Ayşe Sultan İngiltere Kralı’nın evine yerleşti

Ünlü popçu ‘Adele’e evini kiralayan 5. Murat’ın Londra’da yaşayan torunu Ayşe Gülnev Sultan, “Şimdi İngiltere Kralı 4. Henry’nin babasının evine taşındık. Ülkemin beni kabul etmesi ve Türk vatandaşlığı her şey demek"

Ayşe Sultan İngiltere Kralı’nın evine yerleşti

Altı Grammy’li pop şarkıcısı Adele’e Londra’daki 10 odalı malikanesi kiralayan Sultan 5. Murad’ın torunu Ayşe Gülnev Sultan VATAN’a konuştu. İngiliz İşadamı Nicholas Sutton (43) ile evli olan Ayşe Gülnev Sutton Sultan (41) 5 çocuğuyla yaşadığı malikaneden taşınarak İngiltere Kralı 4. Henry’nin babası Lancester Dükü Gaunt’lu John’un 1300’lerde yapılan evine taşındı. Kocasıyla İngiltere’de emlak ve yatırım işi yapan Ayşe Gülnev Sultan, 2012’de Türkiye’de bir emlak projesine başlamayı düşündüklerini söyledi. 5 çocuk annesi ve Osmanlı tarihi konusunda master yapan Ayşe Gülnev Sultan 2008’de aldığı Türk vatandaşlığı için “Türkiye benim anavatanım. Ülkem tarafından kabul edilmek ve Osmanlı hanedanlığı içinde doğduğum için daha fazla cezalandırılmıyacağım anlamına gelen Türk vatandaşlığı benim için her şey demek” diyor.

‘Cavalli de kiracımızdı’

"Adele’e evi şirketimizde çalışan hukukçularımız kiraladı. Çok kibarmış. Çocuklara evimizi Adele’e kiraladığımızı söylediğimde çok heyecanlandılar. Sözleşme bitmeden çocukları Adele ile tanıştırmayı ümit ediyorum. Birkaç yıl önce Londra’daki bir başka dairemizi de ünlü İtalyan moda tasarımcısı Roberto Cavalli’ye kiralamıştık. Cavalli bu dairede birkaç yıl yaşadı.

Kendimize çok eski bir ev aldık. Restorasyondan sonra yerleştiğimiz bu evin en eski bölümü 1300’lü yıllarda İngiltere Kralı III. Edward’ın oğlu ve İngiltere Kralı Kral IV. Henry’nin babası olan Lancester Birinci Dük’ü Gaunt’lu John’un avlanma locasıymış. Evin ana bölümü 1500’lerde yapılmış. Böyle bir evi restore ettikten sonra bu tarihi ve ilginç mülkte oturmanın keyfini yaşıyoruz. Ben ve eşim İngiltere’de emlak ve yatırım işiyle uğraşıyoruz. Exeter Üniversitesi’nde tarih ve siyasetbilim bölümlerini bitirdim. Çok büyük bir zamanımı Osmanlı tarihini araştırarak geçirdim.

‘Sevgili Dolmabahçe’

Çok sık Türkiye’ye gelirim. Her yaz iki ayımızı bütün aile Bodrum Yalıkavak’taki evimizde geçiriyoruz. Türkiye dünyanın en güzel ülkesi. Topkapı Sarayı Müzesi’nde gezinmeye bayılırım. Ege denizinin turkuaz ve temiz sularında yüzmeyi çok seviyorum. Ancak eğer bir yer söylemem gerekirse; bu Dolmabahçe Sarayı’nın karşısındaki manzaradır. Bütün gün orada oturup o manzaraya bakabilirim. Türkiye benim anavatanım. Ailemiz dünyaya dağıldığı ve farklı diller konuştuğu için üzücü bir şekilde birçoğuyla hiç tanışmadık ve konuşamıyoruz. Ailem her zaman Türkiye’ye dönmek için dua etti. 1974’te İstanbul’a ilk ziyaretimde babam ve büyükbabam Şehzade Ali Vasıb Efendi ağladı. Türk vatandaşlığı benim için her şey demek. Sonunda ülkem tarafından kabul edildim ve artık Osmanlı Hanedanlığı’nda doğduğum için cezalandırılmıyacağım."