Süleyman Soylu: "15 bin mültecinin önünü açalım da..."

İçişleri Bakanı Soylu, Türkiye karşısında takınılan tavra tepki göstererek, "Bir geri gönderme anlaşmamız var. Avrupa size söylüyorum, bu kadar cesaretiniz var mı? İsterseniz her ay size göndermediğimiz 15 bin mültecinin önünü açalım da aklınız bir şaşırsın" dedi.

Soylu: "15 bin mültecinin önünü açalım da..."
Yeni Şafak'ta yer alan habere göre İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Eski Meclis başkanları deklarasyon yayınlamışlar. Utanmazlıktır bunun adı. Yürüttüğünüz Meclis'in şanını, şerefini, itibarını koruyamadınız, darbecilere teslim ettiniz, bugün 'Meclis zayıflıyor' diye bir iddiayı ortaya koyuyorsunuz. Yazıklar olsun." dedi.

Soylu, Karadenizliler Derneğince (KAR-DER) Necip Fazıl Kısakürek Tiyatro Salonunda düzenlenen programda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin üçüncü havalimanı gibi yatırımlarıyla güç değiştirici hamleler ortaya koyduğunu belirtti.

Anayasa değişikliğini ve cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini anlatan Soylu, "Meclis zayıflıyor" eleştirilerinin gerçeği yansıtmadığını ifade etti. Bakan Soylu, "Eski Meclis başkanları deklarasyon yayınlamışlar. Utanmazlıktır bunun adı. Yürüttüğünüz Meclis'in şanını, şerefini, itibarını koruyamadınız, darbecilere teslim ettiniz, bugün 'Meclis zayıflıyor' diye bir iddiayı ortaya koyuyorsunuz. Yazıklar olsun." diye konuştu.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında TBMM Başkanı İsmail Kahraman'ın, "Bugün Meclis'i açmamız lazım." dediğini hatırlatan Soylu, dünyada sadece TBMM'nin, istiklal mücadelesini yürüten Meclis olduğunu dile getirdi.

Türkiye üzerinde yıllardır çok fonksiyonlu oyunlar yürütüldüğünün altını çizen Soylu, sevginin, kardeşliğin, PKK, DEAŞ, FETÖ ve uyduruk hikayelerle ortadan kaldırılmaya çalışıldığına dikkati çekti.

"15 bin mültecinin önünü açalım da aklınız şaşırsın"

PKK'nın tehditle, şantajla anneleri çocuklarından ayırdığını söyleyen Soylu, "Hala PKK denen o alçak terör örgütü o çocukları annelerin kucağından alıp dağa götürecekse, net söylüyorum, benim İçişleri Bakanlığım bin kere, milyon kere haram olsun." dedi.

Türkiye'nin geleceğe güçlü taşınmaması için oyunlar oynandığını vurgulayan Bakan Soylu, şöyle devam etti:

"Geziyle, 17-25 Aralık darbesiyle, 6-7 Ekim olaylarıyla, 15 Temmuz'da yaptıramadıklarını şimdi esas oğlanlar devreye girerek yaptırmaya çalışıyorlar. Kim esas oğlanlar? İşte Almanya, Hollanda. Seçim Almanya'da mı yapılacak? Anayasa Almanya'da mı, Hollanda'da mı değişecek? Bütün bunları gerçekleştirmenin sebebi, güya 28 Şubat, 27 Nisan olunca 'Bu sizin iç meseleniz' olsun. Peki bu bizim iç meselemiz. Size ne? Ne karışıyorsunuz? Türkiye'yi Avrupa Birliği'ne mi aldınız? Türkiye'nin terörle mücadelesine katkıda mı bulundunuz? Bir geri gönderme anlaşmamız var. Avrupa size söylüyorum, bu kadar cesaretiniz var mı? İsterseniz her ay size göndermediğimiz 15 bin mültecinin önünü açalım da aklınız bir şaşırsın. Türkiye'ye rağmen bu bölgede oyun kuramayacağınızı bir kere daha aklınıza getirmeniz lazım."

"Cumhuriyetin en güçlü olduğu zaman dilimi"


Eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ı da eleştiren Soylu, "Sana kumpas kurulacak, tezgah kurulacak, kasetle beraber genel başkanlıktan gitmen sağlanacak, sen onu temizleyebilecek bir cesaret ortaya koyamayacaksın, bugün ülkeyi düşüneceksin. Sen önce kendini düşün de sonra ülkeyi düşün. Lafımızı edebimizden söylemiyoruz, yaşına hürmeten söylemiyoruz. Böyle bir şey olabilir mi, böyle bir şey düşünülebilir mi?" şeklinde konuştu.

Baykal'ın eski Mardin Belediye Başkanı Ahmet Türk'ü ziyaret ettiğini dile getiren Soylu, "Ahmet Türk, bir gün bu ülkede bir tek evladımızın burnunun kanamasının önünde engel oldu mu? Yoksa silahlarıyla beraber kendi belediyesini mi teslim etti? Kimin yanındasınız, kimin tarafındasınız?" ifadesini kullandı.

Cumhuriyetin en güçlü olduğu zaman diliminde bulunulduğunu ifade eden Soylu, bazılarının bunu çekemediğini kaydetti. Son 300 yılın en güçlü zaman dilimi içerisinde olunduğunun altını çizen Soylu, kişi başı milli gelirin arttığına dikkati çekti.

"Anamın emzirdiği süt helal olmazdı"

İçişleri Bakanı Soylu, anayasa değişikliğiyle getirilecek yeni sistemin laf üreten değil, iş üreten sistem olduğunu söyledi.

Doğru Yol Partisinde çeşitli görevlerde bulunduktan sonra partinin genel başkanlığını yaptığını hatırlatan Soylu, daha sonra siyaseti bıraktığını belirtti. Soylu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yaptığı bir ziyarette yaşananları şöyle anlattı:

"Cumhurbaşkanımız, bir geçmiş olsun ziyaretine gittiğimizde dedi ki 'Süleyman Bey elini taşın altına koy.' 'Efendim ben siyaset yapmayacağım, beni bağışlayın ama ne talimatınız varsa yerine getireceğim' dedim. Çünkü memleketimin, ülkemin, milletimin çıkışı burada görünüyordu. Ben yaptım, 2010 referandumunda da çalıştım, elimden geleni de yaptım. Ama yapmak istemiyordum. Cumhurbaşkanımız enteresan bir şey söyledi, 'iktidardayız, iktidar güçlendirici bir şeydir, buraya gelmen kendi açından da faydalı olabilir' diyebilirdi, demedi. 'Önümüzdeki beş yıl çok zor bir dönem. Ortadoğu çok ciddi karışacak. Biz güçlendikçe Avrupa bizim üzerimize gelecek. Biz buradan çıkmakta el birliği olmazsa çok büyük zorluk çekeceğiz.' dedi."

Gece gündüz demeden çalıştıklarını belirten Soylu, "Biz bu kişiyi, bu güzel insanı yalnız bıraksaydık, anamın emzirdiği süt bana helal olmazdı. Bu kadar açık konuşuyorum. Bugün varsınız, yarın yoksunuz." diye konuştu.

Bakan Süleyman Soylu, daha sonra AK Parti Keçiören İlçe Danışma Meclisi toplantısına katıldı.