Yeliz'den ses getirecek açıklamalar

Usta şarkıcı Yeliz, “Umarım ben öldükten sonra ‘’Müthiş bir sesti, çok iyi yorumcuydu ve çok iyi insandı’’ denilmeden kıymetim yaşarken bilinir.” diyor.

Yeliz'den ses getirecek açıklamalar
Akşam'dan Mehmet Emin Demirezen'in röportajı...

“Bekle Yağmur Geliyor” şarkısının hikâyesi nedir? Nasıl bir süreç geçirdiniz?


“Bekle Yağmur Geliyor”un sözleri Aysel Gürel’e, bestesi Tamer Gürsoy’a düzenlemesi ise Volga Tamöz’e ait. Sevgili Aysel Gürel’in ölmeden önce yazdığı son şarkılardan biri bu. Hatta Tamer bestesini yaptığında hastaneye gidip kendisine dinletiyor ve Aysel Gürel’in gözünden bir damla yaş geliyor. Ve birkaç gün sonra hayata gözlerini yumuyor Aysel’imiz. Bu hikâye beni derinden etkiledi. Tamer şarkıyı ilk duyduğunda da zaten aklına ben gelmişim. Bu yüzden şarkıdan haberim vardı ve arada Tamer’i arayıp şarkıyı kimseye vermemesini ve okumak istediğimi söylüyordum. Bu zamana kısmet oldu. Bekle Yağmur Geliyor bana eski şarkıların verdiği hazzı verdi. Şarkının sözlerinden ve melodisinden gerçekten çok etkilendim.

Uzun bir aradan sonra yeniden bizlerlesiniz. Bu 10 yıllık süreçte neler yaşadınız, neden bu kadar uzun bekleyiş içerisine girdiniz?

Klip çekmediğimde veya şarkı yapmadığımda çalışmıyorum anlamına gelmiyor. Her daim sahne çalışmalarım devam etti. Bu süre zarfında kedilerim biraz arttı, bir aşk yaşadım ve bitti. Bir tecrübe daha edindim. Hayatımda böyle gelişmeler oldu diyebilirim. Tabii ki bunların haricinde müzik hep vardı. Gerçekten içime sinen bir iş olduğunda bunu dinleyiciyle buluşturmak istiyordum. Bekle Yağmur Geliyor da bana bu hissiyatı verdi.

90’lar hâlâ popüler...

Sahnemde 90’lı yılların şarkılarından oluşan bir bölüm yapıyorum ve insanlar mest oluyorlar. Bu bölüm geldiğinde sahnede ‘’Bu şarkılar gerçek kalemlerle, gerçek kâğıtlara yazılmış gerçek aşkların hikâyeleridir’’ diyorum. İşte bu şarkılar hiçbir zaman ölmez ve bu şarkıların hiçbir zaman modası geçmez. Ve inanıyorum ki tarih tekerrürden ibarettir. Çocukluğumdan beri tekerlemelerle, rahmetli babaannemin atasözleriyle büyüdüm. Kendime bu sözleri yol çizelgesi yaptım. İnanıyorum ki, 90’lı yıllardaki duygusal şarkılar geri dönecek.

GÜNÜMÜZDE BİRBİRİNE BENZEYEN ŞARKILAR VAR

Günümüzün pop dünyasını nasıl buluyorsunuz?


Günümüzde hepsi birbirine benzeyen, bir türlü armonisi, melodisi, ritmi ayırt edilemeyen şarkılar var. Maalesef belirli şarkılar günde 50 kere çalınarak, insanların aklına sokuluyor. Ama Türk dinleyicisi iyi şarkı ile kötü şarkıyı ve aynı zamanda şarkıcıları da gayet net ayırabilen çok iyi bir dinleyicidir. Keşke adil bir şekilde şarkılar çalınsa, o zaman Türk dinleyicisi daha net karar verebilir.

Uzun yıllardır bu camianın içindesiniz. Size ne öğretti?

Uzun yıllardır bu camiada olmam bana şımarıklığın insanı tepe taklak edebileceğini öğretti. Gerçi hala şımarık olup tepe taklak olmayanlar da var. Buna hayret ediyorum. Şımarıkça konuşanlara tahammül edemiyorum. Çünkü şöhret öyle bir şey ki; o elbiseyi gerektiğinde giyeceksin, işin bittiğinde ise çıkaracaksın.

EUROVISION POLİTİK BİR YARIŞMA

Birkaç yıldır Eurovision şarkı yarışmasına katılmıyoruz. Sizce bu tutumun devamı doğru mu yoksa gençlere bir yol mu verilmeli?


Eurovision kesinlikle politik bir yarışma. 1975 yılında Eurovision’a Türkiye’den katılan ilk yarışmacıyım. Semiha Yankı’dan sonra “Hayalimdeki Adam” şarkısı ile ikinci olmuştum. O zamanki Eurovision şahane bir platformdu. Sonrasında Sertab Erener ülkemize birinciliği getirdi. Sertab’dan sonra da güzel isimler katıldı ama Eurovision’un tamamen politik bir yarışma olduğunu düşünüyorum.

Yeliz bugüne baktığında olmak istediği yerde mi, daha yapacak ve başaracak çok şeyim mi var diyor?

Evet, bundan sonra da yapacak çok şeyim var. Büyük konserler vermek istiyorum. Tabii bunlar bazı kişilerin tekelinde. Türkiye’de nedense yaşarken değer verilmiyor sanatçılara, umarım ben öldükten sonra ‘’Müthiş bir sesti, çok iyi yorumcuydu, çok iyi insandı’’ denilmeden kıymetim yaşarken bilinir.
Konular Röportaj