oynamak isterim...
Atv'nin reyting rekorları kıran dizisi 'Elveda Rumeli'de canlandırdığı Mustafa karakteriyle herkesin beğenisini kazanan Tolgahan Sayışman yakaladığı başarıyı 'Hayallerimi yaşıyorum' diye tarif etti.
Önümüzdeki günlerde yeni sinema projeleriyle izleyicilerin karşısına çıkacak olan Sayışman'la dizinin Makedonya'daki setinde buluştuk
* Makedonya'da hayat nasıl gidiyor?
İyi gidiyor vallahi. Burada yaşamaya mecburen alıştık. Zorlukları
oluyor mu? Evet, oluyor. Gün geçtikçe İstanbul'u özlemeye
başlıyorsunuz. Kendime ev tuttum burada, gayet rahatım yani.
* Mustafa karakterini canlandırıyorsunuz... Peki Mustafa'nın
gidişatı nedir?
İnanın onu sadece senaryo grubu biliyor. Onlar kafalarında bir şey
oluşturuyorlar. Şu anda 1898 yılında. Artık hekimliğe geçmiş ve bir
de çeteleri defetmeye çalışıyor. Bunun dışında Vahide'ye de aşık
bir adam. Ama ilerleyen bölümlerde neler olur, başlarına ne gelir
hiçbir fikrim yok.
* Oyunculuğunuzu geliştirmek için neler yapıyorsunuz?
Çok film izliyorum. Bir de dizi çekiyor olmanın avantajlarını
kullanıyorum. Mesela karakterin dışına çıkmadan, çaktırmadan bazı
şeyleri deniyorum. İzliyorum, okuyorum.
* Kısa hikayeler yazıyordunuz. Onlar ne alemde?
Hala yazmaya devam ediyorum. Dizinin senaristi Alican Yaraş'la
fikir alışverişinde bulunuyoruz. Dram da, romantik komedi de
yazıyorum. Şu anda da yazdığım bir hikaye var. Hatta onun tarzı da
romantik-komedi.
* Kendinize bir kariyer planı çizdiniz mi, yoksa gelişigüzel mi
hareket ediyorsunuz?
Aslında her ikisi de. Beş yıl öncesinde hayal ettiğim yerdeyim. O
zamanlar sinema benim için büyük bir hayaldi.
* O yıllarda verdiğiniz röportajlarda da sinemadan ve tiyatrodan
bahsetmişsiniz...
O zamanlar oyunculuğa geçmek istediğimi, sinemanın benim için çok
büyük hayal olduğunu söyledim. Ama şimdi çok şükür Allah'a, hem
oyunculuk yapıyorum hem de sinemaya adım attım. O yüzden bugün
hayallerimi yaşıyorum; hayal ettiğim noktayım.
* Bundan sonrası için planlarınızda neler var? Yurtdışıyla
ilgili planlarınız vardı...
Workshop'lara katılmak, oyunculuk eğitimi almak, kafamı boşaltmak
için gitmek istiyorum. Gerçi biz burada zaten yurtdışındayız.
Unutmuşum. (gülüyor) İlerideki hedeflerim aslında hem beni tatmin
edecek hem de beğenilecek sinema filmlerinde yer almak. Yine Murat
Şeker'in bir projesi var. O bir röportajında ondan bahsetmiş. Zaten
Nathalie Portman ile beni düşünmüş. Zaten onun açıklamasından sonra
telefonum susmadı. (gülüyor)
* Bu fikir aşamasında mı, yoksa hazırlıkları yapılan bir proje
mi?
Kendi adıma ön hazırlıklarına başladım.
* Portman kabul etmiş mi peki?
Bu konuyla ilgili bir bilgim yok. Ama girişimlerinin olduğunu
biliyordum. O zaten uzun zamandan beri Almanya'da, Berlin Film
Festivali'nde, oradan da ABD'ye gidecekti. Zaten hayalindeki
fikirden bahsetmiş. Keşke olsa. Ama Natalie olmasa da olur. Çünkü
Murat'ın anlattığı hikaye çok hoşuma gitti. Eminim ki güzel bir şey
olacaktır. Şu anda ciddi bir şekilde konuştuğumuz tek sinema filmi
bu. Yine bunun gibi birkaç hikaye var senaryolaşacak.
* Murat Şeker sizin için hayalindeki partneri söylemiş. Peki siz
kimi isterdiniz?
Bilmem... Ama her film izlediğimde, 'keşke bununla oynasaydım'
diyorum. En son 'Okuyucu'yu izledim; 'keşke Kate Winslet ile
oynasaydım!' dedim. (gülüyor)
HAYAT FELSEFEM: HIZLI YAŞA GENÇ ÖL!
* Sanki çok erken yaşta olgunlaşmış gibisiniz...
Hayata karşı güçlüyüm. Yaşıtlarından daha çok bir şeylerin farkında
olmak bazen yorgun ve mutsuz hale getirebiliyor sizi. Avantajları
da var. Çoğu konuda daha sağlıklı düşünebiliyorsunuz. Farklı
kültürleri farklı insanları tanımak bana erken yaşta çok şey
öğretti.
* Biriyle iyi arkadaş olmak için bir kriteriniz var mı?
Maske takan insanlardan haz etmiyorum. Yaşım ilerledikçe de
tahammülüm kalmıyor. Sahtekarlığı sevmiyorum.
* Keskin kararlar alır mısınız?
Alırım... En azından arkadaş seçme konusunda. Kendiyle barışık,
rahat insanlarla arkadaşlık kurarım, iyi niyetli olduğu
sürece...
* En önemli kusurunuz ne sizce?
Fazla iyimserim.
* Hayat felsefenizi özetleyen bir slogan var mı?
'Bugün ölecekmiş gibi öteki dünya için, hiç ölmeyecekmiş gibi bu
dünya için çalış', 'Merdivenin ilk basamağına basmadan en sonuna
çıkamazsın', 'Hızlı atın b.ku seyrek düşer' ve 'Hızlı yaşa genç
öl!'
İKİ YIL ÖNCE MODELLİK YAŞAMIMI BİTİRDİM
* Dizideki performansınızın ardından 'Aşk Tutulması' filminde
Fahriye Evcen ile kamera karşısına geçtiniz. Çok da güzel tepkiler
aldınız...
Eleştiri de aldık tabii ama açıkçası, bu kadar güzel tepkiler
alacağımızı beklemiyordum. Olumsuz şeyler tabii ki söylenecek ama
ben genel anlamda duymak istediğim ve hayal ettiğim şeyleri aldım
diyebilirim.
* İzleyici sizi ilk defa böyle bir rolde gördü. Bir anlamda
komedi ile oyunculuğunuzdaki gelişimi de gösterme şansını
yakaladınız...
Evet... Ben zaten komediyi çok seviyorum. Hani biraz türün de
etkisi var. Yeşilçam'ın modernize bir haliydi o film. İnsanlarda
merak uyandırdı. Biz de çok eğlendik. Sonuçta ortaya güzel bir iş
çıktı. Öyle bir filmle sinemaya adım attığım için kendimi şanslı
hissediyorum.
* Mankenlik sizin için tamamen bitti mi?
İki yıl öncesinde bıraktım modelliği. Ama önemli bir defile, reklam
çekimi ya da ona benzeyen bir iş olursa belki yine yer alabilirim.
Ama profesyonel modellik yaşamım bitti.
Sabah