Başbakan'dan Demirtaş'a ağır itham!

Demirtaş’ın yürüyüş çağrısı yapmasını eleştiren Davutoğlu “Ne zaman ki terör örgütlerinin elebaşlarına yaklaşıldığı an söz konusu oldu, Demirtaş, Cizre’de bir bina hikayesi söz konusu oldu” diye konuştu...

Başbakan'dan Demirtaş'a ağır itham!
Milliyet'te yer alan habere göre Başbakan Ahmet Davutoğlu, Diyarbakır’da önceki gün yürüyüş çağrısında bulunmasının ardından bugün için de Cuma namazı çağrısı yapan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’a, “Cuma namazını hatırladılar. Şimdi de cuma gibi namazı dinimizin kutsal bir ibadetini kullanarak güya kendilerince halka yakın görünüyorlar” sözleriyle tepki gösterdi.

Davutoğlu, “Ne zaman ki gerçek anlamda terör örgütlerinin elebaşlarına yaklaşıldığı an söz konusu oldu, Demirtaş, Cizre’de bir bina hikayesi söz konusu oldu, arkasından başka şey. Birden hep beraber nasıl kurtarırız çabasına giriyor” diyerek dikkat çeken bir iddiayı gündeme getirdi. Davutoğlu, Demirtaş’ın vatandaşları Sümer Park’ta Cuma namazına çağırmasına ve “Davutoğlu, Sur’u yok edecek” sözleri için şunları söyledi:

İSYAN ÇAĞRISI YAPILDI: Bütün provokasyonlara, şiddet çağrısına rağmen çağrılara kulak asmadan Diyarbakır’ın onuru ve huzuru için vakur bir tavır sergileyen vatandaşlarıma hemşehrilerimzie teşekkür ediyorum. Dün isyan çağrıları yapıldı, silahlanma çağrıları yapıldı ama Diyarbakır halkı bunlar hiç yüz vermedi. Ben de her hafta sonu bölgedeyim. İlçelere kadar gidiyorum. Bölge huzur ve istikrarı biliyor. Çevrede yanan ateşe Türkiye’yi sürüklemek isteyen bölücü terör örgütüne karşı basiretli bir tavır sergiliyor. Diyarbakır’ın provokatif çağrılara kulak asmaması anlamlıdır. Özellikle de Kürt vatandaşlarımıza sesleniyorum. Demirtaş’ın bir tutumuna da dikkat çekmek istiyorum. Cizre’de haftalarca operasyonlar sürdü. Kararlı şekilde Cizre’nin Silopi’de Sur’un terörden arındırılması için mücadele ettik. Ne zaman ki gerçek anlamda terör örgütlerinin ele başlarına yaklaşıldığı an söz konusu oldu birden Demirtaş Cizre’de bir bina hikâyesi söz konusu oldu, arkasından başka şey. Peki aylarca bu konularda ses vermediniz. Onlar o barikatların arkasında kandırılmış gencecik çocukları düşünmezler düşünmüyorlar. İstiyorlar ki daha çok genç olsun daha çok aile arasına nefret tohumu ekilsin. Ne zaman ki gençleri ölüme sürükleyen çetenin ele başlarına geldiği zaman sıra, kaça kaça onlar bir yere sığınıp da son anda onların ele başına sıra geldiğinde, birden hep beraber nasıl kurtarırız çabasına giriyorlar.

MESELESİ HALKI SOKAĞA DÖKMEK: Cizre’de haftalarca yapmadıkları çağrıları birkaç gün içinde yaptılar, biliyorlar ki, kalanlar Kandil ile yapan eğitilmiş gelenler. Biz orada hayatını kaybeden, aldatılmış gençler için de üzülüyoruz. Diyarbakır, Şırnak ve Cizrelinin bu gerçeği görmeli. O çocukları gencecik çocukları aldatıp karanlık geleceğe gönderenler kendi ele başlarına sıra geldiğinde birden onları kurtarmak için çaba sarf ediyorlar. Günlerdir takip ediyorum süreci dün de saat sata takip ettim. Çağrıda bulundum; valimize de söyledim. Çıkmak isteyenlere, teslim olmak isteyene her türlü kolaylık gösterin dedim. Kimse adalet önüne çıkmadan cezalandırılmaz, elinde silah olup da işte bugün İstanbul’da olduğu gibi terör saldırısında bulunmamış olsun. Kim teslim olmak isterse hayatı teminat altındadır. Demirtaş’ın meselesi bu değil halkı sokağa dökmek, Suriye ve Irak’taki tablolar gibi Türkiye’nin geleceğini karartmak.

DİYARBAKIR’I DAHA İYİ BİLİRİM: Ben Sur’u Demirtaş’tan çok daha iyi bilirim. Her taşına daha fazla vakıfım ve ona aşkla bağlıyım. Diyarbakırlı bunu iyi bilir. Diyarbakır’da yaptığım her konuşma ile bu sevgimizi gösterdik ama yapmak istediği şey şu bir psikolojik ortam oluşturup gerginlikleri kışkırtarak bir çatışma ortamını teşvik etmek. Bir anda da Cuma namazını hatırladılar. Düşünün Marksist-Lenisist bir örgüt, arkasından geçtiğimiz bu aylarda Diyarbakır’da Fatih Paşa Cami’sini yakanlar bunlar ezanları susturup marşlar söyletenler bunlar. Hz. Peygamber’e açıkça hakaret eden HDP’lileri, vekilleri barındıranlar bunlar. Birden etnik milliyetçilik, etnik ırkçılık ile halkı ayaklandıramadılar. Diyarbakır halkı itibar etmedi.

ORTAK AKIL KAZANACAK: Şimdi de cuma gibi namazı dinimizin kutsal bir ibadetini kullanarak güya kendilerince halka yakın görünüyorlar. Demirtaş bilsin, herkes onu da tanır herkes bu toprakların kültürüne inancına ne kadar uzak olduğunu da bilir. Bizim Diyarbakır’da da Sur’da tek hedefimiz var. Kamu düzeni sağlamak, demokratik hak ve özgürlükleri korumak, insan hak ve özgürlüklerini teminat altına almak. Herkesin hayat hakkını, mal ve namus emniyetini sağlamak. Bunu kim tehdit ederse buna karşı tedbir alınır. Başka zaman Cuma namazı hatırlamayanların bir anda bunu hatırlamasını da basiretli Diyarbakır halkının dikkatine sunuyorum.