Sema Denker yazdı: "Düşündüğünü Söylemek mi Söylememek mi?"

"...Yargılama da üzerimize yoktur... O yüzden bu coğrafyada, böyle açıklamalar yaprsan, ters teper. Tehlike arz eder..."

Sema Denker yazdı: "Düşündüğünü Söylemek mi Söylememek mi?"
Meydan Gazetesi'nden Sema DENKER'in yazısı...

İlhan Şeşen, geçen hafta Okan Bayülgen'in programına katıldı...

Rol aldığı "SAKLI" filmindeki sevişme sahneleriyle ilgili yapılan eleştirilere, kendi uslübuyla, tarzıyla yanıt verdi...

Gergin ve sinirliydi... Belli ki yazılanlar, çizilenler canını sıkmış...

Ne demişti İlhan Bey; "Türkü'nün (Turan) çocukluğunu bilirim. Babası arkadaşımdır. Bu sahneler, o yüzden zor oldu..."

Ben ne yazmıştım; "Böyle açıklama yaparsan filmi antipatik yaparsın... Keşke hiçbir şey söylemeseydin..."

İlhan Bey o gece programda, "Bir filmi ahlak anlayışıyla yargılamak doğru değil" dedi...
Tabiiki doğru değil...

Fakat bu "yargılama" mevzusu, bu döneme ait bir şey değil ki...

Yaşadığımız coğrafyanın genetiği böyle...

Yargılama da üzerimize yoktur...

O yüzden bu coğrafyada, böyle açıklamalar yaprsan, ters teper. Tehlike arz eder...

67 yaşındaki İlhan Bey'in bunu çok iyi bilmesi gerek...

Ayrıca;

Sayın Şeşen yine programda, "Düşünce özgürlüğü; Düşündüğün herşeyi söylememe hakkıdır. Ben, düşündüğüm herşeyi söylemiyorum. Tavrım, tarzım her zaman böyle olmuştur" dedi.

Bunu da doğru söyledi...

Söyledi de keşke dediği gibi yapsaydı...

Yani her düşündüğünü söylemeseydi...

O zaman bu kadar canı sıkılmazdı...

*****
 
GEÇMİŞ OLSUN...

Oya Aydoğan, Aort damarının patlaması sonucu apar topar ameliyat oldu...

Babam da aynı ameliyatı olduğu için, bu konuda çok tecrübe sahibiyim...

Çok ağır ve zor bir ameliyattır...

Anında müdahele yapılmazsa, hayati tehlike de kaçınılmaz olur...

O yüzden Oya Abla'nın verilmiş sadakası varmış...

Teşhis konulmuş da hemen müdahele edilmiş...

Bu Aort meselesi saatli bomba gibi bir şey...

Hiç anlamıyorsunuz...

Bir anda patlayabiliyor...

Hele ailede damar hastalığı var ise, mutlaka Aorta baktırmak gerek...

Oya Abla, patatesi çıkarmak için öksürükle zorlamasaydı bile, o damar yine patlayacaktı...

Sadece öksürük süreci hızlandırdı...

Çünkü Aortu incelmiş...

Hepimiz kalbimize, damarlarımıza baktırmalıyız...

Genetik bir durum varsa hele, hiç ihmal etmemeliyiz...

İşte görüldüğü gibi ne zaman ne olacağı hiç belli olmuyor...

Yarına çıkmaya senedimiz yok...

Çok geçmiş olsun Oya Aydoğan...

En kısa zamanda iyileşmen dileğiyle...

****

ÇOK YAKIŞIYORLAR

Tarkan ile müstakbel eşi Pınar Dilek, birbirine çok yakışıyor...

Vallahi ikisine de bayılıyorum...

Kim ne derse desin, Tarkan eş olarak çok isabetli bir seçim yaptı...

Eğer Pınar, gereksiz kıskançlıklar yapmazsa...

Pınar'ın ailesi kontrolü kaybetmezse...

Bu evlilik, çoluk çocukla, mutlu mesut sürer gider...

Kısacası herşey Pınar'a ve ailesine bağlı...

Ve en önemlisi Pınar;

Hadsiz hayranlara...

Ve o hayranların yazdıklarına gülüp, geçecek...

 Adam onun...

Gerisi hikaye...

Bunun bilinciyle eşini taşıyacak...

Biliyorum, çok zor...

Allah yardımcısı olsun...

Ama ben Pınar'da o azmi, o hırsı görüyorum...

Tarkan'a sahip çıkacağı, onu mutlu edeceği her halinden belli...

Fotoğraflara baksanıza...

Nasıl da mutlu Tarkan...

İddiaların aksine;
Aşk evliliği yaptığı, huzurlu olduğu nasıl da yüzüne yansımış...

Ne güzel...

Bize de mutluluk dilemek düşer...

Allah bir yastıkta kocatsın...

SEMA DENKER - MEYDAN GAZETESİ / [email protected]