Billur Kalkavan: Haydar Dümen'in izinden giderim
Billur Kalkavan, önümüzdeki günlerde açılacak sağlık kanalında haftanın 5 günü cinsellik konuşmaya hazırlanıyor...
Billur Kalkavan, şimdiye kadar hep dikkat çekici televizyon programları sundu. Dobra kişiliği, makyajsız sohbetleriyle samimiyeti seyirci tarafından kabul gören Kalkavan, şimdi de uzunca bir zamandır hayalini kurduğu cinsellik üzerine sohbet edeceği programıyla ekrana gelmeye hazırlanıyor. Türkiye’de cinselliğin rahat rahat konuşulmadığını düşünen Kalkavan, bu programla birlikte her şeyin açık açık masaya yatırılacağını söylüyor.
- Bir sabah gazeteyi açtık ve ’Billur Kalkavan: Haydar
Dümen’e rakip geliyorum’ manşetini gördük.
Ne ayıp değil mi? Bir magazinci arkadaşımızla karşılaştım yolda.
’Ne yapıyorsun?’ dedi. Ben de yapacağım programı anlattım. ’Aaa,
Haydar Dümen’e rakip misin?’ dedi. Haydar Bey, bana senelerdir
’Gel, işimi sana bırakayım’ diyerek takılırdı. Çünkü 2004’den beri
yaptığım programların bir bölümünü mutlak cinselliğe ayırır ve bu
konuda rahat rahat konuşurdum. Haydar Bey de sık sık konuğum
olmuştur. Bunları anlattım o gazeteci arkadaşıma da ama
anlattıklarım maalesef öyle yansıtıldı. Bir doktorun asla rakibi
olamam. Öyle bir egom ve eğitimim yok. Haydar Bey, bu konuda
Türkiye’de çığır açmış bir insandır. Ona rakip olmam, ancak izinden
giderim.
- Peki, ne yapacaksınız yeni programınızda?
Uzun süredir böyle bir program yapmak istiyordum. HTV yeni kurulan
ve sadece sağlık üzerine yayın yapacak bir kanal. Bütün gün sağlık
haberleri, sağlık dizileri olacak. Cinsellik konusunu rahat
konuştuğum, önceki programlarımda da bu konuya zaman zaman yer
verdiğim için hafta içi beş gün, 00.00- 01.00 saatlerinde program
yapmam teklif edildi. Cinsellikle ilgili aklınıza ne gelirse bu
programda konuşulup tartışılacak. 4 gün teknik şeyleri konuştuktan
sonra, cuma günleri de alternatif konulara değineceğiz. Astrolojide
cinsellik, Feng Shui ile cinsellik gibi...
CİNSELLİK KEYİF İŞİ CİDDİ OLMAYACAĞIZ
- Konuklar kimler olacak?
Genelde psikolog, psikiyatr ve cinsel işlev bozukluklarıyla uğraşan
doktorlar olacak. Profesör Halim Hattat gibi, yıllardır bu konuda
çalışan isimleri konuk olarak alacağım. Sadece birkaç doktor, benim
programımda fazla ciddi olacakları için yer almayı istemediler.
Cinsellik zaten bir eğlence ve keyif işi; ciddi olmaya gerek
yok.
- Seyirci katılacak mı?
Programımız canlı değil, banttan yayınlanacak ama bir internet
sitemiz olacak. Bize bu site üzerinden yollanan soruları,
uzmanlarına soracağız. Ayrıca, sosyal medyadaki adreslerimizden de
soru alacağız.
- ’Keşke programa sanatçı arkadaşlarımızı çağırıp
onlarla cinselliği konuşsak’ demişsiniz.
Ah keşke! Beni çağırırlar hep. Ne zaman bir yerde cinsellik
konuşulacak ’Billur gelsin’ derler (gülüyor). Keşke bir sanatçı da
gelip anlatsa... Ben zaten orada terbiyesiz bir şey sormayacağım.
İşimiz pornografi değil, insanların özeline dokunmayacağız. Her
konuda ’car car’ konuşurken, konu cinselliğe gelince namus timsali
kesiliyorlar. Nelerini bildiğimiz erkek ve kadınlarda bir utanma
tripleri... Kimi kandırıyorlar? Gelsinler açık açık konuşalım.
- Peki, siz kendi hayatınızdan örnekler verecek
misiniz?
Yeri geldiğinde veririm tabii. Ayıp bir durum görmüyorum bunu
konuşmakta. Ben sana ’Hiç cinsellik yaşamadım’ dersem inanacak
mısın? Hiç evlenmedim. Uzun süreli, kısa süreli ilişkilerim oldu.
Bunlardan bahsetmekte bir sakınca görmüyorum. Hayatımdaki her şey
günahıyla sevabıyla benim.
- Tepki alacağınızı düşünüyor musunuz?
