Lerzan Mutlu'nun genel kültür şoku!

Savaş Ay, Lerzan Mutlu ile konuştu: "Dünyanın en büyük sopranosu Pavarottidir. Çevresindeki kadınlar Serdar Bilgili'nin üstüne atlıyordu. Gururluyum. Çünkü Hepimiz Cumhuriyet Milletiyiz."

Lerzan Mutlu'nun genel kültür şoku!
Posta Gazetesi'nden Savaş Ay'ın Lerzan Mutlu ile gerçekleştirdiği röportaj...

BENİM ARKAMDA SADECE BEYNİM VAR ABİ !..


Lerzanım mutlu mu mutlu. Kaseti çıktı, yakında atv'ye başlıyor. Tipi tam  oturmuş. Ölçüleri iyi, 89-63- 89.  Kilosu 47, Boy 1. 59.

"Selulitim olduğunu sanmıyorum ama yorumlara açığım" diyecek kadar cesur hatta.
Herkes gibi o da depremden tırsıyor. AKUT'A ve kurucusu; "Hani dağlara da çıkan kısa boylu zayıf adam "Nesim'e" bayılıyor. Onun adı Nasuh deyince "isim hafızam zayıftır" diye koz veriyor.

"Eskisi Çevik Bir'di ama yeni genelkurmay başkanının adını çıkaramadım. İstanbul valisi Mehmet Ayaz'dır" deyişi hep bu yüzden. "Kabinede kadın bakan yok ki adını bileyim. En son İmren Aykut vardı, sonra olmadı." demesi de unutkanlığından. Kıbrıs'ı konuşurken; "Rum kesimi- Rum olmayan kesim" diye ayırması ise  çok şirin bir buluş geliyor bana.  Ama isim tutamayışı yine başına dert. "Bu Rum olmayan kesimin başında eskiden Rauf Denktaş vardı da, şimdiki hani o açık kalp ameliyatı olan o gözlüklü beyefendiyi hatırlayamadım" diyor.


- Geleceksin diye kedilerimi arkaya kapadım korkak Lerzan...
- Korkmuyorum da, rahatsız oluyorum. Organları elime geliyor.

- !!!!!!!
- Böyle sallanıyor ya boşlukta organları

- Ne diyorsun evladım sen?
- Valla bak. Tut sen de, böyle kalbi, midesi sanki parmağına değiyormuş gibi.

- Ha o yani.
- Severim yoksa hayvanları. Kuş bile vuramam. Acırım eşleri üzülür diye.

BİR AYIBIM VAR

- Yarın (bugün)  derbi maçı oynanıyor. İyi hazırladın mı çocuğu?

- Hangi çocuğu?

- Beşiktaşlı İbrahim Toraman'ı. Yeni sevgilin diyorlar...
- Yok abi değil. Geçen gün kafede iki masa arkamda oturuyordu. Menejerim söyledi. "Bu milli futbolcu" dedi. İkimiz de ünlüyüz ya, selamlaştık. Orada bitti. Hem bir ayıbımı söyleyeyim; futbolcuları hiiç tanımam...

- Daha ziyade başkanları tanırsın?
- (gülüşmeler) O da bitti malum. Serdar (Bilgili) 8 ay öncede kaldı.

- Çok sevdin mi sen Serdar beyi?
- (sır verir gibi fısıldayarak) O beni daha çok sevdi. Onun beni sevmesini sevdim ben. İlk başta çok kaçtım. Benim için çok playboydu.

- Nasıl tanıştınız, nerelere gittiniz bunları hiç anlatmadın?
- Bazı şeyleri ilk sana anlatabilirim. Kolej arkadaşlarım tanıştırdı.  Sürekli mesajlar yolladı, cevapsız kaldı. Bu entresan geldi ona. Çevresindeki kadınlar üstüne atlıyordu. Ben 3 ay direttirdim.

ÇOK EĞžLENİRDİK

- Nasıl yumuşadın?

- Tekirdağ'daydım. Oraya geldi. Göründüğü gibi değildi. Başladı 6 ay sürdü.

- Nerelerde buluştunuz hiç rastlayamadık?
- Göz önüne çıkartmak istemedim. Yurt dışında buluşuyorduk. Milano'da.

