Seçkin Özdemir: 'Aşk gerçek dünyayı unutturur'

Show TV’de yayınlanan ‘Acı Aşk’ dizisinde Bulut’u oynayan Seçkin Özdemir, yeni projesini, aşkın hayatındaki yerini ve hayallerini anlattı.

Seçkin Özdemir: 'Aşk gerçek dünyayı unutturur'
Milliyet'ten Senem Aydın'ın röportajı...

-‘Acı aşk’ nasıl bir dizi?


İmkansız bir aşkın, aile içi dengeleri alt üst etmesi ve geçmişteki defterlerin su yüzüne çıkmasıyla birlikte yaşanan olayları anlatan bir aile dizisi...

- Canlandırdığınız Bulut’tan bahseder misiniz biraz?

Çalışkanlığıyla takdir kazanmış, başarılı bir iş adamı. 32 yaşında. Büyük tepkiler vermeyen, duygularını kolay kolay belli etmeyen, sakin ve kendinden emin bir adam.

- Bugüne kadar oynadığınız karakterlerden farklı mı?

Genel olarak, kahraman niteliğinde karakterler oynadım. Hayatının kontrolü kendi elinde olan, istediklerinin peşinden giden, asi tavırda karakterler. Bu sefer; bazı sebeplerden dolayı ailenin istekleri ve beklentileri doğrultusunda yaşamış ama artık kendi istediği hayatı yaşamanın peşine düşen birini oynuyorum.

Bu noktada karşısına çıkan engellerden dolayı köşeye sıkışan ve bu durumdan kurtulmak için mücadele eden birini izleyeceksiniz. Bulut aslında çaresiz bir adam.

- Siz hiç dizideki gibi imkansız bir aşk yaşadınız mı?

Hayır. Kaotik durumların içine girmeyi sevmem.

SEÇKİN ÖZDEMİR (FOTO GALERİ)

- Aşk sizin için ne ifade ediyor?

Ayakları yerden keser aşk... Gerçek dünyayı unutursun.

- Dizilerin biri bitiyor, biri başlıyor. Reyting kaygınız var mı?

Reyting kaygımız tabii ki var. İşin yaşayabilmesi ve hikayemizi anlatabilmemiz buna bağlı. Sistem böyle işliyor.

‘Selin tam bir deli’

- Rol arkadaşlarınız Sezgi Sena Akay ve Selin Şekerci için ne diyeceksiniz?


Selin tam bir tatlı deli. Çok iyi oyuncu ve rol arkadaşı. Genç yaşına rağmen çok deneyimli ve her rolün üstesinden gelebilecek bir yetenek. Sezgi, ilk işi olmasına rağmen, yeteneğini iyi kullanan bir oyuncu. İkisinin de enerjisi her zaman pozitif. Onlarla çalıştığım için mutluyum.

- Erkan Can, Neriman Uğur ve Hüseyin Avni Danyal’la aynı projede yer alıyorsunuz. Ustalarla çalışmak nasıl?

Bahsettiğiniz ustalarla çalışmak öncelikle büyük bir gurur. Hepsi çok mütevazı, alçak gönüllü. Büyüdükçe küçülmek lafının örneklerinden. Tanıdıktan sonra, hayranlığımın daha çok arttı. Onları tanıdığım, birlikte sahne oynama şansı yakaladığım için çok mutluyum. Oynarken her zaman onların fikirlerini alıyorum. Tecrübelerinden kendime bir şeyler katmaya çalışıyorum.

‘Beklentilerle yaşayan bir adam değilim’

- Bu işin farkı ne olacak sizce?

Her dizi, her film aslında ortak duyguları ve benzer hikayeleri anlatıyor. Farklılığı yaratan hikayenin kurgusu, oyunculuklar ve yönetmenin anlatım dili oluyor. Bunların bütününü yakalayıp, seyirciye samimi olabilirseniz o zaman bir fark koymuş oluyorsunuz aslında. Biz de bunun peşindeyiz. Yönetmenimiz Çağatay’a (Tosun) bir parantez açmak istiyorum. Hem çekim diline hem de kişi olarak kendisine hayranım.

- Kariyerinizde dönüm noktası olarak değerlendirebileceğiniz proje hangisi?

Benim geniş kitlelere ulaşmamı sağlayan ilk karakter ‘Leo’dur. Sonrasında oynadığım her karakter, beni daha başka yerlere taşıdı. Hepsi benim için çok önemli ama kişisel olarak ‘Leo’ ve ‘Korkut Ali’nin yeri ayrı.

- Oyunculukta hayallerinizi neler süslüyor?

Beklentilerle yaşayan bir adam değilim. Ulaşmaya çalıştığım bir şey yok. Oynamayı seviyorum. Canlandırdığım karakterlerin hakkını verebilmek derdindeyim.
Konular Röportaj