'Karavan' salı günü piyasaya çıkıyor

Metin Arolat uzun bir aradan sonra ‘Karavan’ adlı maxi single’ı ile yeniden Müzikseverlerle buluşmaya hazırlanıyor.

'Karavan' salı günü piyasaya çıkıyor
Akşam'dan Serhat Tekin'in söyleşisi...

Artık albüm yapmak yerine belirli aralıklarla ‘hit’ potansiyeli olan 2’şer şarkılık single’lar çıkarma kararı almış, Metin Arolat. Bu yeni çalışması da bu kararın ilk ürünü. ‘Vay vay’ ve ‘Karavan’ adlı şarkılarına çok güvendiği için dinleyiciyle paylaşmış. Alper Narman bir gün Metin’i arayıp “Bir şarkı yapıyorum ama bu şarkı seni çağırıyor” demiş. Şarkıyı duyar duymaz “İşte benim duygularım” diyerek hemen sahiplenmiş. Çünkü Karavan kendisinin bir türlü gerçekleştiremediği hayaliymiş, aynı zamanda. “Hep bir karavanım olsun ve özgürce istediğim yerde dolanıp durayım istemişimdir. Ben özgürlüğü ancak öyle hissediyorum. Yolun sonu belli olmasın ve ben bir karavanla yola çıkayım. İstediğim yerde durayım. Bilmediğim yerlere gideyim” diyor. Bu yüzden şarkının adını duyar duymaz vurulmuş. Albümdeki şarkıların farklı versiyonları da yapılmış. Bu versiyonlarda duyguları da değişik olmuş.

İLK FİLM VE ALTIN ASLAN ÖDÜLÜ

İzmir’den İstanbul’a gelmiş bir çocuk. İki hayali var. Biri yönetmen olmak, diğeri müzik yapmak. Yönetmen olmak derken amacı sinema filmi yönetmekmiş aslında. “O zamanlar ne bileyim reklam filmi yönetmeni olmak ne?” diye lafa giriyor, Arolat. Asistanlık yaptığı yönetmen ondan kendini test etmesi için bir reklam filmi çekmesini istemiş. O da öyle bir hırs yapmış ki; o düşük bütçeli film, Cannes’da Altın Aslan Ödülü ile birincilik almış. Ödül aynı zamanda Türkiye’nin reklamcılık dalında aldığı ilk ödülmüş. Sonraları işinin ustası olunca o alanda olmaktan da büyük keyif almış. İlk albümünü çıkartıp dinleyiciden kabul görünce de keyfi ikiye katlanmış. Şimdi iki hayalini de gerçekleştirdiği ve bu yolda devam edebildiği için şükrediyor.

ŞARKININ ADI DERT DEĞİL AMA KENDİ BÜYÜK DERT   

Bu İzmirli idealist adam şimdi tekrar yeni single çalışmasıyla geri döndü. Döndü demek doğru bir tespit çünkü kendilerinin albüm aralıkları o kadar uzun ki herhâlde bir daha albüm yapmayacak dedirten cinsten. Çıkardığı ilk albümden sonra 3 yıl ara vermiş mesela. Hepimizin severek dinlediği ‘Dert Değil’ şarkısı o sıralar çok beğenilmişti hatırlarsanız. Şarkının hikâyesini sohbetimizin başında anlatınca şarkı daha eğlenceli bir hal aldı gözümde. ‘Dert Değil’, albüm çalışmaları için stüdyoya giderken son anda hatta arabada ortaya çıkan bir şarkıymış. Şarkının kaydını da o gün herkesin bir işi olduğu için Metin Arolat’ın bizzat kendisi yapmış. “Toyluk zamanlarım malum, bence çok kötü okunmuş bir şarkıdır. Hâlâ utanç içinde dinlerim. Çünkü tonmaysterimiz o gün hastaydı ve aranjör şarkının tonunu çekmeden Ankara’ya gitmişti. Ben tek başıma hem kayıt düğmesine basıp hem içerde kendi tonum olmayan bir tonda avaz avaz bağırıyordum” diye gülerek anlatıyor ‘Dert Değil’ şarkısının dertli yapım aşamasını.

KENDİMİ ÖPEBİLİR MİYİM?

