KIRO TEPKİLER ALDIM

"Benim soyunmam değil, giyinmem haber olur" diyen Kalkavan, "odaklanmamız gereken konu" Aids dedi

KIRO TEPKİLER ALDIM

Billur Kalkavan, geçtiğimiz günlerde geliri Pozitif Yaşam Derneği'ne bağışlanacak olan bir proje kapsamında Mehmet Turgut'un objektifine yarı çıplak pozlar verdi.

SOYUNMAK İÇİN GİTMEDİM
HIVsergisi için soyundunuz ve herkes "Soyunmak için bahane arıyor, neden soyundu?" diyor...

- Billur'la ilgili bir soru sorulacaksa "Niye giyindi?" olur Türkiye'de. Ben hiçbir zaman çok giyimli bir tip olmadım ki! Ayrıca kendim soyunup pozlar verecek olsam, vücudumu bu yaşta en kötü gösterecek şekilde bembeyaza boyatır, üstüme sütler attırır, ellerime kırmızı boyaları sürdürür de öyle mi poz verirdim? Mehmet Turgut bir sanatçı ve bu onun vizyonuyla ilgili bir şey... Ben Mehmet'e soyunmak üzere gitmedim ama Mehmet bana "Amuda kalkacaksın" deseydi kalkardım.

Mehmet Turgut'un sizi nasıl çekeceğini biliyor muydunuz?
- Ajandanın sergisi için farklı bir şey yapmak istiyordu. Bu sergi ajandanın tanıtımında büyük rol oynayacak, çünkü ajanda satılacak ve geliri Pozitif Yaşam Derneği'ne bağışlanacak. Ben de o yüzden hiç sorgulamadan kendimi teslim ettim.

YAZIN HERKESİN KIÇINI BAŞINI ÇEKİYORLAR
Bu fotoğraflar çok yorum aldı...
- Mehmet'in daha önceki çalışmalarına da baktım. Sitesi var adamın. Girin bir bakın. Bizde hep önyargılı yaklaşımlar var. Hemen "Billur soyundu" deniliyor. Yazın bütün insanların kıçını başını selülitine kadar çekiyorlar. Ben bu fotoğrafta daha kapalıyım. Çünkü baştan aşağı üzerimde beyaz boya var. Sapla samanı ayırmayı bilmiyoruz. Hemen önyargı, hemen hakaret, hemen bir işgüzarlık... Bilhassa bu köşe yazarları pek bir bilirkişi oldular. Bir amacına bak. Biri "PETA için soyundular" yazmış. Bütün dünya ünlüleri bunu yapıyor, sadece bizim ülkemizde değil... "Bazı ünlüler meme kanseri için soyundular" deniliyor o yazıda, "Onları dizilerde böyle görmüyoruz" deniliyor. Ben bu kategoriye girmiyorum çünkü koskoca yaşımda hiçbir oyuncu cesaret edip oynamadığı için bir striptizciyi de oynadım.


HIV, AIDS karıştırılır bir de...
- O bir yana, AIDS'i hálá bir gay hastalığı zannediyor bu ülkede ve birçok memlekette. Oysa heteroseksüellerde daha fazla AIDS var şu anda. Dünya genelinde 20 milyondan fazla insan var HIV virüsü taşıyan. Nezle gibi bu da bir virüs ve AIDS hastalığına yol açıyor. Vücudun bağışıklığını yok ediyor.

AİDSLİLERE BAKKAL MAL SATMIYOR
Sizin de söylediğiniz gibi, AIDS'in gay hastalığı sanılması en büyük yanlış olsa gerek...
- Bunun gay'likle ne alakası kaldı artık. Sadece seksten değil, bir sürü şeyden geçiyor. Bundan seneler önce Fransa'da sağlık bakanı istifa etmek zorunda kaldı 4 bin kişiye AIDS'li kan verildiği için. Dünyanın her yerinde bu hastalık var. Amerika'da nasıl bakılıyor bu hastalara bir görseniz. Gönüllüler var bakıyorlar hastalara, öpüyorlar, kokluyorlar, yıkıyorlar, yemeğini yediriyorlar. Bizde ise bakkallar mal satmıyor! Zannediyor ki havadan bulaşacak. Bu havadan bulaşsaydı, dünyada insan kalmazdı. Seks yoluyla bile bulaşma oranı yüzde 30. Partneri HIV'li olan hastalar var ve aşklarını devam ettiriyorlar. Bir de HIV virüsü taşıyorsunuz diye AIDS olup öleceksiniz diye bir şey yok. Magic Johnson mesela HIV virüsü taşıdığı halde yıllarca basket oynadı. Bir kere kolay bulaşmıyor, oksijende yaşamıyor.

Çirkin pozlar vermedim

"AIDS için soyunmak 80'lerde kaldı" diye yorum yapanlara ne diyeceksiniz?
- Çok komik... Bence çıplaklık her zaman oldu ve olacak. İlkel çağlardan, Rönesans'a kadar... Ressamların tablolarında çıplak kadınlar hep vardır. Çıplaklık estetik bir şeydir, tabii nasıl kullandığına bağlı... Bunlar çok vurucu fotoğraflar aslında. Düşünmüyoruz biz milletçe, sonuçta "Kadın soyunmuş" oluyor. AIDS'i ise düşünen yok. Bunun yanında kafası işleyen adamlardan "Tebrik ederiz. Çok vurucu, çok çarpıcı fotoğraflar" diye yorumlar geldi. Bunun için de ben artık bu cehaletten vazgeçip hastalığa yoğunlaşsak diyorum. Bu hastalığı ilk 1984 yılında Rock Hudson'la duyduk. Bundan 24 yıl önce insanların Amerika'da gösterdiği kıro tepkileri biz şimdi burada gösteriyoruz.