Murat Akkoyunlu: "Artık dram istiyorum"

Komedi filmlerinin aranılan oyuncusu Murat Akkoyunlu, bugüne kadar birçok yapımda rol alarak adını Türkiye’nin en ücra köşelerine kadar duyurmayı başardı. Oyuncu son olarak ‘Çakallarla Dans 4’ sinema filmiyle izleyenlerini kucaklıyor.

Murat Akkoyunlu: "Artık dram istiyorum"
Murat Akkoyunlu'nun Akşam'da yayınlanan röportajı...

- Sizi hep komedi hikâyelerinde görüyoruz. Drama hiç mi düşünmüyor sunuz?


İnanın ben de çok istiyorum. Bu soru çok sık da geldiği için her defasında belirtiyorum. Evet! Dram işlerde oynamayı çok istiyorum. Zamanlamaya gelince; ben de bilmiyorum ama en kısa zamanda olmasını ümit ediyorum. 

- ‘Çakallarla Dans’ serisinde her karakter bir fenomen… Sizin oynadığınız karakterde ilgi gördü. Bunu neye bağlıyorsunuz?

Filmdeki karakterlerin hayatın içinde olmasından kaynaklı olduğunu düşünüyorum. İzleyiciler filmde gördüğü karakterlerin birinde ya da birden fazlasında kendinden de bir şeyler bulup onunla ortak noktaları olduğunu düşünerek daha da sahipleniyor. Bu da ister istemez sempati ve ilgiye sebep oluyor.

ÇAKALLIKLARIM VARDIR

- Sizin gerçek hayatta karşılaştığınız çakallar var mı?


Olmaz mı? Bu ülkede hangimiz karşılaşmıyoruzdur ki, günlük gazeteleri okumak yetiyor. Ama benim en sık karşılaştığım ve gerçekten sinirlendiğim şey; ambulansların peşine takılan, aralardan sıyrılmaya çalışan araç sürücüleri… Trajik bir durumdan bile kendine yarar sağlayacak şekilde davranan ne çok insan var.

- Sizin çakallıklarınız var mı?

Tabii ki var (gülüyor). Ama şimdi kendimi de ele vermeyeyim değil mi? Türk insanı bence çakallık konusunda son noktada ama bunu negatif algılamamak gerek. Çok komik hikayeler de çıkıyor duyuyorum.

- ‘Çakallarla Dans 4’, ilk 3 günde kendi rekorunu kırdı. İlgi çok yüksek bunun sebebi sizce nedir?

Sağ olsun izleyicilerimiz bizi sevdi. Giderek artmasının sebeplerinden biri televizyonda çok sık yayımlanması… Sinemada izlemeyen kitle de evde keşfetti. Televizyon yayınları farkındalık yaratmasında çok etkili oldu. İzleyicilerimiz sonrasında da her yeni filmi sinemada izlemeyi tercih etti. Bu da önce Murat Şeker’e sonra bize ve tüm ekibe her defasında yenisini yapmak için cesaret verdi.

ŞEVKET’İN KAFASI KIRIK

- Sette en kafası kırık olan kimdi?


Baktığım zaman en kafası kırık adam Şevket Çoruh’tur. Enteresan sataşmaları, şakaları o yapar. Bizden önce playstation oynamayı bilmiyordu ve bu konuda en cahilimiz oydu. Ne anlıyorsunuz diyordu. Ama sonradan çok çabuk öğrenmesiyle sabahtan akşama kadar sürekli ‘Playstation oynamıyor muyuz?’ demeye başladı.

- Toplu taşıma araçlarını kullanıyor musunuz?

Bir kere rol gereği metrobüse bindim. Bizim bindiğimiz gayet stabil bir araçtı. Sonradan denedim ama binemedim. Metrobüse binen vatandaşlara da sabır diliyorum.   Ben genelde metroya binmeyi tercih ediyorum.

JUMPING YAPARKEN BAYILDIM

- Sizin bir de yükseklik korkunuz olduğunu öğrendik. Bu durumu yenebildiniz mi?


Yükseklik korkumu yenmek için Bungee Jumping yapmaya karar verdim. Vincin tepesine çıktım ama yine yapamadan aşağıya indim. Bir de aşağıdan fırlatılanı varmış. Onu deneyeyim dedim. Ama benim hesap edemediğim yukardan atlamaya göre daha yukarı çıkıyormuş. Tabii havadayken bayılmışım. Artık böyle bir şey yapmam.
Konular Röportaj