Tüm Türkiye onun sesiyle yolunu buluyor!

Akşam'dan Sibel Ateş Yengin'in röportajı...

Milyonlar sesinize aşina, oyunculuk yaptığınızı da biliyoruz… Hikâyenizin devamını sizden dinleyelim mi?

Ben bir oyuncuyum. Oyuncu olmak için sarf ettiğim yol biraz uzun oldu. Gazi Üniversitesi İşletme bölümünden mezun oldum. Üniversite yıllarında eş zamanlı olarak profesyonel dans sporu yaptım. Branşım Latin Amerikan danslarıydı. Türkiye 3.lüğüne kadar yükselerek Türkiye Milli Takım Sporcusu unvanını aldım. 2012 yılının ilk günü İstanbul’a geldim. Gerçekten de bu tarih milattır benim için. Çünkü hayatıma farklı bir yön çizdim. “1 Ocak 2012”. İletişim Akademisi’nde diksiyon-sunuculuk spikerlik dersleri almaya başladım ve ardından da radyo programcılığı geldi. 2016 yılına kadar aralarında Best FM’in de olduğu ulusal radyolarda “Sıla’dan Dünyaya” adlı radyo programımı yaptım. Bu süreçte haber spikerliği de yaptım ve aynı zamanda sayısız reklâm seslendirdim. Radyoda çalışırken bir yandan da oyunculuk dersleri aldım. Şahika Tekand Studio Oyuncuları’ndan mezun oldum ve bu sene Şahika Hoca’nın rejisiyle bir Studio oyununda da rol alıyorum. Samuel Beckett’in yazdığı “Oyun” adlı oyun. Komedi, oyunculuk içinde en sevdiğim alan. Ataşehir Ataşehir adlı müzikli komedi oyunuyla bu sezon seyirciyle buluşuyoruz. Ayrıca doğaçlama tiyatroyla da çok yakından ilgileniyorum. BKM Mutfak’ta oyunlarımız oluyor.

“Oyuncuyum” dediniz. Sinema, dizi var mı, sizi daha önce izledik mi?

Bir yandan da sinema kariyerimi sürdürüyorum tabii. “Sabit Kanca 2” ve 26 Mayıs tarihinde vizyona girecek olan “Sinsiran Yasak Aşk” adlı filmde yer aldım. Sesim, Yandex Navigasyon sayesinde herkese ulaşıyor ancak bir yandan da “YouTube” da milyonlarca aboneye sahip “Oha Diyorum”, “YapYap” “BonBonTV” gibi eğlence içerikli kanalların yapım şirketi olan Mediakraft’ta sunuculuk ve oyunculuk yapıyorum. Bilhassa genç YouTube izleyicisi beni zaten yakından tanıyor. İki senedir onların “Sıla Abla”sıyım. Dizi henüz yapmadım. Tiyatrodan fırsat ve vakit olmadı ama kamerayı seviyorum. İzlediğim diziler de var, artık vaktim de var, rol almak istiyorum.

NAVİGASYONUN ECE’Sİ

Yandex maceranız nasıl başladı?

Daha evvel çalıştığım radyolarda çeşitli reklam seslendirmeleri yapmıştım. Seslendirme konusunda deneyimim ve eğitimim vardı zaten. 2013 yılında “Sıla’dan Dünyaya” adlı radyo programını İstanbul FM’de sürdürürken Yandex firması pek çok radyocudan navigasyon uygulaması için sesler alıyordu. Ben de örnek ses verenlerden biri olmuştum. 30 saniyelik bir trafik sunumu yaptım. Yandex, aldığı tüm aday sesler içinden benim sesimi seçti ve ilk kayıtları yaptık. Dört yıldır Yandex Navigasyon’un “Ece”si olarak sürücülere sesimle yardımcı oluyorum. Navigasyon seslendirmesine başladığımız günden bu yana büyük  bir keyifle yapıyorum. Çalışmak gibi görmüyorum, adeta gönüllü yapıyorum diyebilirim. Çünkü bu çok özel bir proje. Yandex ekibiyle de uyumlu bir şekilde çalışıyoruz.

Stüdyoda kaç saat geçiyor?

Stüdyoya her gittiğimde 113 sözcük okuyorum. Yılda 4-5 kez kayda giriyoruz. Kayıtlar 2-3 saat sürüyor. Her cümleyi baştan sona seslendirmek yerine, tüm sözcükleri teker teker seslendiriyorum, sonrasında bu sesler birleştiriliyor. Böylece Yandex Navigasyon’da sesler kullanıcılara tane tane geliyor. İşte “üç yüz-metre-sonra-hafifçe sağdan devam edin…” gibi. Türk halkı da bunu seviyor. “Diğer uygulamalar hızlı hızlı konuşuyor, anlamıyoruz. Yandex bize yolu tane tane anlatıyor, harika” diyorlar.

"ROTA OLUŞTURULDU" DER MİSİN?

Sesinizi tanıyan çıkıyor mu?