- Nerede kalıyordunuz?
- Four Seasons Hotel'de. Çok güzel bir yer. Çok eğleniyorduk...

- Niye bitti?
- Ben işime aşığım. Geri çekildim. Yine bir Milano dönüşüydü. Hiç aramadım. Sitem dolu mesajlar attı, son oldu.

- Şimdi biri var mı?
- 8 aydır tık yok...

POPOMA ŞİİR YAZILMASI ABARTI

- Eğitimi sağlam kızsın sen.

- Lise Levent'te Yıldız kolejinde. Sonra İsviçre Amerikan Üniversitesinde 6 ay işletme. Fransızca'yı sevemedim. Lozan'dan kaçtım, konservatuar sınavlarına girdim. Kazandım. İlk yıl biraz gittim. Dondurdum.

- Konservatuarlısın madem sanatla başlayalım. Operada erkek mezun oldu. Aryalar söylemeye başladı. Ne deniyor onlara?
- İspanyol mu?

- Ses olarak sordum...
- Herkesin çıkaramadığı bi ses soprano. Dünyada mesela Pavarotti bir numara soprano olaraktan...

- Vaaay, o da mı döndü?
- Nerdeydi ki?

- Neyseğğ...… Bi de tenorlar filan var?
- Evet tenor var. Ama bas bariton daha tok sestir. Onun da bir üstü  bariton.  Zannedersem Ferhat Göçer bas bariton. Ama en dik seslisi soprano...

"BAY Y" FİLMİ GÜZELDİ

- Sinema filmi oynamadın hiç. Kim çekerse oynarsın?
- Sinan Çetin. Çünkü iyi işlere imza attı.

- Neler mesela?
- Mehmet Ali Erbil, Mustafa Sandal vardı hani.  "Bay Y"

- "E"


- Ne e' si abi?

- "Bay E"
- Neyse işte onu çok beğendim. Bir de "O şimdi Asker"'i çekti onu da sevdim. Ama sinema benim için 3. planda...

- Tiyatro da var mı ilgin, gider misin?
- Nejat Uygur'u çok seyrettim. Küçüktüm hatta çok önemli bir sözünü hiç unutmam. "Ben ölürsem beni hatırlayın" dediydi.

- Felsefi konuşmuş...
- Çoook. Bir de Haldun Dormen büyük tiyatrocu.

- Hangi oyunları izledin?
- İzlemedim. Dizilerde gördüm. Ben dizi yapsam komediye yatkınım ama Drama da  oynarım.

- Akıllı bulur musun kendini?
- Babam söylemişti ölürken. "Bu dünyaya tek servet senin aklını bırakıyorum" dediydi...… Benim arkamda beynim var abi.

- Hııı?
- Beynim arkamda benim.

- !!!!!!
- Hani derler ya arkanda kim var? Arkanda bir adam mı var? Benim arkamda bir tek beynim oldu.

LİSE VE DENGİ..

- Beynim arkamda deyince aklıma geldi. Popona şiir yazarlarmış lisede?

- Sınıfa girerken uzun etekleri kıvırır mini yapardık. Tahtaya kalkınca üste yazı yazarken bacaklarımı, popomu beğenir şiir yazarlarmış. Onu dedim, böyle anladılar...

- Anladıkları yerden yazmışlar yani.
- Süpersiiiiin. Çok güzel buldun.

- Lise dedik de. Dersler nasıldı?
- Edebiyatım 10'du. Şiirler filan. Mesela Orhan Veli der ki; "Bir rakı bardağında balık olsam." Yani detayını tam hatırlamıyorum. Balık olsam ama bardakta mıydı şişede miydi, öyle bir şeydi.

- Başka şair?
- Nazım Hikmet'i  severim. Çok güzel aşk şiirleri yazardı. Sürüldü maalesef. Gitti Yunanistan'da öldü.

- Yazarlardan kim?
- Ayşe Kulin'i severim. En sevdiğim kitabı da hani şimdi dizisi çevriliyor ya...

- Başka?
- Aydan Şener'in de dizisini oynadığı bir roman vardı. Yazarı kadın hani.

