Kendi: 'Müziğin yazı-kışı olmaz'

Kendi, yazı iddialı yeni single çalışması ‘Kovuldum’ ile karşıladı. Söz yazarı ve besteci kimliğiyle unutulmaz eserlere imza atan Zeki Güner’le çalışan Kendi, klibini ise Kapadokya’da çekti.

Kendi: 'Müziğin yazı-kışı olmaz'
Kendi'nin Akşam'da yayınlanan röportajı...

-Yeni single’ınız ‘Kovuldum’u dijital platformlarda satışa sundunuz. Sizden dinlenmeye pek alışık olmadığımız bu şarkının çıkış süreci nasıl oldu?


Öncelikle teşekkür ederim. Artık Kendi’nin iyi bir yorumcu ve iyi bir şarkıcı olduğunu vurgulamak istiyorum. Akıllarda kalan, demlendikçe tadını alacak şarkılar söylemek istiyorum. Bu fikrimi sevgili dostum Zeki Güner’e paylaştım. Sonrasında ‘Kovuldum’u dinledik beraber ve “Bu şarkı için hazırım” dedim.

EN KOLAYI ŞARKICI OLMAK!

- Yazın genellikle yüksek tempolu şarkılar tercih edilir. ‘Beklediği ilgiyi göremez’ diye bir çekinceniz oldu mu?


Müzik çok insan tarafından yan sanayi olarak kullanıldığı için, yazın yazlık şarkı, kışın kışlık şarkı terimleri yerleşti aklımıza… Müzik müziktir, yazı kışı yoktur. Şarkı iyi bir şarkı ise her an hak ettiği ilgiyi görür diye düşünüyorum.

-Müziğin bir de yan sanayisi mi çıktı şimdi? Peki kim o yan sanayici şarkıcılar?

Popülaritesini artırmak için çıkan insanlar, canları sıkılıyor ne olsam ne olsam heh buldum en kolayı şarkıcı olmak deyip şarkıcı olanlardan bahsediyorum.

-Klibe gelecek olursak ilk önce Tuz Gölü’nde ‘Beyaz Sevda’ klibi şimdi ise Kapadokya’da ‘Kovuldum’ şarkısının klibini çektiniz. Bir başkadır benim memleketim diyorsunuz yani.

Ben demeyeyim de kimler desin! Taşı toprağı cennet bir ülke Türkiye, her bölgesi apayrı güzelliklerle dolu, ancak doğru pazarlanıyor mu dersen bence kesinlikle hayır! Klip için Kapadokya’yı seçme sebeplerimden biri doku ve renk olarak tam bir görsel şölene sahip olmasıydı. Yönetmenimiz Hilmi ile  görüştük, Kapadokya için klip çekilebilecek en uygun zaman olduğunu öğrenince de atladık gittik. Çokta naif, şık bir klip oldu.

MARKAMLA KAPİTALİST DÜZENE GÖNDERME YAPIYORUM

- Geçen yıl Kendi Cosmetics markasını kurdunuz. Bu kozmetik marka merakınız nereden çıktı?


Evet geçen yıl markayı kurdum. Şimdilerde markanın büyüme sürecindeyiz. Ne kadar şanslıyım ki hayatta aşık olduğum iki işi birlikte yapıyorum. Kozmetiğe olan merakımı ve yıllardır takip ederek kazandığım tecrübemi, insanların güvenerek kullanabilecekleri bir kişisel bakım markasında birleştirdim ve Kendi Cosmetics doğdu.

-Ürunlerin arasında geliri tamamen sokak hayvanlarına giden bir ürününüz var, gider misiniz hayvan barınaklarına?

Kendi markasının felsefesinde aslında kapitalist düzene ufaktan bir gönderme yatıyor, ne kadar çok satış yaparsak o kadar cok canlıya yardım edeceğiz. Her pazar otoyol beslemeleri yapıyorum ve barınaklara satış yaptığımız miktarda mama yolluyoruz. İşim yoksa ben bizzat gidip barınaklarda çalışıyorum gönüllü olarak.

- Tanıdığımız pembeli kız Kendi dışardan daha havalı görünüyor, barınakları gezen sosyal sorumluluk sahibi yönünüzün insanlar tarafından fark edilmemiş olmasına üzülüyor musunuz?

İyilik yap denize at demişler ama arada bir sosyal medyada paylaşımlar yapıyorum. Belki kıskanır insanlar, onlarda yardım eder birbirine… İlle de hayvan olmasına gerek yok yardıma ihtiyacı olan milyonlarca insan var.

OYUNCULUK YAPMAK İSTERİM

-Sosyal medya demişken, son zamanlarda ayyuka çıkan sahte tık olaylarına ne diyorsunuz?


Başından beri durun yapmayın diyorum (gülüyor). 

- Dizi, oyunculuk teklifleri geliyor mu? İleride sizi bir televizyon projesinde görebilir miyiz?

Gelen teklifler var fakat onaylanan bir proje olmadı henüz. Tarzıma, duruşuma uygun bir proje olursa seve seve içinde olmak isterim tabii ki.
Konular Röportaj