'Kesik el cinayeti'nde yeni gelişme!

29 yaşındaki Murat Erdoğan ve 21 yaşındaki Gizem Tunç, Erdoğan'ın dedesine ait bağ evinde kesici ve delici aletlerle öldürülmüştü

'Kesik el cinayeti'nde yeni gelişme!
Habertürk'ün haberine göre Zonguldak'ın Ereğli ilçesinde, 5 yıl önce, eski sevgilisi Gizem Tunç ile onun yeni sevgilisi Murat Erdoğan'ı bağ evinde öldürmekle suçlanan Deniz Boyraz'ın 2 kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle yargılandığı davada 'duruşmalardaki iyi hali' gözetilerek, aldığı 25'er yıldan toplam 50 yıl hapis cezasını Yargıtay bozdu.

'Kesik el cinayeti' olarak gündeme gelen davayla ilgili Yargıtay kararında, "Hak etmediği takdiri indirim uygulanmasına karar verilmesi suretiyle eksik cezaya hükmolunmuştur" denildi.

Olay, 7 Eylül 2013 tarihinde, Ereğli'de meydana geldi. 29 yaşındaki Murat Erdoğan ve 21 yaşındaki Gizem Tunç, Erdoğan'ın dedesine ait bağ evinde kesici ve delici aletlerle öldürüldü. Olayla ilgili Gizem Tunç'un eski sevgilisi 26 yaşındaki Deniz Boyraz, askerlik yaptığı Denizli İl Jandarma Komutanlığı'nda gözaltına alındı. Boyraz'ın izne gelerek, cinayetleri işlediği ortaya çıktı. Ayrıca Mersin'deki Özgecan Aslan cinayetinde olduğu gibi delil bırakmamak için Gizem Tunç'un ellerini kesip, kıyafetleriyle birlikte yanına aldığı belirlendi.

50 YIL HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILDI

Deniz Boyraz ve suçu gizlemeye yardım ettiği iddiasıyla babası A.B.'nin tutuklanmasının ardından Zonguldak 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan dava, 5 Eylül 2014'te sona erdi. Son duruşmada verdiği ifadede, öldürdüğü Murat Erdoğan ile 4,5 yıldır yakın arkadaş olduklarını anlatan Deniz Boyraz, "Herkes gibi 'lay lay lom' olamayız. Biz de delikanlıyız. Herkes bizi tanır. Benim kimsenin karısıyla kızıyla nişanlısıyla işim olmaz; ama bizim arkadaşımız, manitamıza göz dikmiş. Daha 'ağabey' mi diyeyim? Gizem'in sevgilisi olarak beni biliyorlar. Beni askere o gönderdi. Son sözüm; pişmanım. Ayrıca ben kick boks yaptım. Kendimi savunmasaydım ben mezarda olacaktım onların yerine" demişti.

2'şer kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası talep edilen Boyraz, cinayetleri tasarlayarak, işlemediği ve 'duruşmalardaki iyi hali' göz önünde bulundurularak, 25'er yıldan 50 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Önceki duruşmada tahliye edilen baba A.B.'ye ise 'delilleri gizlemek' suçundan 1 yıl hapis cezası verildi.

Ölen Gizem Tunç ile Mehmet Erdoğan'ın avukatları, Yargıtay'a başvurarak, karara itiraz etti.

YARGITAY 'İYİ HAL İNDİRİMİ'Nİ BOZDU

Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi'nce, 15 Kasım 2017'de verilen kararda, olayın toplumda meydana getirdiği tepki ve infial ile kamu vicdanını rencide edici niteliğine yer verildi. Kararın sonuç kısmında, "Suçun işlenme biçimindeki hususiyetler, toplumda meydana getirdiği tepki ve infial, kamu vicdanını rencide edici niteliği, sanığın kişiliğindeki, geçmişindeki ve sosyal ilişkilerindeki olumsuz özellikler nazara alındığında, takdiri indirime müstahak görülmeyen sanık lehine, hak etmediği takdiri indirim uygulanmasına karar verilmesi suretiyle eksik cezaya hükmolunmuştur" denildi. Yargıtay, baba A.B. hakkında verilen 1 yıllık hapis cezasının ise onanmasına karar verdi. Deniz Boyraz, ilerleyen günlerde hakim karşısına yeniden çıkacak.

AİLELER, YARGITAY KARARINI YERİNDE BULDU

Gizem Tunç'un babası Yunus Tunç, Yargıtay kararının yerinde olduğunu belirterek, sanığın planlı olarak cinayeti işlediğini ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılması gerektiğini söyledi.

Mehmet Erdoğan'ın annesi Dürdane Erdoğan ise mahkemenin verdiği kararı az bulduklarını kaydederek, "Ben, hakime dedim orada. Hakim bana 'Anne 50 yıl. 24 yaşında. 74 yaşında çıkıp da ne yapacak? Onun da hayatı söndü' dedi. Ben de dedim ki '150 yıl yese benim yavrum geri gelmeyecek; ama başka anaların ciğerini almasın, benim ciğerimi aldı'. Çıkmasın. Cenab-ı Allah, cezasını verecek onun. Adalet de versin de hak yerini bulsun. Biz, cezayı az bulmuştuk. Yargıtay da az buldu. Ben adalete güveniyorum. Demek ki benim de imtihanım böyle" dedi.