"Kızımı Ukrayna’ya kaçırdılar yardım edin!.."
Ukraynalı Olena Nehoda Atasoy, ‘Dedem felç geçirdi ölecek’ diyerek iki yıl önce 2,5 yaşındaki kızı Amira’yı da alarak ülkesine gitti. Baba Aytaç Atasoy kızını almak için çırpınıyor.
Vatan'dan Esra Can Sinav'ın haberine göre Aytaç Atasoy ve Olena Nehoda, 2013 yılında Ankara’da evlendi. Çiftin Amira Doğa isimli bir kız çocukları oldu. Olena Atasoy 23 Temmuz 2016 tarihinde dedesinin felç geçirdiğini söyleyerek 2,5 yaşındaki kızı Amira’yla Ukrayna’nın Kirovgrad şehrine gitti.
Bu tarihten sonra eşinin geri dönmediğini söyleyen Atasoy, “2-3 hafta sonra ne zaman döneceğini sordum, ‘Ben dönmeyeceğim, çocuğu da göndermeyeceğim’ yanıtını verdi” dedi.
“Neden dönmeyeceğini sorduğumda bana saçma bahaneler üretti” diyen Atasoy yaşanılan süreci şu şekilde anlattı: "Önce umduğunu bulamadığını, aşkının bittiğini söyledi. Sonra annesi geldiğinde surat yaptığımı iddia etti. Ben de kapris yaptığını sanıp, Ukrayna’ya geleceğimi söyledim. ‘Kızımı kaçırırsın’ diyerek gelmemi istemedi. Dinlemedim gittim. Benimle görüşmedi, kızımı da 15 dakika gösterip kucağımdan aldılar.
Odessa Başkonsolosluğunun yönlendirdiği avukatla Uluslararası Lahey Antlaşması’na göre çocuk kaçırma davası açtım. 1,5 yıl sürdü. Aralık 2017’de mahkeme, ‘Çocuk Ukrayna’ya alıştı’ diyerek bana vermedi. Bu sürede 15 kez Ukrayna’ya gittim. Eşim benimle görüşmezken, kızımı da göstermedi.
Kızım Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı. Türkiye’de geçici velayet belgesi alabilirsem, Ukrayna mahkemesinin çocuğu bana vermek zorunda kalacaklarını söylediler. Burada da boşanma davası açtım ama tebligatları kabul etmedikleri için dava ilerlemiyor. Kızımı almak için son çarem üst mahkemenin vereceği karar. 29 Mart’ta davamız var. Tek çıkar yolum Dış İşleri Bakanlığı’nın devreye girmesi. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan kızımı kurtarsın. Bir babayı haksız yere evlatsız bırakmasın.”
Bu tarihten sonra eşinin geri dönmediğini söyleyen Atasoy, “2-3 hafta sonra ne zaman döneceğini sordum, ‘Ben dönmeyeceğim, çocuğu da göndermeyeceğim’ yanıtını verdi” dedi.
“Neden dönmeyeceğini sorduğumda bana saçma bahaneler üretti” diyen Atasoy yaşanılan süreci şu şekilde anlattı: "Önce umduğunu bulamadığını, aşkının bittiğini söyledi. Sonra annesi geldiğinde surat yaptığımı iddia etti. Ben de kapris yaptığını sanıp, Ukrayna’ya geleceğimi söyledim. ‘Kızımı kaçırırsın’ diyerek gelmemi istemedi. Dinlemedim gittim. Benimle görüşmedi, kızımı da 15 dakika gösterip kucağımdan aldılar.
Odessa Başkonsolosluğunun yönlendirdiği avukatla Uluslararası Lahey Antlaşması’na göre çocuk kaçırma davası açtım. 1,5 yıl sürdü. Aralık 2017’de mahkeme, ‘Çocuk Ukrayna’ya alıştı’ diyerek bana vermedi. Bu sürede 15 kez Ukrayna’ya gittim. Eşim benimle görüşmezken, kızımı da göstermedi.
Kızım Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı. Türkiye’de geçici velayet belgesi alabilirsem, Ukrayna mahkemesinin çocuğu bana vermek zorunda kalacaklarını söylediler. Burada da boşanma davası açtım ama tebligatları kabul etmedikleri için dava ilerlemiyor. Kızımı almak için son çarem üst mahkemenin vereceği karar. 29 Mart’ta davamız var. Tek çıkar yolum Dış İşleri Bakanlığı’nın devreye girmesi. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan kızımı kurtarsın. Bir babayı haksız yere evlatsız bırakmasın.”