Adil Öksüz'ün dosyası savcıya verilmemiş!
15 Temmuz darbe girişiminin elebaşlarından Adil Öksüz’e ait ‘mavi şeffaf dosya’nın, Kazan Kışla Jandarma Karakol Komutanı Osman Gök tarafından cumhuriyet başsavcılığına verilmediği öğrenildi.
Habertürk'ten Fevzi Çakır'ın haberine
göre Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, darbe
girişiminin kilit ismi, FETÖ’nün Hava Kuvvetleri imamı olduğu
belirtilen Adil Öksüz’ün serbest kalmasında ihmali olduğu
iddiasıyla kamu görevlisi 28 şüpheli hakkında hazırladığı
iddianamenin ayrıntıları ortaya çıkıyor. İddianamede Öksüz’ün,
Kazan İlçe Jandarma Karakolu’nda gözaltındayken üzerinden çıkan
eşyaya ilişkin tutanağın da bulunduğu ‘mavi şeffaf
dosya’nın Kazan Kışla Jandarma Karakol Komutanı Osman
Gök tarafından cumhuriyet başsavcılığına teslim edilmediği
vurgulandı.
Osman Gök, “Ben eşyayı aldım, ancak tutanakları kime teslim edeceğimi bilmediğim için ortalık çok karışık ve yoğun olduğu için bu tutanakları İlyas Kaytancı ile geri gönderdim. Bu konuda da savcıya da, komutanım Murat Bozdağ’a da bilgi vermedim. Serbest bırakıldıktan sonra kendisine ait eşyayı Öksüz’e kimin teslim ettiğini bilmiyorum. Bu karışıklıkta elbette hatalarımız olmuş olabilir ancak Öksüz ve diğer şüpheliler yönünden dosya adliyeye intikal etmeden önce içinin boşaltılması yönünde bir eylemimiz olmamıştır. Öksüz’ün FETÖ imamı olduğunu bilmiyordum” diye konuştu.
‘MAHREM İMAM BİLGİSİ VARDI’
İddianamede, Öksüz’ü, Kazan Jandarma Karakolu’nda sorgulayan şüpheli polis Serter Koçak’ın telefonda Öksüz’le ilgili bilgi sorduğu Ankara Emniyeti İstihbarat Daire Başkanlığı’nda Şube Müdürü olarak görev yapan şüpheli Bilge Kağan Aksoy, ifadesinde şunları söyledi: “16 Temmuz 2016’da Ankara Oran Sitesi’ndeki Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi binasında çalışıyordum. Öğleden sonra Serter Koçak cep telefonumdan aradı. ‘Tarladan şüpheli bir şahıs aldık, ismi Adil Öksüz’müş, bir bakabilir misin?’ dedi. Sistem üzerinden baktım. Sistemde Öksüz’ün FETÖ’nün mahrem imamı olduğu yönünde bilgi vardı. Ben bu bilgiyi telefonla Koçak’a aktardım.”
Osman Gök, “Ben eşyayı aldım, ancak tutanakları kime teslim edeceğimi bilmediğim için ortalık çok karışık ve yoğun olduğu için bu tutanakları İlyas Kaytancı ile geri gönderdim. Bu konuda da savcıya da, komutanım Murat Bozdağ’a da bilgi vermedim. Serbest bırakıldıktan sonra kendisine ait eşyayı Öksüz’e kimin teslim ettiğini bilmiyorum. Bu karışıklıkta elbette hatalarımız olmuş olabilir ancak Öksüz ve diğer şüpheliler yönünden dosya adliyeye intikal etmeden önce içinin boşaltılması yönünde bir eylemimiz olmamıştır. Öksüz’ün FETÖ imamı olduğunu bilmiyordum” diye konuştu.
‘MAHREM İMAM BİLGİSİ VARDI’
İddianamede, Öksüz’ü, Kazan Jandarma Karakolu’nda sorgulayan şüpheli polis Serter Koçak’ın telefonda Öksüz’le ilgili bilgi sorduğu Ankara Emniyeti İstihbarat Daire Başkanlığı’nda Şube Müdürü olarak görev yapan şüpheli Bilge Kağan Aksoy, ifadesinde şunları söyledi: “16 Temmuz 2016’da Ankara Oran Sitesi’ndeki Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi binasında çalışıyordum. Öğleden sonra Serter Koçak cep telefonumdan aradı. ‘Tarladan şüpheli bir şahıs aldık, ismi Adil Öksüz’müş, bir bakabilir misin?’ dedi. Sistem üzerinden baktım. Sistemde Öksüz’ün FETÖ’nün mahrem imamı olduğu yönünde bilgi vardı. Ben bu bilgiyi telefonla Koçak’a aktardım.”