Yargıtay'dan emsal karar: "Soyut sebeplerle boşanma olmaz"
Birbirlerine uyum sağlayamadıklarını belirten yeni evli çift, boşanmak için Aile Mahkemesi'nin kapısını çaldı. Mahkeme, tarafları boşadı. Devreye giren Yargıtay 2. Hukuk Dairesi emsal bir karara imza attı.
İHA'nın haberine göre yeni evli çift, 5. Aile
Mahkemesi'ne başvurarak karşılıklı boşanma davası açtı. Genç çift,
birbirlerine uyum sağlayamadıklarını öne sürüp boşanmak istedi.
Mahkeme; tarafların "kısa sürede evliliklerinin
yürümeyeceğinin ortaya çıktığı, tarafların evlilik birliği her iki
tarafın evliliğe uyum gösteremedikleri, yaşadıkları psikolojik
sorunlar nedeniyle temeli oluşmadan çöktüğü"
gerekçesiyle Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesi uyarınca
boşanmalarına karar verdi. Mahkeme, kadına nafaka ödenmesine
hükmetti. Davalı-karşı davacı erkek, kararı temyiz etti.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi ise emsal nitelikte bir karara imza attı. Mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılmasının Anayasa hükmü olduğunun vurgulandığı kararda, "Mahkemenin, tarafların açıklamalarını dikkate alarak değerlendirmesi ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesi hukuki dinlenilme hakkının da gereğidir. Yargı organları her iki tarafın iddia ve savunmaları ile delillerini değerlendirip, sabit görülen maddi vakıaları, bunlardan çıkardıkları sonuç ve hukuki sebepleri gerekçelerine yansıtmalıdırlar. Somut olaya gelince; mahkeme gerekçeli kararında, tarafların kusur durumunu somut olarak belirtmeden, bir başka deyişle tarafların evliliğin sona ermesine neden olan kusurlarını somut olarak belirtmek yerine soyut ifadelerle tarafların eşit kusurlu oldukları belirtilmiş, taraflar arasında yaşanan maddi vakıalar gerekçede tartışılmamıştır. Bu haliyle karar, yeterli gerekçeden yoksun olup, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 294/1-c maddesindeki unsurları içermemektedir. Bu bakımdan, hükmün münhasıran bu sebeple bozulması gerekmiştir. Kararın oy birliği ile bozulmasına hükmedilmiştir" denildi.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi ise emsal nitelikte bir karara imza attı. Mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılmasının Anayasa hükmü olduğunun vurgulandığı kararda, "Mahkemenin, tarafların açıklamalarını dikkate alarak değerlendirmesi ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesi hukuki dinlenilme hakkının da gereğidir. Yargı organları her iki tarafın iddia ve savunmaları ile delillerini değerlendirip, sabit görülen maddi vakıaları, bunlardan çıkardıkları sonuç ve hukuki sebepleri gerekçelerine yansıtmalıdırlar. Somut olaya gelince; mahkeme gerekçeli kararında, tarafların kusur durumunu somut olarak belirtmeden, bir başka deyişle tarafların evliliğin sona ermesine neden olan kusurlarını somut olarak belirtmek yerine soyut ifadelerle tarafların eşit kusurlu oldukları belirtilmiş, taraflar arasında yaşanan maddi vakıalar gerekçede tartışılmamıştır. Bu haliyle karar, yeterli gerekçeden yoksun olup, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 294/1-c maddesindeki unsurları içermemektedir. Bu bakımdan, hükmün münhasıran bu sebeple bozulması gerekmiştir. Kararın oy birliği ile bozulmasına hükmedilmiştir" denildi.