Ayşegül Aldinç'ten dobra açıklamalar!..
Ayşegül Aldinç, 'Sanki Türkiye'de bir tek bana yapılıyor photoshop. İnsanların gördüklerine inanmamaları beni çok eğlendiriyor' dedi.
- Yıllar geçtikçe kıskanılan bir güzelliğe
bürünüyorsunuz. Hayatınızda ’Kendimi şu yaştan sonra keşfettim’
dediğiniz bir dönem var mı?
- Kendimi sürekli keşif halindeyim. Yalnız kendime yönelik değil
bu. Bilmeye hepimizin ihtiyacı var.
- Şu anda kendinizi hayatınızın hangi döneminde
görüyorsunuz?
- Tam demimdeyim.
- Güzellik sırlarınız var mı?
- Kendimi daha iyi hissetmek için yaptığım şeyler sır değil.
Düzenli yaşam, spor ve yediklerine dikkat etmek. Sıralarken kolay
şüphesiz. Uygulama bazında ise başlangıçta zor. Ama yaşam biçimi
haline getirmeyi başarabilirseniz, her yeni güne sağlıkla uyanmanın
şükrü ve keyfi müthiş tabii.
- Yaşlanmaktan veya artık güzel bulunmamaktan korktuğunuz
oluyor mu?
- Bu meslekte olup da, bundan sakınıp,
çekinmeyen büyük yalan söylüyordur diye düşünüyorum.
’ECE SÜKAN’I ÇOK BEĞENİYORUM’
- Siz kimleri güzel buluyorsunuz?
- Standart güzellik ölçüleri yerine kendine has güzelliği olanları
beğeniyorum. Çeşitli kuşaklardan örnekler verecek olursam. Gülriz
Sururi, Sosyolog Nilüfer Göle, Ece Sükan’ı beğenirim.
- Ajda Pekkan ve Nebahat Çehre, zamansız güzelliğin sembolü
gibiler adeta. Kendinizi de böyle mi görüyorsunuz?
- Ben de onlara bayılıyorum. Yıllardır saygıyla beğendiğim bu
kadınlarla adımın yan yana anılması beni mutlu ediyor.
- Hayranlık duyulan, çekici bulunan bir kadın olmak sizi
nasıl hissettiriyor?
- Bu mutluluk sürebildiği kadar sürsün istiyorum.
SANKİ BİR TEK BANA PHOTOSHOP YAPILIYOR!
- Tıpkı O Kız albümünüzde olduğu gibi, Li Lal Lal La La
için de çektirdiğiniz fotoğraflar photoshop konusuyla gündeme
geldi. Kendinizi bir şeyleri kanıtlamak zorunda hissediyor
musunuz?
- Artık dalgamı geçiyorum inan ki. Sanırsın Türkiye’de bir tek bana
yapılıyor photoshop! Daha ilginç sorusu olan varsa itinayla cevap
veririm. Bu gördüğüne inanamama hali muhteşem! Eğlenmemek mümkün
değil.
- O Kız albümünüz ise uzun bir aradan sonra gelmişti. Bu
aranın hayranlarınızla aranızı soğuttuğunu düşünüyor
musunuz?
- Yok bunu hiç düşünmüyorum. Bu ara,
müziğimle ilgili olarak beni görmediğiniz için uzun gelmiş
olabilir. Zira müzik dışında dizi, köşe yazarlığı ve bazı özel
konserler gibi faaliyetlerim de oldu. Yaptığınız işi bir paket
olarak yapmadığınızda, yapılan her ne ise daha lokalize değer
bulur. Son 4 yıl aralıklı olarak albüm çalışmalarımı sürdürdüm.
Hazırlık döneminde doğal olarak o aşamayı paylaşmazsın. Doğru
insanlarla işbirliği çok önemlidir bizim meslekte. Tüm bileşenlerin
bir araya gelmesi ise bazen uzun zamanlar sonra mümkün
olabilir. O Kız’la gerçekleşen buluşmamız zamanlama açısından
doğruydu. Şimdi Li Lal Lal La La var. Devamı gelecek.
- Yazı yeni albümünüzle karşıladınız. Yaz aylarında
şarkıcılar arasında yaşanan rekabeti nasıl
değerlendiriyorsunuz?
- Kendimi herhangi bir yarışın içinde hiç hissetmedim. Yarışların
tek bir birincisi olur. Oysa ortam gördüğünüz gibi pek kalabalık.
Üretim devam ettiğine göre, herbirimiz hayatımızdan gayet memnunuz
demek ki.
- Son dönemde ünlü isimler, birçok düete imza attı. Siz
de bu düet furyasında yer alacak mısınız?
-
Dayanışmanın her türlüsü bana iyi gelir. Ama ben şimdilik düet
değil diyet yapıyorum!
- Son günlerde en çok kimi dinliyor ve
beğeniyorsunuz?
- Bizden Mabel Matiz ve Çiğdem Erken’i dinliyorum. Yabancılardan
ise Jamaraquai’yi seviyorum. Onu canlı dinlemeyi beklerken ayağını
sakatladığı haberi geldi. Kısmet. Matt Bianco’yu da izledim.
Evlilik insan doğasına aykırı
Evlilik gençlikte riskli. Daha ileriki yaşlarda ise
kesinlikle zevkli olabilecek bir paylaşım. Ama evliliğin insan
doğasına uygun olmadığı konusundaki fikrim değişmiş değil. Boşanma
oranları da beni doğrular nitelikte.