Esra Yegengil yazdı: 'Sosyal medya ergenleri'

Bugün bir TV reklamında, ‘’özel hayatımın gizliliğine dokunma’’ diye bir deyim geçti bir ara. Gel de gülme şimdi, özel hayat mı kaldı?

Esra Yegengil yazdı: 'Sosyal medya ergenleri'

Sosyal medya deyince birçoğumuzun aklına ilk gelen kalabalık fotoğraflar, yer bildirimleri ya da laf sokmalar oluyor.

Son zamanlarda herkes bir platform kullanıyor, ya birini, ya da her birini. Ama bazıları var ki, öyle böyle değil. Hani şu ‘’bir yere para verdim hakkını sonuna kadar alırım’’ mantığındaki tipler vardır ya, onlar gibi etinden de, sütünden de yararlanıyor sizin anlayacağınız.

Bugün bir TV reklamında, ‘’özel hayatımın gizliliğine dokunma’’ diye bir deyim geçti bir ara. Gel de gülme şimdi, özel hayat mı kaldı?

Herhangi birini ınstagram hesabından ya da facebook hesabından takibe başladığın yerde bitiveriyor o özel hayatın bütün özelliği. Zira çırpınıyor bazılarının ruh hali.

Eskiden yaz tatillerinde bile tanıdık birileri ile karşılaşmamak adına en uzak, en ücra köşeleri seçerken, şimdi kendi ellerimizle neredeyse adres vereceğiz diyeceğim ki; evet onu da veriyoruz sosyal medyamızın asosyal insanları olarak.

Bugün bir haber okudum. Orada diyordu ki, işsiz bir baba intihar girişiminde bulunuyor ve yardım için elini uzatan bir polis memuruna ‘’Siz beni anlayamazsınız, siz hiç manavın önünden geçerken çocuklarınız bir şey istemesin diye kabanınızla yüzlerini kapattınız mı?’’ diye soruyordu.

Şimdi diyeceksiniz ki, ne alakası var. Bana göre çok alakası var memlekette bunlar olurken inanın, sizin sabah yataktan nasıl kalktığınız, ne yediğiniz ne içtiğiniz ya da ne markalardan giyindiğiniz ile kimse ilgilenmiyor artık. Aksine, itici, ergence ve gayet hastalıklı bir durum gibi görünüyor buralardan.

Tabi; bunca söz dozunda kullananlar, sevdiği özel anlarını sevdikleri ile paylaşanlar için değil, sosyal hayattan kopmuş sosyal insanlar için!...

Esra Yegengil