İŞTE SAF GELİN ADAYI
atv'nin sevilen dizisi 'Benim Annem Bir Melek'te 'saf gelin adayı Nalan'ı canlandıran Ayçin İnci: Hedefim bal yapan arı olmak. Farklı roller ile kendimi geliştirerek, her zaman mesleğime gerekli emeği vereceğim..
Bugüne dek 'Kurşun Yarası' ve 'Kara Duvak' gibi dramatik dizilerde rol alan Ayçin İnci, 'Benim Annem Bir Melek'teki absürd karakteriyle hayran kitlesini genişletti. Oyunculuğa altı yıl önce bir reklam filmiyle adım atan Ayçin İnci, Şahika Tekand Oyunculuk Atölyesi'nde eğitim aldığını belirterek, "Oyunculuk her zaman geliştirilmeli. Eğer bir oyuncu 'ben artık tamamım' diyorsa büyük tehlike içindedir. Çünkü arayışını ve dolayısıyla da içindeki doğru gözünü kaybetmiştir. Benim mesleki hedefim arı yapan bal olmak" dedi.
EKİBİN SICAKLIĞI İZLEYİCİYE GEÇİYOR
* 'Benim Annem Bir Melek' ikinci sezonda da büyük ilgi
topluyor. Size gelen tepkiler nasıl?
Dizi çok sevildi, çok beğenildi. Ama ben bunda ekibin birbirine
duyduğu gerçek sevgi ve saygının da etki ettiğini düşünüyorum.
'Ekip iyi anlaşıyorsa bu sıcaklık ekrandan izleyiciye geçiyor' sözü
çok doğru. Ekipteki herkes, işine çok bağlı ve sevgi dolu. Komedi
çekmek çok zevkliymiş; hem eğleniyoruz, hem de işimizi hakkıyla
yapmaya çalışıyoruz.
* İzleyiciyi bu diziye bağlayan ne oldu?
Yönetmenimiz Hakan Algül işini çok iyi bilen biri ve çok olumlu bir
karaktere sahip. Ayrıca senaryomuz çok incelikli, senaristimiz
Vasıf Büyükoruç zaten senelerdir başarılı işlere imza atmış biri.
İzleyici forumlarını okuduğumda bu güldürünün içinin dopdolu
olduğunu söylüyorlar. Bazı durumları ve insanları açıkça
eleştirirken, aynı zamanda güldürmek; benim için çok ilham
verici.
* Hikaye bir gelin-kaynana çatışmasının ötesinde
gelişiyor değil mi?
Gelin kaynana çatışması
anlatılırken her bölüm bambaşka meselelere de değiniyor. Ama işin
içine bakarsak o cadı gibi görünen kaynananın içinde iyi bir yürek
olduğunu görüyoruz.
TAM İSTEDİĞİM ROLDÜ
* Sizin 'saf gelin adayı' tiplemeniz izleyici üzerinde
nasıl bir etki bıraktı?
İnsanlar, gözlerinden yaş gelecek kadar güldüklerini söylüyor.
'Nalan' küçük bir kız çocuğu gibi bir karakter olduğu için, beni
gördüklerinde yanaklarımı sıkıştırıyorlar. Türk dizilerinde görmeye
alışık olmadıkları bir 'saf' tiplemesiyle karşılaştıklarını, ayrıca
dram dizilerinden sonra böyle bir rolle onları şaşırttığımı
söylüyorlar. İyi tepkiler almak ve özellikle de izleyenleri
güldürmek çok mutluluk verici.
* 'Kurşun Yarası' ve 'Kara Duvak' gibi dram ağırlıklı
dizilerden sonra böyle bir karakterde rol alma teklifini nasıl
kabul ettiniz?
Benim en çok hoşlandığım şey; birbirine hiç benzemeyen karakterleri
oynamaktır. Bir ara hep masum ve mağdur esas kız rolleri geliyordu.
O yüzden kötü bir karakteri oynamayı çok istiyordum. Çünkü önceki
iki dizide melek kadar iyi ve masum kadın rolleri oynamıştım. 'Bu
kadar masum bir surattan kötü olamaz' diye bir yargı vardı ve onu
kırmak istiyordum. 'Kara Duvak'ta kötüler kötüsü bir kadını
oynadım. Çok beğenildi, bu sefer kötü karakter rolleri gelmeye
başladı. Sonra da bir komedi dizisinde yer almayı çok istedim, ama
her şeyiyle kaliteli bir proje bekliyordum. O sırada BKM'den 'Benim
Annem Bir Melek' için teklif geldi. Tam benim istediğim ters köşe
rol olduğunu fark ettim ve başladım.
KASIMDA TİYATRO VAR
* Oyunculukta hedefleriniz neler?
Bal yapan arı olmak istiyorum! Daha çok eğitim almak ve ileriki
yaşlarımda bile work-shop'lara katılmak, kendimi geliştirmek,
farklı rollerle izleyenlerin karşısına çıkmak, mesleğime gereken
emeği vermek, insanlara saygı duymak, sevilmek, sevmek...
* Kardeşiniz Ayça da siz de başarılısınız. Genetik bir
yetenek mi bu?
Böyle şeylerin genetik olduğu, hatta bunun ispatlandığı söyleniyor.
