Ali Babacan'dan çarpıcı açıklamalar
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Avrupa Birliği, Amerika ve Japonya gibi ülkeler sıkıntı yaşarken Türkiye'nin ekonomik anlamda büyüdüğünü söyledi.
Afrika'da, Avrupa ülkelerinin tasarruf gerekçesiyle kapattığı
elçilik binalarını satın aldıklarını anlatan Babacan, böylelikle 12
olan büyükelçilik sayısını 35’e çıkardıklarını kaydetti.
Bakan Babacan, Kayseri Sanayi Odası tarafından düzenlenen Kayseri
Sanayi Gecesine katıldı. Geceye, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı
Taner Yıldız, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat
Hisarcıklıoğlu, AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, Sanayi
Odası Başkanı Mustafa Boydak, çok sayıda bürokrat ve işadamı
katıldı.
"TÜRKİYE'DE İSTİKRAR ORTAMI
VAR"
Ommer Otel'de gerçekleştirilen gecede konuşan Babacan, ekonomide
gelinen noktaya değindi. Dünyada birçok büyük şirketlerin ekonomik
krizde battığını dile getiren Ali Babacan, “Türkiye sadece
ekonomik sıkıntılarla boğuşan, dünyadaki ülkeler gibi bunu yaşadı
ve bunun dışında da önemli riskler içerisinde bulundu. Türkiye’nin
kendi bölgesinde siyasi bir kriz yaşanıyor. Güvenlik krizi var.
Suriye’de iç savaş var. Irak’ta her ay bin, bin 500 kişi ölüyor.
Artık bu ölümler hayatın parçası oldu. Her gün bir yerde patlama ve
intihar saldırısı var. Güvenlik problem. Kuzey Irak dışındaki
topraklarda bu var. Lübnan, Suriye’deki yansıma ile sorunlar
yaşıyor. Ürdün öylesine. Mısır’da bir darbe rejimi iş başında.
Libya üç, dört aydır bölgeye ayrılmanın mücadelesini veriliyor.
Ayrılıkçı bir kuvvetler var. Tunus demokratikleşme sürecinde
istikrar yok. Batıda ekonomik kriz, doğumuzda güvenlik ve siyasi
kriz var. Ekonomimiz bu ortamda büyüyor. İstihdam artıyor.
Türkiye’de güven ortamı istikrar ortamı var. Bu kendiliğinden
oluşmuyor. Hükümeti, sivil toplum kuruluşları ile toplumla el ele
verilerek oluşuyor. Bizim özelikle Suriye konusunda sıkıntılı tablo
başladığı günde kendi kendimize verdiğimiz kural var. Suriye ile
ilgili her attığımız adım uluslararası hukuk karşısında sapa sağlam
olacak. Hukuk dışı olmayacak. İkincisi ne yaparsak yapalım mutlaka
dostlar müttefikler ve bölge ülkeleri ile beraber karar verelim
dedik. Suriye ile Türkiye arasında ikili problem değil. İnsanlık
kazanmasını istedik. Bölge açısından güvenlik sorunu var. Bu iki
kural bizi Suriye’de olan bitenlerden uzak tuttu. İç savaşın olduğu
ülkeden bize yansıma olmamışı normal değildi. Ama bu ölçüler etkili
oldu ve yansımadı.”
"İHRACAT YAPMADIĞIMIZ BİR İKİ ÜLKE
KALDI"
Ekonomide yapılan çalışmalarla ilgili bilgiler veren Babacan,
“Avrupa Birliği’nin sıkıntılı döneme girdiğinde bizim
ihracat pazarlarımız genişledi. Yıl 2008. Dışişleri bakanıyım.
Afrika’da elçiliğimiz 12 idi. Afrika’da hangi ülkelerde olmalıyız
dedik. Latin Amerika’da, güney, doğu Asya’da nerede olmalıyız
dedik. Hindistan ve Çin ilişkilerimizi ele aldık. Çin ile
ilişkilerimizde NATO nedeniyle uzak durduk. Bunları değiştirdik.
