EŞCİNSELİ DE OYNARIM
Bir Bulut Olsam dizisinde başrolü üstlenen Melisa Sözen, her geçen gün hayran sayısını artırıyor.
Oyunculuğun katı kurallarla sürdürülemeyeceğine inanan Sözen, bu yüzden iddialı roller üstlenmekten de çekinmeyeceğini söylüyor:
Benim de kendime göre kurallarım var ama Asla öpüşmem, asla sevişme sahnesinde görünmem' diyemem. Bir rolü kabul etmemde yönetmen ve senaryo etkili olur. Hikayeye bağlı olarak eşcinsel rolünü de kabul edebilirdim.
Kurallarım var ama eşcinseli de oynarım
Kanal D'nin yeni dizisi Bir Bulut Olsamın başarılı oyuncularından Melisa Sözen ile Mardin'de özel bir röportaj yaptık. Proje iyi olursa eşcinsel rolünü bile oynayabileceğini söyleyen Sözen, dizideki Narin karakterini de önceki oynadığı rollerden farklı olduğu için seçtiğini belirtti.
? Uzun zamandır çekimler için Mardin'desiniz. Neleri
özlediniz?
- İstanbul'da ailem ve arkadaşlarım dışında hiçbir şeyi özlemedim
aslında. Burada olmaktan çok mutluyum. Çok huzurlu, sakin bir yer.
İstanbul'un karmaşası yok. Trafikten vakit kaybı yok, gürültü
yok... İlk başta insan kendini biraz yalnız hissediyor ama biraz
zaman geçince hemen alışılıyor. Mesela ben sırt çantamı yanımda
taşıyorum, set aralarında çıkıp Mardin'i geziyorum.
? Buradayken kilo verdiniz mi?
- Vermedim aslında ama herkes bana aynı şeyi söylüyor. Yoruluyoruz
burada.Sonuçta set için bazen saat 4'te kalktığımız oluyor bu da
sizi biraz zayıf gösterebilir.
? Mardin mutfağıyla aranız nasıl?
- Benim etle aram çok iyi olmadığı için çok fazla et tüketmiyorum.
Bir tane börek var adını bilmiyorum; kıymalı, puf börek gibi bir de
mırra ve kahveleri çok güzel.
? Mırra sert olmuyor mu?
- Oluyor ama ben kahveyi şekersiz, sade, sert içenlerdenim. Bu
yüzden tam benlik...
? Bir Bulut Olsam dizisinde Narin karakterini canlandırıyorsunuz.
Bu karakterin davranışlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Haklı sebepleri var hepsi için. Oynarken de izlerken de bunu
görebiliyorum. Tabii ki ben olsam farklı tepkiler veririm ama
Narin'in içinde bulunduğu koşullar şu anda bunu gerektiriyor. Bir
de Narin'in sessizliğinin içinde farklı bir güç var. Bu da
ilerleyen bölümlerde ortaya çıkacak.
? Mardinliler'in diziye yaklaşımı nasıl?
- Çok mutlular onlar, her gittiğimiz yerde bize Burada da çekim
yapın diye teklif geliyor.
? Doğu dendiği zaman akla hep belirli sorunlar gelir, sırt
çantanızı alıp gezdiğiniz zaman burada yaşayanlarla ilgili nasıl
bir izlenim oluştu sizde?
- Burada yaşayanların en büyük şikâyeti de bu. İnsanlar burada
Bizi kötü lanse ediyorlar, anlatıldığı kadar kötü değil burada
yaşamak diyorlar. Tabii ki belli başlı problemler vardır ama ben
de öyle büyük bir çatışmaya henüz şahit olmadım. Büyük şehirdeki
insanların buralara korkulacak bir yermiş gibi yaklaşmalarını
sevmiyorlar.
? Size nasıl yaklaşıyorlar, tanıyorlar mı?
- Tanısalar da, tanımasalar da fark etmiyor, hep iyi karşılıyorlar.
Buraya ilk geldiğimizde daha dizi başlamamıştı ve ben sokakları
geziyordum. Bir evin camında duran kadın Gel kahve içelim diye
çağırdı mesela beni. Gittim. Kahve içtim, sohbet ettim. Bir yandan
dolma sarıyordu, diğer yandan 4-5 yaşında bir çocuk kolonya, şeker
getirdi. İnanılmazdı. İstanbul'da biri gel dese, arkanıza
bakmadan kaçarsınız herhalde. (Gülüyor)
? Burada bir ev sahibi olmak ve yaşamak ister misiniz?
