Sözde özgürlük, elde kelepçe!

Basın özgürlüğünde dünyaya ahkam kesen Hollanda'da, Türklere yönelik baskıcı yaklaşımları eleştiren videolar çeken İsmail İlgün ve arkadaşları gözaltına alındı.

Sözde özgürlük, elde kelepçe!
Yeni Asır'da yer alan habere göre bunu haber yapmak için Hollanda'ya giden aHaber muhabiri Fatih Özyar da polis tarafından alıkonuldu. İlgün'ün yabancı sorunlarıyla ilgili videosu 500 bin kişi tarafından izlendi

Her fırsatta basın özgürlüğünden dem vuran Hollanda, gerçek yüzünü gösterdi. Ülkede yaşayan Türklere bakışı eleştiren videoları 500 bin kişi tarafından izlenince gözaltına alınan İsmail İlgün ve arkadaşlarını haber yapmaya giden aHaber muhabiri Fatih Özyar da gözaltına alındı. Gazeteci kimliğiyle kamuya açık bir alanda çekim yapmasına rağmen gözaltına alınan Özyar, polis tarafından şiddet uygulanarak kelepçelendi. Karakolda bir hücreye atıldı. Serbest kalan Özyar, Hollanda'da basın özgürlüğü olmadığını bire bir yaşadığını belirterek "15 saat boyunca su dahi verilmeden gözaltında tutuldum" diye konuştu.

Her şey, Hollanda'da yaşayan İlgün'ün, bu ülkede yaşayan Türkler ve diğer yabancıların yaşadığı baskı ve sorunları anlatan video hazırlamasıyla başladı. Youtube'ta yayınlanan videolarda Hollanda'daki yaşamdan kesitler ortaya kondu. Kısa sürede 500 bin kişi tarafından izlenen videoların yayılması üzerine Hollanda polisi, İlgün ve arkadaşlarını gözaltına alındı. Kuzey Hollanda'da Zaandam kentinde yaşanan olayla ilgili haber yapmak üzere ülkeye giden Özyar ise telefonuyla çekim yapmak istedi. Hollanda polisi tarafından engellenen Özyar, dört polis tarafından şiddet kullanılarak gözaltına alındı.

15 SAAT AÇ SUSUZ HÜCREDE

Serbest kaldıktan sonra kendisinin gazeteci kimliğini gösterek kamuya açık alanda çekim yaptığını ancak buna rağmen gözaltına alındığını belirten Fatih Özyar, 15 saatlik hücre gözaltısında yaşadıklarını anlattı: "Hollanda'da ciddi baskılar var. Artık 'Ülkemi, cumhurbaşkanımı seviyorum' demek Hollanda'da yasaklanmış durumda. Çünkü bunu söyleyen herkes hedef haline geliyor. Kuzey Hollanda'nın Zaandam kentindeki Türk gençleri cumhurbaşkanını ve ülkelerini sevdiklerini açıklayınca, Hollanda'nın gündemine oturdular. Hollanda basını da bu gençler hakkında yayın yaparak, hedef haline getirdi. Onlardan 'sokak teröristleri ve Erdoğan'ın askerleri' diye bahsediliyor.

Gözaltıları haber yapmaya giderken aynı şiddete maruz kaldım. Polislere gazeteci kimliğimi ve basın kartımı göstermeme rağmen 'Burayı derhal terk et. Burası Türkiye değil. Buradan uzaklaş' dediler. Ben de 'Burası açık bir alan bir cadde üzerinde bulunuyoruz, bana kesinlikle çekim yasağı koyamazsınız' dedim. Bana 'Bu dakikadan itibaren sen gözaltındasın' denildi. Polisin şiddetiyle beraber ellerime kelepçeler vuruldu.

Buradaki polis bürosundaki hücreye atıldım. Tam 15 saat orada bekledim. Ne soru sordular, ne su, ne çay verdiler. 15 saat boyunca eziyet çektim. Aslında diyorlar ya Hollanda'da basın özgürlüğü var. Hayır Hollanda'da hiç basın özgürlüğü yok. Ben bunu bire bir yaşadım."


BENZERLERİ YAŞANABİLİR

AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk: Hollanda FETÖ yapılanmasının en yoğun yapılandığı Avrupa ülkelerinin arasında önemli bir yere sahip. 17-25 Aralık sürecinden 15 Temmuz sonrasına kadar Türkiye'deki FETÖ içerisinde yer alan kişi ve kurumların çoğu parasını bu ülkeye aktardı. İstihbarat alanında da birlikte iş yapıyorlar. Yine FETÖ'cülerin irtica başvurularının çok yoğun yaşandığı Hollanda'da çok ciddi bir FETÖ seviciliği var. Bununla beraber FETÖ'cülerin sosyal medyadaki bu kardeşlerimizin yaptığı videoyu Hollanda polisine şikayet etmesindeki ikiyüzlülüğü kabul edilemez. Özgür olması gereken basına yapılan haksızlığı kesinlikle kabul etmiyoruz. Ama bundan sonra Avrupa ülkelerinde bu ve benzeri bir çok olayla karşılaşabiliriz. FETÖ'cülerin asılsız ihbarlarıyla ve Cumhurbaşkanımız Erdoğan nefretiyle Türk kardeşlerimizin üzerine sıkça gelebilirler. Bu sebeple ivedi olarak Dışişleri Bakanlığımızın büyükelçilerle yapılan görüşmeler sonucu bu olayları gündeme getirmesi lazım.

TAHAMMÜLSÜZLÜĞÜN ZİRVESİ

Medya Derneği Başkanı Gazeteci Ekrem Kızıltaş:
Hollanda'da yaşanan bu olay, Batı'nın basına karşı çifte standardını görmek açısından dikkat çekici bir olay. Türkiye'de yaşanan olumlu gelişmeler sonucu Batı'nın bir endişesi mevcut.

Bu olay temelinde ifade özgürlüğüne karşı büyük bir tahammülsüzlüğü görebilmek mümkün. Hollanda'da yaşanan bu durum endişe verici. Batı'nın kendi içine farklı dışa farklı bakması, orada yaşayan Türklerin kendi aralarında ülkeyi ve cumhurbaşkanımızı öven paylaşımlara bozulması ve görevini yapan bir basın mensubuna çifte standart uygulaması tahammülsüzlüğün zirve noktasıdır.

SAYGISIZLIK

Uluslararası Medya Enformasyon Derneği(UMED): Özyar'ın gözaltına alınmasını kınıyoruz. Haber alma ve verme haktır. Basının engelsiz ve kapsamlı haber edinme hakkını engellemek, basın ve düşünce özgürlüğüne saygısızlıktır. Ülkenin gelişmişliği, o ülkedeki basının özgür olmasıyla eş değerdedir. Anlaşılan Hollanda, gericiliği ve kamuoyunun gerçeği öğrenmesini sansürleyerek karanlığı tercih etmektedir.

UMED olarak, Hollanda'nın akla ziyan bu tutumunu kınıyor, Özyar kardeşimize ve aHaber Ailesi'ne geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.