Yılmaz Özdil yazdı: "Olimpiyat"

Yılmaz Özdil'in Sözcü Gazetesi'ndeki bugünkü yazısı...

Yılmaz Özdil yazdı: "Olimpiyat"

Hayaldi gerçek oldu…

2020 olimpiyatları İstanbul'da başladı.

Açılış kurdelesini, biri Amerikan yahudi kongresinden, biri Suudi kralından olmak üzere iki altın madalyası bulunan ve hiç güreşmeden altın kemer kazanan dünyadaki tek sporcu olan, asrın liderimiz kesti.

Trt'de yayınlanan olimpiyat belgeselinde, asrın liderimizin gençlik yıllarında eskrim, kano, sırıkla yüksek atlama ve cimnastikle uğraştığı, özellikle kulplu beygirde altın madalyaları olduğu, sırtüstü yüzme, kurbağalama ve kelebekte dünya rekorları kırdığı, Usain Bolt'a 200 metrede 50 metre fark attığı, NBA'den cazip teklifler aldığı, ama, imam hatip lisesine gitmek için Los Angeles Lakers'a gitmeyi kabul etmediği, Wimbledon'da Roger Federer'i 3-0 yendiği, Putin'in asrın liderimizden özenerek judoya başladığı anlatıldı.

Olimpiyat meşalesinin Karadeniz'de keşfettiğimiz 540 milyar metreküplük doğalgaz rezervimizle yakılacağı müjdelenmişti ama, meşalenin yerine idareten mangal monte edildiği ortaya çıktı.

Rtük, ahlaka aykırı olduğu gerekçesiyle olimpiyat halkalarının gösterilmesini yasakladı, televizyonlar halkaları buzladı.

60 bin koltuk kapasiteli olimpiyat stadına 1 milyon 60 bin seyirci garantisi verildiği ortaya çıktı, üstelik, olimpiyat sadece 17 gün sürecek ama, dolar bazında 25 yıl seyirci garantisi verildiği anlaşıldı.

Sedat Peker'in olimpiyat tweetleri ortalığı karıştırdı… Süleyman Soylu'nun çaktırmadan mülki idare sınırlarını değiştirerek, olimpiyat köyünü olimpiyat ilçesi yaptığı, sonra da şehircilik bakanlığına yerleştirdiği akrabasıyla tek katlı köy evlerine 42 kat imar izni verdiği ortaya çıktı. Sedat Peker'in tweetleri Meclis gündemine getirilince, hazine arazileri eklenerek büyütülen olimpiyat köyünün aslında büyükşehir yapıldığı ve komple Katar'a verildiği anlaşıldı.

Amerikalılar 600 sporcuyla katılırken, Çin bile 700 sporcuyla katılırken, Türkiye'nin açılış törenindeki resmi geçide 25.108 sporcuyla katılması büyük takdir gördü… Bilahare, 108 sporcumuzun milli sporcu olduğu, geriye kalan 25 bin kişinin Akp teşkilatındaki çift maaşlı bürokratlar oldukları, yerli ve milli kontenjanından olimpiyat kafilesine dahil edildikleri anlaşıldı. Türkiye kafilesinin bayrağını, dünya güreş tarihinde devlet bankası yöneten ilk ve tek güreşçi Hamza Yerlikaya taşıdı.

Hep birlikte İstiklal Marşı okunurken, sakız çiğneyen milli atletimiz, beyzbol sopalarıyla tribünden atlayan seyircilerimiz tarafından öldüresiye dövüldü. Ambulansla hastaneye götürülen atletimizin Etiyopyalı devşirme olduğu, Türkçe bile bilmediği anlaşıldı.

Olimpiyatımızın maskot hayvanı kuzu, kurban bayramı vesilesiyle olimpiyat stadının ortasında kesildi, kanı fışkırtıldı, şişirilerek derisi yüzüldü, iç organları söküldü, Polonyalı cimnastikçiler bayıldı, kuzuyu kurtarmak isteyen Danimarkalı badmintoncular saha kenarına dizilmiş kamuflajlı/sakallı tipler tarafından uzun namlulu silahlarla tehdit edildi, Sadatçı oldukları anlaşıldı, Norveçli yelkencinin burnu kırıldı, Güney Koreli hentbolculara biber gazı sıkıldı, yaşanan kaos sırasında kasap elini kesti, kesim işlemine spor bakanımız Mehmet Kasapoğlu devam etti, maskot kuzumuza eşlik etsin diye getirilen danalardan biri kaçtı, can havliyle koşarken Yeni Zelanda kafilesine saldırdı, ezilerek yaralananlar oldu, sivil polisler danayı vurdu, Arjantinli sutopçular fenalık geçirdi, bunca hadisenin üstüne kuzunun kavurması dağıtılınca, Kanada kafilesi olimpiyattan çekilmeye kalktı.

Şort giyen voleybolcu kızlarımız, kerestelerin sözlü saldırısına uğradı, karateci ve boksör kızlarımız kerestelerin ağzını burnunu kırdı.

Ülkemizi dört çarpı 100 metre karışık yüzmede Şeyma Subaşı, Burcu Esmersoy, Didem Soydan, Eda Taşpınar'ın temsil edecek olması büyük heyecan yarattı, havuza hücum oldu, biletler karaborsaya düştü, gazeteler manşet yaptı, televizyonlarda saatlerce konuşuldu, neticede haber yalan çıktı.

Şeyma'yı Burcu'yu yakından göreceğiz diye havuza hücum eden güruh, ısınma hareketleri yapan İsveçli kadın yüzücülere sarkıntılık etti, İspanyol yüzücülere parmak atıldı, Alman yüzücüler kusmaya başlayınca, suya kanalizasyon karıştığı anlaşıldı, havuz mühürlendi.

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!