- Dizilerle mi hatırlayacaksın hep?
- Bana kitap ismi sorma...

- Yazar sordum zaten..
- Var yaaa. Bayağı bayıldığım insanlar var. O gözlüklü bey var mesela.

- !!!!!!!
- Hani soruşturmalar filan geçirdi. Üff neydi?

- İnce Memet okudun mu?
- ???

- Duymadın mı?
- Hiç fark etmemişim..

ROMA TARİHİ
- Resmim iyi demiştin. Bak duvarımda Bedri Baykam var bi tane. Sen kimleri seversin ressam?

- Bedri Baykam'ı...

- Başka?
- Onu severim daha çok. Sergisine filan gitmedim. Ama bence en birincisidir o.

- Tarihe var mı merak?
- Roma tarihi...

- Vaaay. Anlat bakalım biraz
- Yani benim değil. Bir erkek arkadaşım vardı. Roma'da otururdu. 6 sene birlikteydik. Ne zaman buluşup gezsek Roma tarihi okurdu. Ama bana sorma ben bilmem.

- Kendi tarihimizi? Kim favori padişahın?
- Deli İbrahim severim.

- !!!!!!!!
- Havuza para atarmış. İlginç di mi?

- Çoook...
- Neler varmış valla...

- Cumhuriyet tarihini bilirisin
- (darılır gibi) E herhalde yani..

- Bahset biraz şahsiyetlerden...
- Atatürk. En başta o. 1918'de doğuyor Selanik'te, Ölümü 1938 Dolmabahçe sarayı. Odası da var gittim gördüm.

- Çok genç yaşta gitmiş?
- Çok hem de. Sirozdan maalesef.

- Siroz ne?
- Bi hastalık. Çok içkiden dolayı akciğerler iflas ediyor.

- !!!!!!!!!!!
- Kader bu. Belki siroz olmasa, o gün Allah korusun başka bir şeyden ölecekti..

- !!!!!!!!!!
- Beşiktaş'tan geçerken resimlerini görürüm. Biz böyle rahat hareket ediyorsak cumhuriyet milleti olduğumuz içindir.

ÇOCUKLARA "HİTABEN"

- Hatıralar diz boyu?
- Evet. 23 Nisan mesela... Dur yılını çıkaramadım. Çocuklara hitaben bayram. Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı mesela...

- Ne olmuş o tarihte?
- Çocuklara hitap edilmiş bugün...

- Kürsüden mi hitap?
- Bir de 19 Mayıs 1919..

- O neyin tarihi?
- Gençlik ve Sporun..

- İyi de ne olmuş da bayram olmuş?
- Gençlik ve spor işte. Daha önemli bir şey var mı?

- Milliyetçi duyguların kuvvetli mi?
- Evet. Programıma istiklal marşını 10 kıta ezber okuyan çocuk çıkardım...

- Sen biliyor musun ezberden?
- 3 kıtasını...… Marş olarak okuduğumuz kadarını...

- Dinlesem ya senden?
- Çatma kurban olayım kaşlarını ey nazlı hilal

- !!!!!!!!!
- Kahraman ırkıma ne bu şiddet..… Senin karşında unuttum valla abi.

KİM O "TIKAN" BAKAN?

- Siyasi yelpazede yerin ne?
- Yelpaze mi?

- Yani hangi görüşe yakınsın?
- Söylemem ama fikrimce hükümet gayet iyi gidiyor.

- En sevimli bakan kim?
- Kemal Unatıkan

- Pardon?
- Kemal bey diyorum. Unatıkan.

- Tıkan değil kızım Akıtan
- Ay n'apiim adamın soyadı tekerleme gibi. Babacan var bi de...

- Ne babacan?
- Ne babacan?

- Ben soruyorum
- Dur...… Babacan bi çocuk da. Paraya pula bakıyor hatta.

- Kaçıncı hükümet bu?
- Eeee... Elli küsürüncü

- Kaç yıldır iktidardalar?
- 2 yıldır. Daha 3 sene var seçime.

KRİTER KRİTİKLERİ

- Alacaklar mı bize AB'ye ne dersin?

