Çapa Çifti: 'Bizimkisi 80'lerin büyük aşklarından'
1980'leri hayatlarının dönüm noktası kabul eden Şebnem- Celal Çapa çifti: "80'li yılların saf ve temiz aşklarına en güzel örnek biziz." şeklinde konuştu..
80'lerin sizin için ayrı bir önemi var bildiğim
kadarıyla. Sanırım o senelerde evlendiniz değil mi? Nasıl
tanıştınız?
CELAL ÇAPA: Evet 80'lerin ikimizin hayatında da ayrı bir önemi var.
1979 yılında tanıştık, 1980 yılında evlendik. Ben askere gittim.
Oğlumuz Emre 1984 yılında dünyaya geldi. 1987 yılında da Ceylan
aramıza katıldı ve hep birlikte büyüdük, olgunlaştık.
ŞEBNEM ÇAPA: 80'lerin başında Celal ile tanıştım ve ilişkimiz
başladı. Kız kardeşim Çiğdem vasıtasıyla tanıştık. Celal o zaman
Etiler Şamdan'ın ortaklarındandı. tanışmamız da orada oldu. Bütün
gece sohbet ettik. İnanılmaz keyif aldım sohbetinden. Beni çok
güldürdü bir kere. "Tam benim sevdiğim erkek tipi" dedim içimden.
Esprili, konuşkan, hoşsohbet... C.Ç.: Uzun bir süre Şebnem'in
peşinden koştum ama sonunda 24 Haziran 1981'de mutlu sona ulaştık.
çiçekli
elbiseler giyerdim
Celal Bey, o yıllarda Şebnem Hanım'ı nerelere
götürüyordunuz? Örneğin hiç pastaneye gitmişliğiniz var
mı?
C.Ç.: O dönemlerde çok yoğun bir çalışma tempom olduğu için
Şebnem'i daha çok çalıştığım Şamdan'a götürürdüm. Rahmetli
arkadaşım Recep Yazıcı davet ettikçe de Maksim, Lunapark ve Bebek
Belediye gibi gazinolarda program seyretmeye giderdik.
Şebnem Hanım, o dönemdeki kılık kıyafetler de çok
farklıydı. Siz nasıl giyiniyordunuz, hatırlıyor musunuz? Yine
modaya karşı ilginiz var mıydı?
Ş.Ç.: O dönemlerde de
kendi tarzım doğrultusunda o günün modasından esinlenerek
giyinirdim. Çiçekli pantolonlar, dar elbiseler giyerdim. Alaia'nın
ilk çıktığı senelerdi. Romeo Gigli'nin Callaghan özgün
kıyafetlerini de çok severdim.
pek sıcak bakmadılar
1980'li yılların gençliği ile şimdiki gençlik arasında
ne gibi farklar görüyorsunuz?
C.Ç.: 1980'li yılların gençliği bugünkü gençliğe nazaran daha
birbirini tanıyan, daha çok gezip, eğlenmeyi bilen, kızların ise
gece geç saatlere kadar dışarıda kalmadığı, daha konservatif bir
gençlikti. Biz geceleri Ateri oynardık özellikle Pac-Man en
sevdiğimiz oyundu.
O yıllarda yaşanan aşkların daha saf ve daha duygusal
olduğu söylenir, sizce de öyle mi?
Ş.Ç.: Tabii ki
öyle, hepsi daha saf ve daha duygusaldı bana göre. Bunun en güzel
örneklerinden biri de biziz.
Flört döneminizde rahatça buluşup gezebiliyor
muydunuz?
C.Ç.: Nerede... Zaten ilişkimizin başında Şebnem'in ailesi
mesleğimden dolayı olaya pek sıcak bakmamıştı.
DİZİ 80'Lİ YILLARA ÇOK UYUYOR
Şu an TRT 'de oynayan 'Seksenler' adlı diziyi
seyrettiniz mi, nasıl buluyorsunuz? Seyrederken hatıralarınız
canlanıyor mu?
Ş.Ç: TRT'deki 'Seksenler'ler dizisini bu
röportaj sayesinde izleme olanağı bulduk. O yıllar bizim için 'dün'
gibi olduğundan bizlere bir sürü şeyi anımsattı.
Dizideki kıyafetler, tiplemeler sizce o yıllara uyuyor
mu?
C.Ç: Tabii, çok uyuyor. Kıyafetler ve dekor aynı.
EĞLENCE HAYATI ETİLER'DEYDİ
1980'lerde nerelerde yemek yer, nerelerde eğlenir,
nerelerde gezer, nerelerden alışveriş yapardınız?
C.Ç.: O yıllarda yabancı marka satan mağazalar günümüzdeki kadar
gelişmediğinden daha çok bütçemizin uygun olabildiği kadarıyla
Fitaş Pasajı'nın içerisindeki yerlerden alışveriş etmeye çalışırdık
ki bunların en meşhuru 'Ali Alta Moda'ydı. Hatırladığım en havalı
gömlek markası da 'Pancaldi' idi. Eğlence hayatının kalbi Etiler'de
atardı.
Ş.Ç. : Gezme konusunda ise saat sınırlamaları vardı. Bugünkü
gençler gibi değildik. Belirli bir saatte evde olmam gerekirdi.
1980'lerde nereye tatile giderdiniz?
Ş.Ç. : O yılların en gözde tatil yerleri Uludağ ve Antalya
Kemer'deki Club Med'di. Biz de buralara gider ve çok
eğlenirdik.
Şimdi her fırsatta yurt dışına tatile gidiliyor. O
yıllarda yurt dışına tatile gitme imkanınız oldu mu?
C.Ç. : Yurt dışına çıkmak zaten belirli adet ve izne tabiydi. Biz
ise daha çok Paris'e gider ve oradan plak alırdık.
ASKERLERLE ŞAMDAN'I AÇTIK
1980 ihtilalini gördünüz, o yıllarda neler yaşadınız,
sizi nasıl etkiledi o dönem?
C.Ç: 80 ihtilalinde eğlence sektörü büyük yara aldı. O günlerdeki
en önemli anım Güneş Gazetesi'nin ortaklarından Güneri Civaoğlu'nun
makam arabasıyla müstakbel karımı görmeye Ataköy'e gitmemdi. Şu
aşka bakın!
Siz de o dönem sağ- sol çatışmalardan nasibinizi aldınız
mı?
C.Ç.: Tek hatırladığım kepenk kapama olayıydı.
İşyerlerini zoraki kapalı tutulması için yapılan baskıya karşın bir
manga askerle Şamdan'ı açık tutmuştuk.
Öykü YAZICIOĞLU