Erol Köse, Hakkı Devrim'in de maskesini düşürdü!

Okan Bayülgen'in, programına katılan Hakkı Devrim, Erol Köse'yi 'dedikoducu' diye itham etmişti. ancak yıllar önce kendisi "kadın adıyla" 'dedikodu' yazmak istediğini unutmuş!

Erol Köse, Hakkı Devrim'in de maskesini düşürdü!

İşte Ufuk Güldemir’in yazısı ve diğerleri

Ufuk Güldemir dinozor avında!!!

"Hakkı Devrim kadın rumuzuyla yazı yazmak istedi, izin vermedim!!!"

Hakkı Devrim’in her fırsatta oraya buraya saldırması kimilerinin çok hoşuna gidiyordur. Habertürk’ün patronu Ufuk Güldemir bu eski ve sıkıcı basın dinozoruna ilk mermiyi sıktı. Nasıl mı?

Geçen baktım Hakkı Devrim benimle ilgili anılarını anlatmış.

Bir tane de ben anlatayım istedim...

Bir gün Milliyet’te Aydın Bey’in üst kattaki odasından çıktım, yazı işlerine doğrulurken, o katta küçük bir bölmede promosyon olarak dağıttığımız ansiklopedi, kitapların editörlüğünü yapan Hakkı Devrim, önünü ilikleyerek nazik bir ifadeyle ’’Ufuk bey bir dakika vaktiniz var mı?’’ diye önümü kesti.

Ben de bu nezaket karşısında ’’tabii ki üstadım’’ diyerek onun cam bölmesine girdim.

Hoş beşden sonra lafı Milliyet’te köşe yazmak istediğine getirdi. Bu köşeyi bana cazip kılmak için bir de parlak fikri vardı. Kadın müstear adıyla ona buna sataşan bir dedikodu köşesi düşünüyordu. Hatta geçmişten de örnek verdi: Eskiden çalıştığı bir gazetede bunu denemişler ve ’’çok başarılı’’ olmuşlardı.

Kulaklarıma inanamadım. Milliyet’te Abdi İpekçi’nin gazetesinde, ’’kadın adıyla’’ sağa sola sataşan, buna karşılık hiçbir sorumluluğu olmayacak, kimliğinin gizleneceği bir köşe öneriyordu. Aslında fazla da şaşırmadım çünkü Abdi İpekçi’yi öldüren katilin cebinden çıkan Hergün gazetesinin eski Genel Yayın Müdürü Taha Akyol da Milliyet’e yazar yapılmıştı.

"Düşüneceğim" diyerek odadan çıktım.

Kara kara da düşündüm, Milliyet’in nereden nereye geldiğini.

Aradan bir hafta sonra asistanım Hakkı Devrim’in randevu istediğini söyledi. Bekletmeden verdim. Geldi ve bu istediğini tekrarlayınca, bu tarz bir köşenin Milliyet’e yakışmayacağını söyledim. Israr edince de, vaktimin darlığını gerekçe göndererek, nazikçe gönderdim.

Ben ayrıldıktan sonra bu köşeyi başlattılar.

Tabii yanlış fikir olduğu için bir süre sonra kapamak zorunda kaldılar. Milliyet’e yakışmadığını görmek için fazla zeki olmaya gerek yoktu. Başlatmadan da görülebilirdi.

Hakkı Devrim ile bütün hukukum bu kadar.

Şimdi bakıyorum, her fırsatta bize saldırıyor.

Nerden saldırıyor? Benim namusuna sahip çıktığım bir medya grubunun sayfalarından.

Onu okuyanlar, bu anekdotu da bilsin istedim.

Hakkı Devrim Külliyatına bir katkı da benden

Ufuk GÜLDEMİR / HABERTÜRK
03.11.06

*************

"Hakkı Devrim bize tacizde bulundu!!!" Canlı yayında şok suçlama!!!

NTV’de canlı yayınlanan Haydi Gel Bizimle Ol programında ilginç bir diyalog yaşandı. Peki ne oldu, neden oldu?

Program sunucularından yazar Pınar kür oldukça sert bir üslupla gazeteci Hakkı Devrim’i cinsel tacizde bulunmakla suçladı.

İzleyenlerin aklına tam başka sorular geliyordu ki, Çiğdem Anad’ın devreye girmesiyle konu aydınlandı.

Hakkı Devrim Radikal’deki yazısında Pınar Kür, Müjde Ar, Aysun Kayacı ve Çigdem Anad’ı, "Huri" olarak tanımlayıp ti’ye almıştı. Pınar Kür Hakkı Devrim’in "Huri" sözüyle kendilerine resmen tacizde bulunduğunu iddia etti. Dahası Devrim’i Taksim tacizcilerine benzetti.

Bakalım Hakkı Devrim’in yanıtı ne olacak?

Pınar KÜR/NTV CANLI YAYIN
17.01.08 22:12

***************

Radikal Hakkı Devrim’e yol verdi

Kurulduğu günden bu yana Radikal’de köşe yazarlığı yapan Hakkı Devrim’le yollar ayrıldı. Devrim 15 yıl sonra Radikal’e veda etmiş olacak.
 
Radikal’de yazar operasyonu dün Kaan Sezyum’la başlamıştı. Bugün de Hakkı Devrim’e “git” dendi.

MEDYAGÜNDEM
25/08/2011