- AB'ye giremeyiz ama Tayip beyin çabalarına hayranım.

- Kriterleri tutturduk mu?
- Ne kriterleri?

- Bir şehrin adıyla anılıyor ya...
- Fransa'yla mı alakalı?

- Danimarka'nın başkenti..
- Konuyu değiştirme abi. Ne kriterleri?

- Danimarka'nın başkenti neresi?
- Kriterlerin adı Danimarka'nın başkenti kriterleri mi?

- Vaz geçtim. Geri aldım soruyu...
- Bana Fransa'nın başkentini sor Hollanda'nın sor.

- Soruyorum...
- Paris ve Amsterdam. Bu arada hatırladım. 23 Nisan 1923..… Bak nasıl hatırladım. Dedim sana.

- Bak pencereden. Kız kulesi o görünen..  Hikayesini bilir misin?
- Evet bir adam kızı için yaptırtmış. Zehirli bir elma geliyor, ölüyor kız.

- Coğrafyan?
- Kötü be abi.

- Kaç oldu il sayımız?
- Dur plakalara göre söylerim şimdi. 80 küsur.

- Hep küsürat var sende de. En büyük ili bilirsin...
- İstanbul

- Yok yani sınırları olarak sordum
- Güney Doğu.

- Bölgelere girmişken. Batıdan Zonguldak'tan başla doğuya doğru sayalım şehirleri. Komşusu nere?
- Trabzon, Rize, en sonunda da Ünye. O kadar da kötü değilmişim di mi?

ÖNE ESTETİK!

- Estetik var mı?

- Önde sekiz tane...

- Nee?
- Dişlerim yani. Ayrıktı böyle yaptırdım.

- Ayrıksa şanslısın demektir...
- Şanslıyımdır. Daha doğduğumda şans getirmişim aileme. Zengin olmuşlar ben doğar doğmaz...

- Ne olmuş ki?
- Babanın babaannesi ölmüş...

- !!!!!!!!
- Miras kalmış evler konaklar.

- Vah!..
- Şans işte...

- Seksi kadın olmak hoş mu?
- İlk sana söylüyorum sadece sevişirken seksiyim. Kedi gibi hemen sokulurum. Fonda Kenny G. Çalsın. Önce konuşurum muhabbet ederim ondan sonrası Allah kerim...

- Kıyafet?
- Var tabi ki...

- Hayır üstünde ne kıyafet var?
- Aynı evde yaşamadım kimseyle. Giderken götürüyorum gecelik filan. Ay ne ayıp şeyler konuşturuyorsun bana.

UZUN SÜREN CİNSELLİK

- İlk ilişki kaç yaşında?

- Bu da ayıp ama yine sensin diye söyleyeyim. 20-21 yaşlarımda...

- Uyyy!
- Ne oldu?

- Uzun sürmüş...
- (gülerek) Geç kaldım biraz, kalbim çok tutucudur benim. Aşık olmalıyım.

- Kıskanç mısın?
- Hem deee. Sharlock Holmes olurum. Takarım gözlüğü, eşarbı. Araba kiralar, pusuya yatarım..

- Nasıl yani?
- Peşine düşer gizlice izlerim. Bir defası 13 saat arabada bekledim...

- Karnın acıkır..
- Çıkın var yanımda. Bisküviler filan. İnsem kaçabilirler.

- Yakaladın mı?
- İSKİ mani oldu...

- Af buyuuur?..
- Aramıza İSKİ girdi diyorum.

- !!!!!!!!!!
- İSKİ kamyonu. Dar sokaklar, geçemez, durur, geri gelir. Kaçırdım..

- Başka?
- Başkasında yakaladım. Ortaköy'ün en güzel restoranının ta dibinde Rus kızıyla yemek yiyordu.

- Ne yaptın?
- "Hep şöhret olmama karşı çıkardın ama dua et şöhretim var. Rezillik çıkaramıyorum" dedim.

- Zorlandın mı bu söyleşimizde sen?..
- Abi böyle sorular soruyorsun ama karşında profesör yok ki!..

SAVAŞ AY / POSTA GAZETESİ

Lerzan Mutlu'nun genel kültür şoku!
Konular Röportaj