Sedef Avcı bilinmeyenlerini anlattı

Naifliği, sadeliği, doğallığı, korunaklı hayatı, dedikoduya mahal vermeyen evliliği ile Sedef Avcı bizi her zaman huzurlu bir dünyaya davet ediyor.

Sedef Avcı bilinmeyenlerini anlattı
Sedef Avcı'nın Vatan'da yayınlanan röportajı..

Ünlü deyince bana garip geliyor


Bu kadar naif bir karakter bu kadar düzgün ve korunaklı bir hayat! Bunun bir sırrı var mı?

Evet özel bir çaba harcamıyoruz sadece bu bizim karakterimizle alakalı. Normal hayatımıza aynı şekilde devam ediyoruz, farklı bir şey yapmaya çalışmıyoruz. Biz böyle mutluyuz, bu da bu şekilde yansıyor.

Ünlü olmak sanki sizin yapınızda birine ters olmalı. Şan, şöhret, ün kelimeleri size neler hissettiriyor? 

Ben öyle hissetmiyorum, öyle bakmıyorum. Ne bileyim ünlü deyince bana garip geliyor mesela. Sadece işime odaklıyım ben, işimi yapıyorum. Ekran önünde olduğunuz için biliniyorsunuz elbette. Ama hiç ‘ben ünlüyüm ben ünlüyüm’ diye bir şey geçmiyor aklımdan.

DÜZENLİ YAŞAM PEŞİNDEYİM

İnsanlara bedel ödetmek mi yoksa Allah’a havale etmek mi?


Allah’a havale ederim, ne uğraşacağım! 

Kendinizle en çok hangi konularda çelişiyorsunuz? Hangi huyunuzu törpülemekte zorlanırsınız?

Sabırsızımdır, onu törpülemeye çalıştım ama 33 yaşına geldim hala olmadı. Her şey hemen olsun istiyorum, istediğim o an gerçekleşsin... Çok beklemeyi sevmem. Ben düzenli yaşam peşindeyim. Her şeyin öyle olmasını istiyorum. Bu çocuk büyütürken de böyle, iş ortamında da böyle.

Disiplin bana çok şey kattı

Peki oyunculuk, mankenlik, modellik bir çocukluk hayali miydi; yoksa her güzel genç kıza söylenip yönlendirilen, öyle aklınıza sokulan bir virüs gibi miydi?

Modellik de oyunculuk da küçükken hayallerimi hiç süslemezdi. Küçükken balerin olmak istiyordum ben. Sonra kemik yapımdan dolayı bırakmak zorunda kaldım ama bu arada dokuz sene bale yapmış oldum. Daha içine kapanık ve utangaç bir çocuktum. Oyunculuk ve modellik de çok kamera önü bir iş olduğu için hiç aklımın ucundan bile geçmiyordu.

Var mıydı bir hayaliniz?

Mimar olmak istiyordum ilk etapta ama sonra matematik ve fizikten hiç hoşlanmadığımı fark ettim. O yüzden tamamen vazgeçtim. O sırada ilk kez modellik yapmaya başladım. 

Çocukluğunuzla ilgili hatıralarınızda en çok neler var?

En çok bale var. Dört yaşında baleye başlamıştım ve neredeyse genç kızlığa kadar, o bayağı bir yer kapladı hayatımda. Disiplin olsun, hayata bakış açısı olsun bana çok şey kattı.

Oyunculuk sevmeden yapılabilecek bir şey değil

Peki oyunculuk sizin için nasıl bir yerde duruyor? 


Oyunculuk başta çok çekindiğim bir alandı. İçine girdikçe keyif almaya başladım. Belki de şanslıydım. Çok iyi, çok güzel, bana yardımcı olan insanlarla çalıştığım için ben de işten çok keyif alarak kendimi geliştirmeye çalıştım. Şu an gerçekten kendimi çok mutlu hissediyorum. Yeni bir şeyler yapmak kendime yeni bir şeyler katmak çok hoşuma gidiyor. O yüzden, bu evet bir iş ama oyunculuk sevmeden yapılabilecek bir şey de değil. Çünkü gerçekten çok zor koşullarda çalışıyoruz yer yer. Benim için oyunculuk çok sevdiğim, devam edecek ve hayatımda yer alacak bir şey.

Hiç anaç bir yapım olmadı

Annelikle birlikte nasıl bir değişim geçirdiniz?
 

Bayağı bir değişim geçirdim. Tabii ki insanın bütün öncelikleri değişiyor, hayata bakış açısı değişiyor...

Annelik hep istediğiniz bir şey miydi? Anaç bir yapınız var mıydı hep?

Yok hayır. Hiçbir zaman öyle anaç bir yapım olmadı. Önceden öyle ‘çocuğum olsun’ diyen bir tip değildim. Hormonal zamanın gelmesini bekleyenlerdendim daha çok; gerçekten hissettiğim zamanda güzel bir evlilik sonucunda olsun istedim...
Konular Röportaj