Şimdi güney pasifikte ada ülke sayısı 17 tanedir. 2008 yılında 16
ülkenin dışişleri bakanını ülkemize davet ettik. Masraflarını biz
karşıladık. Bir hafta İstanbul’da ağırladık. Hayatlarında ilk defa
Avrupa’ya gelmişler ve buraları gördük. Bu 16 ülkeye TİKA
yardımları ulaştı. Bu gün Hamd olsun ihracat yapmadığımız dünyada
bir iki ülke kaldı ve bunlarda bitecek” diye konuştu.
"AVRUPA ÜLKELERİNİN AFRİKA'DAKİ İLÇİLİK
BİNALARINI SATIN ALDIK"
Başbakan Yardımcısı, daha önce Avrupa ülkelerine yapılan ihracat
miktarının bugün ihracat rakamının büyümesine karşın azaldığını ama
Afrika ülkelerine ihracatın arttığını anlatarak şunları anlattı;
“153 milyar dolar ihracatımızın yüzde 39’u Avrupa
ülkelerine. Yüzde 37’si Afrika ülkelerinedir. Bu duruma gelmemizde
Afrika’da 12 olan büyükelçilik sayımızı 35’e yükseltmemize
bağlıdır. 5 yılda birçok Avrupa ülkeleri büyükelçiliklerini
tasarruf için kapatıyor. Biz büyükelçilik açarken Avrupa
ülkelerinin sattığı binaları satın aldık.”
"HARCAMALARI KISMAK İÇİN YENİ TEDBİRLER
ALINABİLİR"
Cari açık konusuna da değinen Başbakan Yardımcısı Ali Babacan,
tüketim konusunda da uyarılarda bulundu. Türkiye’deki tasarruf
oranlarının düşüklüğüne işaret eden ve ithal tasarruf
kullanılmamasını tavsiyesinde bulunan Babacan, yüzde 12.6 olan
tasarruf oranının yüzde 33 olan Hindistan ekonomisine göre çok
düşük olduğunu ve artması gerektiğini belirti.
Babacan, harcamalar konusunda şu uyarılarda bulundu;
“İhtiyaçlar var. Ama bir israf ekonomisi değil verim
ekonomisi olmalıyız. Bu harcama ve tüketim ileriye yönelik
endişemizi artırıyor. Gelir yok. Bankadan borç al ve harca, o büyük
sorun. Kredi, yatırım üretim içinse başımızın üstünde yerin var.
Yatırım üretimle geri ödenir. Kredi alıp da yurt dışına tatile
çıkıyorsan, günlük tüketim maddelerine harcıyorsak, 24 ay cep
telefonuna taksit yapıyor ve 6 ayda cep telefonu alıp satıyorsak
buna göz yumamayız. Petrol fazlası olan ülkeler var ve bunu satıyor
sorunu çözüyor. Bizim bütçemizin bir kuruş geliri vergidir.
Tasarruf konusu önümüzdeki dönem önemlidir. Ne kadar çok ihracat
yaparsak içerde tüketim hakkımız olacaktır. Zenginleşeceğiz sonra
tüketeceğiz. Zenginleşmeden bırakın geliri, gelirden fazla
borçlanmak hane halkı için kötü sonuçlar ortaya çıkartır. Tedbirler
alıyoruz. Yeni tedbirler alabiliriz. Burada tedbirli ve başımız dik
yürümek önemlidir.”
Konuşmaların ardından İSO’nun belirlediği ilk 500 ve ikinci 500
sanayi kuruluşu, en çok ihracat yapan, kurumlar vergisinde ilk
sırada yer alan firma temsilcilerine plaket verildi. Ali Babacan,
sanayicilerin plaketini kendi elleriyle vererek tebrik
etti.
İSMAİL YILDIZ - ERSAN TEMİZEL / CİHAN