Yüksek tansiyon-beslenme ilişkisi

Sağlık söz konusu olduğunda ‘tehlike' oluşturan üç beyazdan en çok şeker ve un konuşulsa da tuz da özellikle yüksek tansiyon hastaları için büyük risk taşıyor. Peki tuz tüketiminde nelere dikkat edilmeli?

Yüksek tansiyon-beslenme ilişkisi

Tansiyonun yükselmesi kan basıncının artması ile başlayan önemli bir sağlık problemi. Tansiyonununuz yükselesinde kalıtsal yatkınlık ve yaşam şekli rol oynuyor.

Tansiyonu yüksek olan kişilerin sofra tuzunu ve sodyumdan zengin besinlerin tüketimini kısıtlaması ve fazla kilosu var ise vermesi tedavinin en önemli adımlarıdır.

Özellikle hazır besinler başta olmak üzere birçok besin gizli tuz kaynağı olduğunu unutmayalım. Salamura besinler, turşular, tuzu alınmamış peynirler ve zeytinler beslenmemizde yer alan gizli tuz kaynaklarındandır.

Bu besinler tansiyonu yükseltir;

Ketçap

Hardal

Soya sosu

Bulyonlar

Salata sosları

Kabartma tozu

Tütsülenmiş yiyecekler

Teriyaki sosu

Tuzlu bisküvi ve çörekler

GÜNLÜK TUZ TÜKETİMİ NE KADAR OLMALI?

Sağlıklı bir kişi günde 6 gramdan fazla tuz tüketmemelidir. Bu miktarda tuz; 3 silme çay kaşığı kadar sofra tuzudur. Günlük sofra tuzu tüketimi; gün boyunca yenilen yemeklerden ve ekmeklerden sağlanır. Yani 6 gram tuz sadece (!) tuzluktan karşılanmamaktadır.

ADIM ADIM TUZ TÜKETİMİNİ AZALTMAK...

EVDE: Tuzluklar rafa kalksın... Yemeğin tadına bakmadan tuzlu olup olmadığına karar veremezsiniz. Zaten birçok kişi tuzluğu yemekleri beğenmediklerinden ötürü değil, alışkanlıklardan dolayı kullanırlar. Tuzluğu sofranızdan kaldırmanız bile günlük tuz tüketiminizi oldukça azaltacaktır.

Yemeklere daha az tuz ekleyin... Pişirdiğiniz yemeklere kaşık kaşık tuz eklemenize gerek yok. Tuz kaşığınızı kaldırın ve tüm yemeklere birer tutam eklemek ile yetinin.

Günlük tuz hakkınızı belirleyin... Tuz tüketiminizi dengeleme konusunda başarısız oluyorsanız, günlük tuz hakkınızı belirleyin. Her sabah bir tabağa 3 silme çay kaşığı tuzunuzu ayırın ve gün boyunca bu tuzu kullanın. Fakat kaçamak yapmamalısınız, bütün yemekleri tuzsuz pişirin, ekmeklerin tuzsuz olanlarını satın alın.

Her şey tuzsuz diye bunalıma girmeyin, yemeklere lezzet katmayı deneyin... Tuz tüketme alışkanlığından vazgeçmekte zorlanıyorsanız yemeklerinize tat katmak için farklı yöntemlerden faydalanabilirsiniz. Baharatlar ve değişik otlar hem damak tadınızı geliştirmek de hem de tuz alışkanlığınızdan vazgeçmenizde size yardımcı olur.

ALIŞVERİŞTE: Etiket okumayı alışkanlık haline getirin... Piyasadaki ürünlerin çoğu sofra tuzu içerdiğinden ötürü, satın almadan önce etiketini kontrol etmenizde fayda vardır. Besin etiketinden besinin sodyum ve tuz içeriğini öğrenebilirsiniz.

Sodyum kaynakları tuz ile sınırlı değildir... İşlenmiş ürünlerin birçoğu sodyum içeriği olan katkı maddeleri içerir. Sodyum içeriği hakkında tam bir fikir sahibi olabilmek için besin etiketinde içindekiler kısmına dikkat etmeniz gerekir. Besin etiketinde aşağıda adı geçen maddelerden biri veya birkaçı yer alıyorsa satın alacağınız besinin sodyum içeriği zengin olabilir.

Sodyum içerikli maddeler:

Karbonat

Kabartma Tozu

Disodyum fosfat

Monosodyum glutamat

Sodyum sitrat

Sodyum nitrat

Sodyum sülfit

DIŞARIDA YEMEK YERKEN ŞUNLARA DİKKAT EDİN

Hangi tür yemeklerin sodyum zengini olduklarını öğrenin... Fast-food besinler sodyum içeriği konusunda başı çeker. Soslar, kızartmalar ve salata sosları fazla miktarda sofra tuzu içerir.

Sadece tuzluların değil tatlıların da sodyum içeriği olabileceğini unutmayın... Hamur tatlılarının sodyum içerikleri yüksek olabilir. Bu nedenle sodyum içeriği daha düşük olan sorbe, dondurma gibi tatlıları veya taze meyveleri tatlı olarak seçin.

Balık siparişinizi doğru verin... Restoranda balık siparişi verirken balığın taze mi yoksa tuzlanmış mı olduğunu öğrenin ve siparişinizi bu bilgiye göre verin.

Nil ŞAHİN GÜRHAN / Akşam Gazetesi