- Bunu söylemek için erken bir zaman. Burada vakit geçirmek çok
güzel, belki bir sonraki sezon da burada çekimler yapacağız ama
kalmak için henüz böyle bir karar veremem.
MARDİN BENİ SAKİNLEŞTİRDİ
? Hayata bakışınızı değiştirdi mi burası?
- Tabii ki değiştirdi. Kendimi daha çok dinlemeye, varoluşla ilgili
daha çok sorular sormaya başladım ve dinginleştim, sakinleştim.
Hatta İstanbul'a gittiğimde de bu sakinliğimi korumaya
çalışıyorum.
? Buradaki ekiple birlikte yaşıyorsunuz, nasıl bir ortam var?
- Enteresan bir biçimde farklı karakterler olmamıza rağmen birlikte
çok güzel anlaşıyoruz. Açık sözlü buradaki herkes, biri yalnız
kalmak istediğinde bunu söylüyor ve herkes anlayışla karşılıyor.
Birlikte yaşamak normalde zordur ama burada biz çok eğleniyoruz.
Geçenlerde İstanbul'a gittim ve herkesi çok özledim.
? İlk Mardin denildiğinde nasıl hissediyordunuz şimdi nasıl
hissediyorsunuz?
- İlk önce tabii çekindim biraz. Mardin uzak, şehirdışı bir iş
yorucu olabilir diye düşünürken, hikâyeyi ve kadroyu sevdiğim için
kabul ettim. Şimdi ise iyi ki gelmişim diyorum.
? Melisa Sözen'i hep iyi aile kızı rollerinde görüyoruz. Mesela
vamp kadın rollerini canlandırmak ister miydiniz?
- Bir projeye başlamadan önce şimdi de vamp kadın oynayayım gibi
bir seçimim olmuyor ama gelen rollerde bir öncekine göre farklı
seçimler yapmaya özen gösteriyorum. Bir öncekinde şehirli bir
kadındı canlandırdığım karakter şimdi tam tersi bir durum söz
konusu. Daha çok senaryoyla da ilgili bir şey bu Şunu oynamam bunu
oynamam demiyorum ama tamam bu rolü oynayayım da demiyorum.
? Oyunculukta fiziksel özellikler ya da seksilik ne kadar
önemli?
- Çok da önemli değil. Fiziksel özellikler etkili olabilir rolleri
almanızda ama eğer yeteneğiniz yoksa kalıcı olmazsınız.
? Kurallarınız var mı?
- Bu çok bıçak sırtı bir soru. Kurallarım yok diyemem benim de
kendime göre kurallarım var ama asla öpüşmem, asla sevişme
sahnesinde görünmem diyemem. Kendi disiplinime dair kurallarım
var. Böyle şeyler gelen senaryoyla ilintili şeyler. Yönetmen,
senaryo, rol etkili olur bir rolü kabul etmemde.
? Sean Penn son filminde bir eşcinseli canlandırdı, size de böyle
bir rol gelse kabul eder miydiniz?
- Gelen role ve hikayeye bağlı olarak tabii kabul edebilirdim. O
filmde Sean Penn hiç klişe kullanmamış ve çok farklı yorumlamış
rolü. Çok inandırıcı ve başarılıydı. Şimdiye kadar gelen roller
biraz da hikâyelerle ilgili. Bizde yazılan hikayelerdeki kadın
rolleri daha erkek ağırlıklı ilerliyordu. Daha yeni yeni iki
taraftan da bakılıp anlatılan hikâyeler anlatılıyor. Bir Bulut
Olsam böyle bir hikâye mesela.
Melankolik değilim
? Genelde hep hüzünlü roller size geliyor, böyle bir yapınız mı
var?
- Ben de herkes kadar hüzünlü ve mutluyum (Gülüyor). Çok melankolik
biri değilim. Hayalperest olmamakla birlikte hayata karşı umudu ve
inancı kuvvetli bir insanım. Zaman zaman kolay düşebiliyorum.
? Motivasyon olarak mı?
- Evet. Özellikle eskiden çok daha kolay etkileniyordum olaylardan,
şimdi biraz daha başa çıkabiliyorum bu durumla.
? Özel hayatınızla ilgili pek konuşmuyorsunuz, neden?
- Bana saçma geliyor. Bir sevgilim var demiyorum, yok da
demiyorum. Hatta gazetecilerin karşısına geçip Arkadaşlar olunca
söylerim denmesi de samimiyetsiz geliyor. Sonuçta ortaya çıkıp,
sevgilim var bir süre sonra şimdi de yok demek ilişkiye de,
kendine de saygısızlık gibi geliyor.
Hürriyet Gazetesi