Sesimden tanıyan henüz çıkmadı çünkü gündelik hayatta (navigasyon sesini taklit ederek) “bir-bardak-su-rica edebilir miyim?” diye konuşmuyorum tabii. Ama şöyle ki “O ses benim” dediğim anda “Rota oluşturuldu der misin?” diye özel istekler alıyorum. Özellikle taksi şoförleri, servis şoförleri sesin sahibi olduğumu öğrendiklerinde neredeyse beni bırakmak bile istemiyorlar. Yüzleri gülüyor bir anda. Söylediklerine göre yüzde doksanı bu sesi kullanıyormuş. Kara yollarında gideceği yeri bulmaya çalışan çoğumuz gibi. Mutlu oluyorum ben de.

KENDİ SESİME “PEKİ ŞEKERİM” DİYORUM

Siz de Yandex kullanıp adres tarifi alıyor musunuz?

Artık adres sormak diye bir şey kalmadı. Ben de herkes gibi uygulamayı kullanıyorum tabii. Hatta kullanıcılar benim sesime cevap veriyor demiştim ya ben de kendi sesimden “sağa dönün” yönlendirmesini aldığımda “peki şekerim” diye cevap veriyorum mesela.

Kendi sesinizi duyunca ne hissediyorsunuz?

Dört sene radyo programı yaptım. İnsana kendi sesi tuhaf gelir ya bende böyle olmuyor. Ne ekranda kendimi görünce şaşırıyorum ne de sesimi duyduğumda. Çok önceden alıştım yani sesime. Bununla birlikte çok yerde duyduğum için azıck gururlandığımı söylemeden edemeyeceğim. Neticede benim sesim firma tarafından seçildi. İnsanlar da sevdi. Daha ne isterim ki?

KEŞKE HAYATIN DA BİR ROTASI OLSA…

Peki, siz hayatta yolunuzu nasıl buluyorsunuz diye de sorsam… Herkesin hayat rotasını oluşturan bir Yandex olsa…

Ahh keşke, hayat ne kolay olurdu. Kolay olurdu ama heyecansız olurdu. Ben akıl, ruh, kalp üçlüsünün bünyemde dengede olduğu anlara güvenerek hareket ediyorum. Öyle yol alıyorum. Bunlardan biri hafif kalırsa “o işte bir iş var” derim ve yalnızca “iyi”nin ya da yalnızca “güzel” olanın peşinden koşmam. “İyi”, “güzel” ve “doğru” sıfatlarının dağılımı eşit olmalı. Elbette bu her zaman gerçekleşemiyor çünkü hayat siz plan yaparken başınıza gelenler bir yerde. Ama olduğunda da tadından yenmiyor. 

SİZ OLMASANIZ TRAFİKTE KAFAYI YERDİK

Taksi şoförleriyle yaşadığınız ilginç bir anınız da olmuştur muhakkak…

Var tabii olmaz mı? Sıklıkla taksi kullanan biriyim. Yine bir gün taksiye bindiğimde şoför, navigasyonu açtı ve rotayı oluşturdu.  Kendimi iyi hissettiğim bir gündü. Taksi şoförüne, “O uygulamayı ben seslendirdim.” dedim. Öyle bir şaşırdı ve hızla arkasını döndü ki, neredeyse kaza yapıyorduk. O günden beri ben de konuya daha temkinli yaklaşıyorum. Bir başka taksi yolculuğumda da bu konuyu açtım. Şoför övdükçe övdü, “Biz sizin sayenizde yolumuzu buluyoruz, bu İstanbul’da kafayı yerdik yoksa” filan dedi. İneceğim yere geldim. Ödemeyi yaptım “Hayırlı işler” diledim ve indim. Tam kapıyı kapatacakken taksici, “Size garip gelebilir ama bir şey isteyebilir miyim sizden?” dedi. “Buyurun” dedim şaşkınlıkla. “Rica etsem bir eğilebilir misiniz, bu sesin yüzü nasıl çok merak ettim” dedi. Ben de bayağı uslu uslu eğilip yüzümü gösterdim. Tuhaf ve komik bir andı.

Arkadaşlarınız arasında espri konusu oluyor mu?

Olmaz mı? Arayıp bana telefondan yol soranlar… Sırf bu şakayı yapmak için gerçekten de arıyorlar. Hem arkadaşlarım hem de Yandex Navigasyon’un sesi olduğumu öğrenen tanıştığım herkes bana “Rota oluşturuldu” dedirtmeye çalışıyor. “Üçüncü çıkış” sevdalıları var. Repertuarım geniş yani. Bu arada ben de çok yakın arkadaşlarıma ve babama bazen ufak oyunlar oynuyorum. Arabada yolculuk ederken ben arkada oturuyorsam, “Durun ben açarım navigasyonu” deyip açıyorum. Mesela “Sağa dönün” diye bir yönlendirme geliyor benim uygulamadaki sesimden. Babam döndükten sonra ben “Yanlış bir rotaya girdiniz. Rota yeniden oluşturuldu” diye kendi sesimle kandırıyorum. Çileden çıkıyorlar.