Hakikat Değişmez, Değişene Hakikat Denmez!
O gece köprüde bir doğum gerçekleşti!..
Darbe girişiminin yapıldığı 15 Temmuz gecesi Türkiye’nin en zor gecelerinden biri olarak tarihe geçti. Ancak bütün olumsuzlukların içinde enteresan bir hikâye de yaşandı.
Hürriyet'ten Buse Özel'in haberine göre anestezi
uzmanı Dr. Mehmet Çelik, hastaneye icapçı nöbetçi olarak yetişmeye
çalışırken hiç unutamayacağı bir hikâyenin de O gece köprüde
doğum
kahramanı oldu.
Altunizade Kavşağı yakınlarında trafik durmuşken, ilerde bir hareketlenme gördü. Doktor refleksiyle oraya gitti. “Biri fenalaştı” diye düşünürken, trafikten ve kargaşadan hastaneye yetişemeyen hamile bir kadınla karşılaştı.
Taksinin arka koltuğunda bebeğin doğumuna yardımcı olan Dr. Çelik “O kadar heyecanlanmıştım ki bebeğin cinsiyetine bile bakmak aklıma gelmedi” dedi.
Olayın bir güzel tarafı daha vardı. Doktor bu hikâyeyi Facebook’ta yazdı, binlerce kişi paylaştı.
Mesajı gören taksinin şoförü doktora yanıt verdi: Bebek kızdı.
'BABAM VE OĞLUM’A BURUN KIVIRMIŞTIM!
Dr. Mehmet Çelik, duygularını şöyle anlattı: “İtiraf ediyorum, ‘Babam ve Oğlum’ filmini seyrederken, kadının darbe günü yolda doğum yapmasına burun kıvırıp ‘Daha neler’ demiştim. Burun kıvırdığım olay başka bir darbe sabahı aynen başıma geldi! Hayat mı garip? Yoksa yaşadığımız ülke mi?”
kahramanı oldu.
Altunizade Kavşağı yakınlarında trafik durmuşken, ilerde bir hareketlenme gördü. Doktor refleksiyle oraya gitti. “Biri fenalaştı” diye düşünürken, trafikten ve kargaşadan hastaneye yetişemeyen hamile bir kadınla karşılaştı.
Taksinin arka koltuğunda bebeğin doğumuna yardımcı olan Dr. Çelik “O kadar heyecanlanmıştım ki bebeğin cinsiyetine bile bakmak aklıma gelmedi” dedi.
Olayın bir güzel tarafı daha vardı. Doktor bu hikâyeyi Facebook’ta yazdı, binlerce kişi paylaştı.
Mesajı gören taksinin şoförü doktora yanıt verdi: Bebek kızdı.
'BABAM VE OĞLUM’A BURUN KIVIRMIŞTIM!
Dr. Mehmet Çelik, duygularını şöyle anlattı: “İtiraf ediyorum, ‘Babam ve Oğlum’ filmini seyrederken, kadının darbe günü yolda doğum yapmasına burun kıvırıp ‘Daha neler’ demiştim. Burun kıvırdığım olay başka bir darbe sabahı aynen başıma geldi! Hayat mı garip? Yoksa yaşadığımız ülke mi?”