Sacit Aslan yazdı: "Okan'a, Okan'ı sildiren röportaj!"

"...Artık Okan Bayülgen ve Magazin Konseyi neticede aynı medya grubunun çalışanları, Okan'a hoş geldin röportajı yapmalarında anormallik yok, lakin Okan'a Okan'ı sildirmişler..."

Sacit Aslan yazdı: "Okan'a, Okan'ı sildiren röportaj!"
Hürriyet Gazetesi Magazin Konseyi bu yıl Kanal D'ye dönüş yapan Okan Bayülgen'le bence yılın röportajını yapmış.

Hani öyle fazla soru filan da sormamışlar ama Okan şen sazın bülbülü gibi konuşmuşta konuşmuş. Eh işi budur, ne diyeyim ya da bu Magazin Konseyi konuşturmuşta konuşturmuş.

Röportaj Okan'ın 'Kimseyle barışık değilim' sözleri başlığıyla başlıyor fakat sonunda yine onun 'Kimseyle ilgili bir problemim yok. Ben artık çok tek başımayım.' sözleriyle bitince insan 'Okan'ın söylediklerinin başıyla sonu tutmuyor yahu' demekten kendini alamıyor.

Artık Okan Bayülgen ve Magazin Konseyi neticede aynı medya grubunun çalışanları, Okan'a hoş geldin röportajı yapmalarında anormallik yok, lakin Okan'a Okan'ı sildirmişler.

Okan epey benmerkezci bir arkadaş, ilk 360 derece kamerayı kendisinin kullandığını söylüyor ki bu doğru değil TRT 30 sene önce stüdyo eğlence programlarında kullanmıştı. Tarkan kendini geliştirememiş, Demet'e artık dönüş olmaz, müzisyenler akıllı oyuncular aptal, bu ayırıma kendisi oyuncu olarak dahil herhalde, seyirci yerine üniversiteli bir kitle kurmayı düşünüyor Okan'a bağlı olacak bir kitle herhalde, yani bu 'kitle' lafı biraz tuhaf...

Neyse çapkınlığına entelektüel bir şakayla kılıf bulmuş, meğerse "Kavruk Türk delikanlısının uzun boylu mankenlerle çıkabileceğini gösteren bir adamım" dedim falan filan... Çünkü benim İbrahim Tatlıses gibi bir hikayem yoktu yani...’ diyor Okan.

Yani moral vermiş, mahalledeki kavruklar hep mankenlerle çıkyorlar ya Okan sayesinde demek... Para şöhret önemsiz mi?

Neyse konum Okan... 'Benmerkezciliğinin analizini yapmak' değil, aşar beni benim demek istediğim yahu Magazin Konseyi  adamı bir konuşturmuşsunuz programı başlamadan bitmiş!

Vallahi aşkolsun size, bu röportaj Okan Bayülgen'e kafa buldurup yere seren bir 'welcome coctail' olmuş.

'E konuşan o' diyecekler, haklılar, ama konuşana değil konuşturana bak derler pek de sormamışlar ha, hani İzzet Çapa aranızda olsaydı sorardı.

O bile fazla gelmişken Okan medya starlarını silmeye niyet etmişken yapmışınız numaranızı, e bu işler böyle size kızamam bu acımasız bir oyun.

Bakalım Okan aslında aynı grupta size karşı nasıl dayanacak?

Malum Okan'ın silecekleri arasında sizin dolaylı menajerliğini yaptıklarınız var.

Beyaz'ı uzaklaştırmak hiç iyi olmadı denge bozuldu.

Cem Yılmaz, Ozan, Oktay Kaynarca bakalım Okan'ın entelektüel dönüşümünde nasıl yerlerini alacaklar, ve kaç hafta idare eder.

Bu röportaj Okan'a 2.5 saat kuşak emanet edenleri çok düşündürtecek bir röportaj olmuş. Anlaşılan dekor değişikliği dışında o da tam akışını tespit etmiş değil, bu röportaj bunu açık net anlatıyor, Kanal D Türkiye gibi olmuş dışta rakipler içte klikler, bize izlemek düşer.

Bu enformasyon çağında Aristo yaşasaydı kendi showu olurdu belki Okan'dan televizyon Aristo'su çıkar, Beyaz da yok meydan boş.

Ama David Letterman'ın şu efsane sözlerini de unutmayalım 'Ben dans edemem, şarkı söyleyemem, oyunculuk yapamam talk shocu olmayıp da ne olacaktım' demişti.

2.5 saat aşağı yukarı Okan'a emanet , bu röportaj epey düşündürdü beni, asıl önemli olan patronlar ne düşünüyor, hani Okan gider yerine Magazin Konseyi gelirse hiiiç şaşmam sonuçta gecenin bir vakti P 3 kuşağı çoğunluk uykuda, hatta Magazin Konseyi ilişkide oldukları sanatçıları dizerler uykusuzları daha da memnun ederler, müesses nizamı da bozmazlar, Okan'ın işi epey karışık.

Okan değiştirmek istiyor, anlattıklarına göre şu an masa yerine koltuğu değiştirmiş, kendi grubunun magazin guruları bu röportajla işini daha da zorlaştırmış.

Bir röportaj Okan'ı silebilir mi, bu işin sonu ne olur onu bilemem.

İzleyip göreceğiz.

Sacit Aslan