Burak Kut: "Bu camiaya küsmemin 3 nedeni var"

20’li yaşlarında şöhrete kavuşan Burak Kut, Kral Pop Radyo’da katıldığı "Özgür Aras’la Baş Başa" programında o yılları tüm samimiyeti ile anlattı.

Galerinin tamamı için tıklayınız

"Şöhreti tolere edilmesi kolay bir dönem değildi. 20 yaşında gencecik çocuktum. Bir şarkı yapacağım ve ünlü olacağım diye yola çıkmadım. Çünkü ben ünlü olmak için yola çıkmadım. Ben tutkulu bir müzisyen olarak başladım. O kadar eskiye gitmeyeceğim lakin okul çağında ortaokul ve lisede benim kendi çapında bir şöhretim vardı.  Hem övündüğüm bir konu değil, lütfen yanlış anlaşılmasın ama fiziksel özelliklerimden dolayı okuduğum lisenin karşısındaki kızlar, mesela telefon numaralarını benim okulumun kapısına yazarlardı. Liseler arası müizk yarışmalarında 3 kez Türkiye birincisi oldum.  Liseler arasındaki rekabet çok çetindir. Kabataş Erkek Lisesi adına ve İstanbul Anaoldu Güzel Sanatlar Lisesi adına katıldığım yarışmalarda birinci oldum. Orada da çok sert br rekabet vardır. Hani bugünde vardır ya birinin taraftarı birini sevmezdir, futbol gibi üç sene 1. olduğumda bütün okulların beni alkışladığını görünce dedim ki 'bu bir zirve' ama daha neler gelecekmiş başıma tabi ki bunu bilemiyordum haliyle. Daha kariyerimin en başında hiçbir tecrübeye sahip değilken, sokağa çıkamayacak duruma gelmek ki, benim kendi evimde de bunu defalarca anlattığım küçücük bir dairede oturuyordum.

Ataköy’de stüdyo daireler bilirsiniz, elimi camdan çıkarıyordum 14. kattan çığlıklar kopuyordu. Her gün kapının önüne insanlar toplanıyordu. Tabi başta bu tatlı geldi, yani sevilmek sen tabi yıllardır bir sürü tanınmış kişiye destek veren onların arkasındaki kişisin hakkı ödenmez. İnsansın yani, bu anlamda... Kesinlikle, ben kendim için değil bir sürü insan için böyle olduğunu biliyorum. Sen çok iyi bilirsin bu işlerin nasıl olduğunu tecrübe eksikliği olunca kolay yürümüyor ama o şöhretin büyüklüğünü tolere etmek hiç kolay değildi."