Öncel Öziçer yazdı: 'Eee, hani Osho, kahrolsun ego vs?'
"... Demir Demirkan'ın kibir yüklü hoyrat ayrılık açıklaması...."
Ünlüysen, milyonlar seni tanıyor, takip ediyor, attığın her adımı
merak ediyorsa ayrılıkların da normal insan gibi olmuyor
tabii...
Demir Demirkan ve Sertab Erener birlikteliğinin
sonu da tuhaf bir basın açıklamasıyla son buldu.
Neden tuhaftı? Çünkü bu zamana kadar bizler alışmışız, o ilişkiler
'ortak karar' alınarak bitirilir ve basına bu
şekilde duyurulurdu... Öyle olmasa bile...
Yani isterse taraflar birbirlerini yesinler... İlişkiyi kavga dövüş
bitirsinler... Hatta taraflardan biri ayrılmak istemesin... Yine de
kol kırılır yen içinde kalır hesabı bu durum dedikodu malzemesi
yapılmasın diye centilmence bir açıklama yapılırdı:
"İlişkimizi bitirme kararı aldık..."
Ama Demir ve Sertab ilişkisinin sonu hiç de şık
olmadı...
İddialara göre ikilinin arası bir süredir bozukmuş ve Demir
kendine İzmirli bir sevgili bulmuş.
Olabilir, ilişkilerin başlaması ne kadar normalse bitişi de
doğal...
Mutsuz bir ilişkinin artık ite kaka yaşanan son demlerinde gönlün
bir başka gönüle kayması da...
Ama işe nokta koyma faslı çok önemli...
Bu örnekte olduğu gibi çuvallamamak lazım mesela...
Çünkü Demir Demirkan ne yaptı?
Yaşadığı yeni aşkın da sarhoşluğuyla olsa gerek gitti, şöyle hoyrat
bir açıklama yapmayı uygun gördü: "Eylül 2014'te Sertab ile
olan 18 yıllık ilişkimi sonlandırma kararı aldım. Bizi seven
herkesin bunu anlayışla karşılayacağını biliyorum. Ayrıca bu
süreçte de özel hayatlarımıza saygı duyulacağını ümit
ediyorum."
Bizim anladığımız bunun alt metni aşağı yukarı şöyle bir şey:
"Sertab artık canımı çok sıkmaya başladı, koydum kapının
önüne gitti! Ayrıca yeni bir aşk yaşıyorum, oturup aranızda bunun
dedikodusunu yapmayın, özel hayatıma saygı istiyorum!"
Kusura bakmasın ama o yazı dilinden sadece bu anlaşılıyor. Ve bunca
yıldır yansıttığı karaktere de bu hiç yakışmıyor.
Nerede kaldı o OSHO'lar, ego dan kurtulma çabaları, Uzak
doğu, Hint felsefeleri, yogalar, arınmalar...
Buram buram kibir kokan bu "İlişkiyi bitirme kararı
adım" cümlesi Demirkan'ın bu öğretilerden fena halde
sınıfta kaldığının göstergesi değil mi?
Bu spiritüel çalışmalar resmen ters tepmiş kendisinde... Egosu hiç
olmadığı kadar parlamış, kibriyle kolkola girmiş ona bu açıklamayı
yaptırmış.
Demek ki insanın biraz da içinde olacak...
Yoksa ruhu istediğin kadar rehabilite etmeye çalış, sivri
köşelerini törpüle, egonu alt etmeye uğraş...
Olmayınca olmuyormuş...
Empati yapınca insan Sertab adına kendini kötü
hissediyor doğrusu...
18 yılın sonunda böyle hiç de şık olmayan, nezaketten uzak
bir tavra maruz kalmak can sıkıcı olmalı...
Umarım en azından O, aldığı öğretileri içselleştirmiştir de
bu kaba saba ayrılık beyanından yara almadan yoluna devam
eder...
Hiç yakışmadı gerçekten...
Öncel ÖZİÇER