Seda Kaya yazdı: 'Güzellik idealinin tarihçesi'

"...Kadınlara da doğal ve süssüz bir görüntü sergilemeleri öneriliyor. Moda ve makyaj savurganlığı yapmamaları isteniyor. Buna rağmen güzel olmaları bekleniyor."

Seda Kaya yazdı: 'Güzellik idealinin tarihçesi'
Yeni Asır'dan Seda Kaya'nın bugünkü yazısı..

Kadınların birbirleri için giyinip süslendiği görüşü yaygındır ama işin özü "erkekler" için rekabet etmek adına dış görünüşe önem verdikleridir. Karar verici olan erekler zira! "Ülkemizin kurulduğu ilk yıllarda beyaz kadınlar 'daha güzel' olanlarla rekabet etme hissine kapıldı, çünkü ekonomik olarak var olmak için para-pul sahibi bir kocaya ihtiyaçları vardı" diyor ABD'li yazar Leora Tanenbaum, güzellik idealinin tarihçesini anlattığı kitabında. Ama nasıl? O yıllarda makyaj yapmak hiç de hoş karşılanmıyor. Amerikan devrimi sırasında İngiltere'ye karşı savaşan erkekler ve kadınlar, sınıf ayrımına yol açtığı için erkek ve kadın aristokratların kullandığı ruju, beyaz pudra ve diğer kozmetik ürünlerini kullanmayı reddediyorlar. Erkekler diyorum zira o yıllarda erkekler de makyaj yapıyor. Ve makyaj yapan erkekler, gerçek görünümlerini makyaj yaparak hileli biçimde maskeledikleri için yetkinlik ve dürüstlük yoksunu olarak görülüp aşağılanıyorlar. Kadınlara da doğal ve süssüz bir görüntü sergilemeleri öneriliyor. Moda ve makyaj savurganlığı yapmamaları isteniyor. Buna rağmen güzel olmaları bekleniyor.

FİZİKSEL GÜZELLİK
İdeal yüz, kumral ve beyaz ten, kızaran yanaklar, kırmızı dudaklar ve anlam dolu gözlerden oluşuyor. Bu durumda siyah kadının güzel görünme şansı hiç yok tabii. Kozmetik ürünlerinin kullanılmaya başlaması Endüstri Devrimi'nin yükselişine ve Amerikan şehir burjuvazisinin ortaya çıkmasına denk geliyor. Yeni konumlarını ifade etmenin bir yolunu arayan, alt sınıftan üst sınıfa çıkmaya çalışan kadınlar, giderek kozmetik ürünlerine yönelmeye başlıyor ve hemcinsleriyle güzellik konusuna rekabete girişiyorlar. Rahat yaşamak ve saygınlık görmek için zengin bir koca bulmak zorundalar zira! 19. yüzyıl sonunda makyaj yapıp gezip tozmak, alışveriş yapıp dolaşmak modası başlıyor orta sınıf kadınları arasında. Fiziksel güzellik, ruhsal güzelliğin önüne geçiyor. Yeni kozmetik endüstrisi kadınlara imaj yaratmakta yardımcı olmak üzerine gelişiyor.

ÇEKİCİ KADIN
Bugün olduğu gibi 20. yüzyılın başlarında hem erkekler hem de kadınlar başkalarının nasıl göründüğüne ve kendi görünüşlerinin başkalarınca nasıl algılandığına daha çok önem verir durumdalar. Kendine güvensizliği de beraberinde getiriyor bu durum. Reklamlar da bunu kullanıyorlar sürekli: "Herkesin gözleri üzerindeyken burnun parlasın, çorabın kaçsın istemezsin değil mi?" Bugünün reklamları ise çekici görünmenin, herkesin kolayca ulaşabileceği bir başarı olduğu fikrini öne çıkarıyor. Günümüzde herkes her kozmetik ürününe kolayca sahip olabilir. Estetik yaptırabilir. Ama hala bir sorun var. O da: kozmetik ürünleri kullansın kullanmasın, kadınların evde veya işyerinde veya sokakta "bir yüze/tipe" bürünmeye zorlanmaları. Bize dayatılan şu: kadın çekici olmak zorunda! Güzellik malzemeleri artık zorunlu bir ürün. Çekici olmanın tek koşulu. Gerçek kadınsılık çekici olmakla bir tutuluyor zira. Güzel ve çekici olmazsanız bir de zayıf, şansınız hiç yok. Koca bulmakta da zorlanırsınız, iş bulmakta da...