Üç yıl sonra aynı yerde

FETÖ’nün ihanet kalkışmasında Atatürk Havalimanı’nda tankın altına yatan Metin Doğan ile o tarihi anı fotoğraflayarak dünyaya duyuran İHA Foto Muhabiri İsmail Coşkun üç yıl sonra bir araya geldi.

Üç yıl sonra aynı yerde

Türkiye Gazetesi'nin haberine göre 15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında Atatürk Havalimanı’nda tankın altına yatan Metin Doğan ve o anı fotoğraflayarak tüm dünyanın görmesini sağlayan İhlas Haber Ajansı Foto Muhabiri İsmail Coşkun kalkışmadan üç sene sonra aynı yerde bir araya geldi.

YENİDEN FOTOĞRAFLADI


Türkiye’nin dört bir yanında hain darbe girişimine karşı vatandaşların sokaklara döküldüğü gece Atatürk Havalimanı’ndaki tankın altına yatan Metin Doğan, 15 Temmuz’un simge isimlerinden oldu. FETÖ’nün darbe girişimi haberini alır almaz havalimanına koşan Doğan, canını hiçe sayarak o gece tankın önüne uzandı. Doğan, o anı fotoğraflayarak dünyaya duyuran İHA Foto Muhabiri İsmail Coşkun ile ihanet kalkışmasının 3. yıl dönümünde Atatürk Havalimanı’nda buluştu. Coşkun, aynı yerde tanklara meydan okuyan Doğan’ı yeniden fotoğraflarken ikili birlikte fotoğraf çektirmeyi de ihmal etmedi.


DOĞAN: "ÖLMEK İÇİN GELMİŞTİM"


Metin Doğan, birçok kişinin kaçtığı bir zamanda Coşkun’un askerlerin arasındayken o fotoğrafı çekerek büyük cesaret gösterdiğini belirtti. Tankın altına yatarak insanların darbe girişimini engelleme noktasında dikkatlerini çekebileceğini düşündüğünü belirten Metin Doğan, şunları söyledi:


"Kendi hayatımın değiştiğini ifade edebilirim. Toplam 800 program yaptım üç senelik sürecin içerisinde. 800 programın birçoğunu ortaokul ve liselerde yaptım. Kendimde olan iyi özelliklerin başkalarında da olabilmesi için elimden geldiğince uğraştım. Benimki kahramanlık falan değildi, başarıya ulaşmak demek ölmek demekti. İnsanların hepsini sokaklara dökebilmek için yaptığım bir eylemdi. Benim yaptığım eylemin siyaset ile bir ilgisi yoktu. Ben vatandaşlarımızın sadece sokağa dökülmesi için bu eylemi yaptım. Üç sene sonra burada sizle röportaj yapacağımı hayal bile edemezdim. Kesinlikle ölmek için gelmiştim, yaşayacağım aklımın ucuna bile geçmiyordu. Ancak öldüğüm zaman başarıya ulaşacaktım. Arkadaştan Allah razı olsun herkes kaçmışken, o kaçmadan o fotoğrafı çekti. Kendi fotoğrafım olduğu için övmek istemiyorum ama o fotoğraf zulme başkaldırışın fotoğrafıdır. Tankın üzerinde 50-60 kişi olduğu bir fotoğrafta zulüm edenle zulme uğrayan karıştırılabilir. Ama çekilen bu fotoğrafta zalim ile zulüm eden karıştırılamazdır."

COŞKUN: "İŞİM GEREĞİ BELGELEMEK ZORUNDAYDIM"


İHA Foto Muhabiri Coşkun da üç sene geçmesine rağmen o karanlık geceyi net bir şekilde hatırladığını belirterek şöyle konuştu: "O anda konumuma Atatürk Havalimanı yakın olduğu için ilk buraya geldim. Buraya ilk geldiğimde etrafımda gördüğüm manzara karşısında karışık duygular içerisindeydim. Bir yandan tanklar havalimanına giriş yapıyor bir yandan bağrışmalar ve silah sesleri duyuluyordu. O gün çektiğim fotoğraf ile dünya basını Türkiye’de yapılan hain darbe girişiminin başarısızlıkla sonuçlandığını benim fotoğrafım ile servis etti. Bundan gurur duydum, çünkü o gece bir tarih yazılıyordu. Bende işim gereği o tarihi belgelemek zorundaydım. Mesleki açıdan benim için gurur verici bir fotoğraftı. Her şey bir anda gelişti, bağırarak koşan bir adam görmüştüm. Daha sonra fotoğraf karelerine yansıdığı gibi olay yaşandı. O sırada etraftan başka tanklarda yanımızdan geçiyordu."