Emre Karataş: 'Bırakın sınırlarınızı sorlasınlar'

Büyümekte olan her canlı hayatın gittikçe daha da zorlaştığını er ya da geç tecrübe eder. Çocukluk yılları ilerde kimsenin yeterince hatırlayamayacağı kadar çabuk geçer. Sonra gençlik başlar. O da çoğunlukla ilk aşklarımızdan kalan duygusal yaralarla son bulur...

Ve sırada olgunluk dönemi yer alır. İşti, evlilikti, çoluk çocuktu derken o da kimi zaman tatlı ama bir o kadar da yorucu bir şekilde gelip geçer...

Sonrası mı?

Sonrası hakkında ahkam kesemem çünkü sonrasını henüz ben de yaşamadım.

Tek bildiğim bu yaşıma gelene dek sayısını hatırlayamayacağım kadar çok insanla etkileşime girdiğimdir...

Çünkü rollerimiz var...

Ve hepimiz her bir rol için farklı kostümler giymek zorundayız. Kendi adıma konuşmak gerekirse kostüm bulma konusunda hiçbir zaman zorlanmadığımı söyleyebilirim çünkü rollerimi oynarken insanlarla olan ilişkilerimde çoğu zaman bir hayli başarılıydım.

Ancak bir rol vardı ki, o rol yeri geldiğinde herkes kadar beni de oldukça zorlardı...

Evet doğru tahmin ettiniz. O rol tabii ki de sevgili olma rolü... Ne hikmettir bilinmez bu rolü oynarken hangi kostümü giyeceğimi çok defa ben de bilemedim. Sanki mutluluk hep bir beden büyük geliyordu...

Gençtik...

Ve herkes gibi benim de hayatımdan gelip geçenler oldu. Bu satırdan itibaren o gelip geçenlerin kimler olduğu hakkında bir şeyler yazacağımı düşünmüş olabilirsiniz ama bu niyette değilim çünkü esas konu bu değil...

Esas konu; sınırlarımızı zorlayanlar ve onlar sınırlarımızı zorlarken neler yaptığımızdır. Biliniz ki amacım kesinlikle aşk doktorluğuna soyunmak değildir. Çünkü kimin ne yaşadığını ben bilemem ve kesinlikle tecrübeyle sabittir ki; her zaman daha çok acı çekmiş birilerinin var olduğunu da gayet iyi bilirim...

Söylemek istediğim tek bir şey var, o da sınırlarınızı zorlayan kişilerin her şeye rağmen kıymetini bilmenizdir. Çünkü sınırlarınızı zorlayanlar aslında sizin sınırlarınız içindeler demektir. Gereksiz egolardan ve dönüşü olmayan söylemlerden her daim kaçınmanız taraftarıyım. Yoksa bir gün sınırlarınızı zorlayacak öyle biri çıkar ki, siz daha farkına bile varamadan sizi sınır dışı eder...

Yani özetle; kapsama alanınızda olanlar için hep şükredin lütfen. Çünkü bazı acılar sınır dışında çok yazıyor...

EMRE KARATAŞ