İkinci albüm çıktığında artık palazlanan Arolat, şarkılarının sevilmesinden de memnun olacak ki bu sefer diğer albümle arasının uzunluğunu 8 sene olarak belirlemiş. Bu kadar uzun aralara rağmen hâlâ kabul görmesini uzun dönemde dinlenen şarkılar yapmasına bağlıyor. “Herkesin taklalar atarak içinde yer almak istediği ‘Budha Bar’ albümünde ‘Elveda’ isimli şarkım yer aldı. Hâlâ yurt dışında şarkıyı dinleyip beni arayanlar var. Aynı şarkı 6 sene önce Dünya Artistik Jimnastik Şampiyonası’nda, İtalya takımı benim şarkımla gösterisini yaptı ve dünya ikincisi oldu.  Ben o zamanlar ortalara çıkıp ‘yurt dışına açıldım’ diye elimde bayrak dolaşmadım mesela’’ diyerek şarkılarının gücünün altını çiziyor. Hırsı varmış ama sadece kaliteli iş yapma konusunda. Öbür türlü hırslar ona görgüsüzce geliyormuş.

‘Karavan’ şarkısının videosunu Nihat Odabaşı çekmiş. Odabaşı bu video için ‘İki yönetmenin düeti’ diyormuş. Ama kendisi bu videonun hiçbir aşamasına karışmamış. “Arada ufak karışmalarım olmadı değil ama ben sana sadece asistanlık yaptım diyerek olayı şeker hale getirdim” diyerek işi Nihat Odabaşı’na bırakıp kendini ona teslim etmiş. Klip çekilirken çaktırmadan monitöre bakıp görüntüsünden o kadar etkilenmiş ki; “Nihat kendime âşık oldum. Bu adam ne hoşmuş. Kendimi öpebilir miyim?” demiş. Klipte kendisine eşlik eden o güzel sarışın kadın da tahmin edilenin aksine bir manken değil, çok yakın bir arkadaşının karısı imiş.

ONLARI TOKATLAMAK İSTİYORUM

Karavan şarkısının satışa sunulduğu gün attığı bir tweet’i hatırlatıyorum. “Böyle günlerde insanları daha iyi tanıyorum” tweet’inde sitem sezdiğim için, konunun ne ile alakalı olduğunu soruyorum. “Ben takip ettiğim veya etmediğim her sanatçının işini tebrik ederim. Bir telefon açarım. İşi beğeneyim veya beğenmeyim, ortadaki emeğin hatırına yaparım bunu. Bilirim ki o işe emek harcanmış. O yüzden bu bir moraldir. Ben bir iş yaptığımda sus pus kalan bazı arkadaşlarım olduğunda onları tokatlamak istiyorum. Çok ayıp geliyor bana. Ben senin arkadaşın olarak seni destekliyorsam, sen de benim işime destek olacaksın, moral vereceksin” diyerek açıklıyor durumu. Ama dışardan bakıldığında herkesin bal börek durduğunu, bu durumun sahte olup olmadığını sorduğumda “İşte ben o sahte takımdan değilim. Onlar öyle bir sahte camia içinde birbirlerini eğleye dursunlar. Biz sahte olmayan birkaç kişilik grup kendi  aramızda takılıyoruz” cevabını alıyorum.

DERT GECESİ GÜNÜ

Şehirden nefret ediyor. Sarıyer’de denizin kenarında oturuyormuş. Yaşadığı yer köy gibiymiş. Küçüklüğünden beri babasının tayinleri dolayısıyla hep gezmiş. Bu yüzden aitlik duygusu hiç olmamış. Her bulunduğu yerde “Nasılsa buradan kopacağım ve yeni yerler yeni insanlar girecek hayatıma” diyormuş. “İstanbul’a geldiğim ilk zamanlar kabak çiçeği gibi açılıp gece hayatına, şehir hayatına daldım. Sabah 6’ya kadar eğlenip 7’de işe giderdim. Eve girmezdim bile. Hoş, o zamanlar ortamlar da nezihti. Şimdi o kadar doydum ki arkadaşlarım; ‘hadi çıkalım’ dediklerinde bahanelerle ekiyorum. Şimdiki eğlence anlayışı bana göre değil” diyerek gece hayatına sempatik bakmadığı sinyalini veriyor. Yıllardır dışarı çıkmıyormuş. Evde arkadaşlarıyla mangal, film, oyun günleri varmış. Bunlara ek olarak birbirlerinin dertlerini dinledikleri bir dert gecesi günü varmış.

TÜRKİYE’NİN BODYGUARD’I YOLDA

Metin Arolat’ın sinema filmi projesi de olacak yakın zaman planları içinde. İmaj grubunun sahibi Cemal Noyan. “Metin senin bir sinema filmi çekmeni istiyorum. Sana bırakıyorum ve senin ruhunu istiyorum” demiş. Türkiye’nin Bodyguard’ı gibi soundtrackleri olan, içinde aşk olan, filmle hatırlanacak şarkıları olan bir sinema filmi olacakmış. Bir sene içinde de çalışmaları başlayacakmış. 
Konular Müzik