Eser'e şans getiren hastalık!

Sabah'tan Erhan Öztürk'ün haberine göre rüyasında kanser olduğunu gören arkadaşını dinleyerek doktora giden Eser Belül (37) kanser olduğunu öğrenince hayatını değiştirdi. Belül, "İkinci hayatı yaşıyorum. Hastalığım bana şans getirdi" diyor.

15 yıldır İngilizce öğretmeni olan Belül, İstanbul'da yaşıyordu. Geçen yıl Şubat ayından itibaren hızla zayıfladı. Kendini yorgun hissetmeye başladı ancak hiç doktora gitmedi. Ta ki 17 yıllık arkadaşı Gül Önderen arayana kadar. Kendisi gibi İngilizce öğretmeni olan Önderen, bir gün arkadaşı Belül'e telefon açtı ve "Bu gece rüyamda senin meme kanserine yakalandığını gördüm" dedi. Bundan çok etkilenen Belül hemen doktora gitti ve meme kanseri olduğunu öğrendi. Bu gelişme, Belül için dönüm noktası oldu. Hayatını değiştirmeye karar veren Belül, ameliyatın ardından çok sevdiği İstanbul'dan ayrıldı. Memleketi Antalya'ya, ailesinin yanına taşındı. Memorial Antalya Onkoloji Merkezi'nde tedaviye başladı. Prof. Dr. Mustafa Özdoğan'ın tedavi programı ile 8 kür kemoterapi aldı. Morali yerindeydi.

ANNE OLABİLECEK

Kemoterapilerin yan etkileri, bulantı ve ağrı gibi şikayetlerle karşılaşmadı. Tedavi öncesi saçlarını, döküleceğini bildiği için kazıtmıştı. Peruk kullanmadı. Kaşları ve kirpikleri döküldü ama aldırmadı. Belül'ün sağlık durumu her geçen gün daha iyiye gidiyor. Yumurta dondurma işlemi ile gelecekte anneliği de yaşayabilecek olan Belül, "Bisiklete biniyorum, yoga ve yürüyüş yapıyorum, iyileşmenin tadını çıkarıyorum" dedi.

'HASTALIĞIM ŞANS GETİRDİ'

Belül, yaşadıklarını şöyle anlattı:

"Bir kampa girmiş gibi oluyorsunuz. Sizin için neyin iyi ya da neyin kötü olacağını da sizden başkası bilemiyor. Hastalığımı öğrendiğimde ilk tepkim, ne gerekiyorsa yapmam gerektiğine yoğunlaşmaktı.

Kendimi bunun üzerine kurguladım.

Çok önemli bir değişim içine girdim. İkinci hayatımı yaşıyorum. Kanser enteresan bir şekilde yaşamımı olumlu ölçüde değiştirdi ve hayallerime kavuşma fırsatı verdi. İş hayatımı eskiden olduğu kadar yoğun şekillendirmemeye karar verdim bu süreçte. Sokak fotoğrafları, belgesel fotoğrafçılık ve çeşitli atölyelere katıldım.

Ailemin yanına yerleştim ve şansım değişti. Hiç aklımda yokken kendi evimi satın aldım. İstanbul'u çok seviyordum ancak çok da yorulmuştum. Ailemin yanına dönmek için bir fırsat kolluyordum. Hastalığım ile bu fırsatı yakalamış oldum."