Yok, tepki almam. Başka bir kanalda gündüz programı yaparken,
haftada bir gün cinsellik konuşuyorduk. Erken boşalmadan, sertleşme
sorunundan ve vajinismustan konuşurken saat 11.00’di. Sonraki gece
programımda da bir günü cinselliğe ayırıyordum. İnsanlar alışık
bunu yapmama.
- İddialı mısınız peki?
Bu konuda
Türkiye’deki tek isim olacağım. Hiçbir konuda bu kadar iddialı
konuşmadım ama bu konuda tek isim olacağım.
- Sizce cinsellik ülkemizde hala bir tabu
mu?
Hem de nasıl! Tabii eskisi kadar değil, medyanın bunda etkisi var.
Artık bir nebze olsa da konuşuluyor. Sadece Türkiye’de değil
dünyada da hala büyük bir tabu aslında.
Türk halkı seks konusunda cahil utangaç ve isteksiz
- Ülkemiz erkeklerini nerede görüyorsunuz cinsellikte?
Onu doktorlara sormak lazım ama çok iyi yerde görmediklerini
biliyorum (gülüyor). Türk erkeğini insanlıkta bile çok geride
görüyorum. Bu ataerkil, maço tutumla erkeklik olmaz. Hayattan çok
şey kaçırdıklarını düşünüyorum. Tabii hepsi için geçerli değil ama
çoğunluk böyle. Erkeği kötüyse, kadını da kötüdür. Çünkü neticede
erkeği kadın yetiştiriyor. Ben kadın-erkek diye ayırmıyorum. Türk
insanı cinsellik konusunda çok cahil, utangaç ve bilgisiz; çok
mutsuz ve isteksiz.
- Nasıl yaşıyoruz cinselliği?
Garip bir şekilde hem çok açık yaşıyoruz hem de çok kapalı. Küçücük
çocuğa etrafa pipisini göstermesini söylüyoruz. Yeni evli çiftlerin
kapısında kanlı çarşaf bekliyoruz. Ensestte dünya ikincisiyiz. Ama
aynı zamanda utanıyoruz, sıkılıyoruz. Rezalet bir durum! Kapalıyız
desek, bu ne dejenerelik? Açığız desek, bu ne utangaçlık,
kapalılık? Her şeyi yaşadığımız gibi bunu da çifte standart
yaşıyoruz.
- ’Cici kız imajı bozulmasın diye seksten feragat
ediyorlar’ demişsiniz...
Bizde hep, ’aman iyi kız gibi görüneyim de karşımdaki erkek beni
alsın’ durumu vardır. Kadınlar hala alındıklarını düşünüyorlar.
Faciaya bakar mısın? Aslında erkeklerin cici kız ister gibi
görünmesine rağmen, cici kız isteyip istemedikleri de tam belli
değil (gülüyor). Feragat ediyor derken, -yine çifte standart- her
şeyi yapıyorlar ama penetrasyon hariç. Bastırılmaması gereken
hormonlarımız ve duygularımız varken, bize bunu bastırmamızı
söyleyenler var. İkisinin arasında kalan gençlik, çok büyük
bunalımda.
Her konu gibi cinsellikte de iletişim
şart
- ’Adam gibi seks yaşamayınca, kendimizi yemeğe vuruyoruz’
demişsiniz. Çok yemek yer misiniz?
Çok az yemek yiyorum (gülüyor). İnsanlar hep bir şeylerin boşluğunu
başka bir şeyle kapatırlar. Cinsellik kadar, sevgi açlığını da
yemekle kapattıklarını düşünüyorum. Bu kadar yemek programı yapmak
yerine biraz da insanlara bedenini, cinselliğini anlatan programlar
lazım. Cinsellik de yemek kadar doğal bir şey.
- Sizin cinsellikte tutucu olduğunuz taraflar var
mı?
Cinselliği yaşanması gerektiği gibi yaşıyorum ve
asla tutucu değilim. Öyle bir halim var mı sence (gülüyor)? Ben
hiçbir konuda tutucu değilim. Hiçbir insanın veya sistemin
özgürlüğümü kısıtlamasına izin vermem.
- Tek eşlilik mi, çok eşlilik mi?
Hayatımın sonuna kadar tek eşli olmak istiyorum ama bunu daha önce
sorsaydın çok eşliliği savunurdum. İnsanın yaşıyla, tecrübesiyle,
bedeniyle, hormonlarıyla alakalı bir şey. Bu kalıba sokulacak bir
durum değil.
- Mutlu cinsel hayatın püf noktaları nedir
sizce?
Tecrübelerime ve uzmanlardan duyduklarıma dayanarak
söyleyebileceğim tek şey; mutlu herhangi bir şey için iyi iletişim
gerektiğidir. Önce, iletişimi öğrenmek durumundayız. Asansörde bile
’merhaba’ diyemeyen bir millet olarak iletişimi öğrenmemiz vakit
alacak.
Serhat Tekin