Ailede bu kadar çok oyuncu olması herhalde genetik bir şeylerle
ilgili. Ablam Ayça İnci şimdiye kadar aldığı rollerin altından
başarıyla kalkmış bir isim. Biz birbirimize mümkün olduğunca destek
olmaya çalışıyoruz. İsimlerimizin yakınlığından dolayı bizi
karıştırıyorlar ama aslında pek benzemiyoruz. O biraz erkeksi, ben
daha kadınsı bir tipim.
* Sinema teklifleri alıyor musunuz?
Sinema projesi var ama zamanı olduğu için açıklayamıyoruz. Yeni
proje olarak Emre Kınay ile bir tiyatro oyunumuz olacak. 'Aşk
Heryerde' adlı tiyatro oyununu kasım ayında Moda Duru Tiyatro'da
izleyici ile buluşturacağız.
* 6 senedir oyunculuk yaparak geçiniyorum ve işimi çok seviyorum. 22 yaşında bir reklam filmiyle keşfedildim ve iki sezon 'Kurşun Yarası' dizisinde rol aldım. 'Kurşun Yarası'ndan sonra gönül verdiğim bu mesleğin eğitimini almaya başlamam gerektiğini fark ettim.
* Şahika Tekand'ın Oyunculuk Atölyesi'nde eğitim aldım. Dört ay boyunca yaptığımız yorucu provalardan sonra 2006 yılında Şahika Tekand'la birlikte 'Euridike'nin Çığlığı' adlı tiyatro oyunu ile Uluslararası Tiyatro Festivali'ne katıldık. Bu oyunda yer almış olmayı çok önemsiyorum. Benim için unutulmaz bir anı ve çok ilham vericiydi.
* Bence bir oyuncunun tiyatroda, sinemada ve televizyonda oynayabilmesi, gerektiğinde şarkı söyleyebilmesi, dans edebilmesi ve şimdi saymaya başlayınca beynime üşüşen binlerce şeyi yapabilmesi gerekiyor.
Bence herkes 'Nalan'ın eşi olmak ister
* Canlandırdığınız 'Nalan' karakteri sizce evlenilecek
bir kadın mı?
Bu soruları erkekler daha iyi cevaplar herhalde... Bana göre
evlenilecek kadın veya evlenilemeyecek kadın yok; önemli olan iki
insanın anlaşması. Karakterleri ne olursa olsun ya da hangi
mesleklerden olurlarsa olsunlar, o iki insanın uyumu önemli olan.
'Nalan' ile 'Metin' bence çok uyumlu bir çift. Nalan bazen
esprileri bile anlayamayacak kadar saf ama çok iyi yürekli. Hiç
kimse hakkında kötü bir şey düşünmüyor. Hatta insanlar onu
iğneledikleri zaman bile bunu anlamadığı için gülebiliyor. Herkes
'Nalan' kadar iyi niyetli bir insanla evlenmek isteyebilir.
TEREDDÜTÜ YOKTUR
* Dizideki kayınvalide adayı hakkında Nalan'ın tereddütü var
mı?
Nalan pek tereddütlü değil. O kafasına kaya bile düşecek olsa
tedirgin olmayabilir! Çünkü o inanılmaz derecede iyi niyetli ve saf
olduğundan kaynana ne derse desin yapacaktır. Diğer gelin ise
(Dolunay Soysert) kendisini ifade etmesi gerektiğini düşünüyor.
Nalan' başını 'Neriman'la derde sokmaktan kaçınır sanırım.
Evlilik gerçekten güzel bir şeymiş
* Dizideki haliniz ile gerçek hayatınız arasındaki
farklılıklar neler?
Fark değil ama bir iki benzerlik söyleyebilirim; Ayçin İnci de
'Nalan' gibi kayınvalidesini çok seviyor. Kayınvalidemle aramızda
oldukça yaş farkı var. O yüzden beni torunu gibi görüyor ve
seviyor. Şükürler olsun ki bu şekilde bir iletişimimiz oldu. Her
şeye karışan, cadılık yapan bir insanla hiç kimsenin
anlaşabileceğini sanmıyorum.
* Evlilik hayatınız nasıl gidiyor, evliliği herkese
önerir misiniz?
Eşim Ahmet Mümtaz Taylan'la evleneli bir seneyi biraz geçti ama
dört seneye yakındır birlikteyiz. Evlilik tahmin ettiğimden çok
daha güzel bir şey. Ama ben bunun öncelikli nedenini; evlenmeden
önce birbirimizi tanımaya yetecek kadar vakit geçirmemize
bağlıyorum. İnsanlara, evlenecekleri kişiyi önceden iyi
tanımalarını ve kabul ettikleri huyları sonradan değiştirmeye
çalışmamalarını önerebilirim.
Olumlu tepkiler huzurlu uyutuyor
* İnternetteki forumlarda benim için 'saf rolünü en iyi oynayan kadın' denmesi çok sevindirici. Bir oyuncu tiyatroda alkış duyduğu zaman çok mutlu olur. Artık forumlar da çok önemli olmaya başladı. Televizyon izleyicilerinin beğenilerini, iyi ya da kötü eleştirilerini oradan alabiliyoruz.
* Güzel tepkiler almak beni çok mutlu ediyor; inanın huzurla yatıyorum yatağıma. Çünkü oynadığım sahnelerle ilgili olumsuz veya tedirginlik verici bir ruh halinde olursam, uyku ve ben sabaha kadar buluşamıyoruz.
Günaydın