Dağhan Külegeç dirilen Efe'yi anlattı
Denize uçan otomobilden çıkamayan tek isimdi... Herkes onu öldü bildi... Ama “Kavak Yelleri” fanatikleri hep bir mucize bekledi, kendine has gülümsemesiyle dönüp gelmesini istedi. Ve beklenen oldu...
Diziden siz ayrılmıştınız ama ayrıldığınız dönemde
“neden daha sonra devam etmeyeyim, ki işimi seviyorum” diyordunuz.
Ne olmuştu da Kavak Yelleri ile yollarınız
ayrılmıştı?
- Çalışma temposu beni fiziksel ve psikolojik olarak çok yormuştu.
Hem sinir hem de vücut sağlığım son derece yıpranmıştı, bu yüzden
bırakmak istedim. Oturup konuştuk, hepimiz için en doğrusunun bu
olduğuna karar verdik. Diziyi bırakacağım üç ay öncesinden belliydi
yani.
Fikrinizi ne
değiştirdi?
- Yokluğum bir yıldan fazla sürdü. Ben de o sırada yeterince
dinlenme fırsatı buldum. Hem işimi ve ekip arkadaşlarımı sevdiğim
hem de zihnen ve bedenen kendimi çalışmaya hazır hissettiğim için
bana yapılan teklifi kabul ettim.
EFE SEMPATİK, GÜÇLÜ BİR ADAM
“Kavak Yelleri” izleyenleri ille de “Efe dönsün”
diyorlardı. Sizce onları Efe’ye böylesine bağlayan
neydi?
- Efe güçlü, esprili, neşeli, renkli, sempatik bir karakter.
İzleyiciler sanırım bu yüzden sevdiler onu.
Efe denize uçtu cesedi bulunamadı. Peki diziye dönüşü nasıl
olacak?
- Olacakları, ben de her hafta senaryo gelince öğreniyorum,
dolayısıyla bu sorunun cevabını emin olun ben de bilmiyorum. Ayrıca
cevabını bilsem de söylemem, zira işin sürprizi kaçar. Bu sorunun
cevabını öğrenmeleri için izleyicilerimizi bu akşam ekran başına
davet ediyoruz.
HÂLÂ BİR SEVGİLİM YOK
Verdiğiniz bir röportajda, tiyatroya gitmeme nedeni olarak
sevgilinizin olmamasını gösterdiniz. Hâlâ yalnızsanız, fanlara
haber verebilir miyiz?
- Yok canım, “Tiyatroya gitmiyorum, sevgilim yok” tamamen bir
espriydi. şaka olsun diye söylemiştim. Fanlarıma haber verin tabii,
onların mutlu olması beni de mutlu eder; sevgilim yok...
Playstation ve motosiklet tutkunuz malum... O tutkular hâlâ
devam ediyor mu?
Motosiklet kullanmak keyifli bir şey ama Playstation’dan yavaş
yavaş uzaklaşıyorum. Gençken daha çok oynuyordum, artık öyle bir
tutkum olmadığını söyleyebilirim. Onun yerini üç top bilardo
aldı.
RAHATLIĞIM KARAKTERİMDEN
Gece Cihangir ve Taksim dolaylarında arkadaşlarımız sizi
görüntülüyor, o anlarda ilk dikkati çeken de rahatlığınız oluyor.
Alıştınız mı bu takip durumlarına, ıstiklal Caddesi’nde
durdurulmalara?
- Ben hayatım boyunca rahat olmaya, olayları iyice algılamaya,
anlamaya ve kabul etmeye çalıştım. Olanı kabul etmekten başka
yapacak pek bir şey olduğunu düşünmem. “Alıştınız mı?” sorusuna
gelince, o durum alışsanız da tehlikeli hiç alışmasanız da... Bıçak
sırtı gibi bir şey... Ve alışıp alışmama konusunda gerçekten net
bir cevabım yok.
Yeni projeler var mı ufukta
görünen?
- Şu an için sadece “Kavak Yelleri” var. En az bir yıl boyunca da
sadece o olacak galiba...
BENİ NEDEN YAKIŞIKLI BULDUKLARINI BİLMİYORUM
Özgür ruhlu biri gibi görünüyorsunuz. Yıllarca aynı dizide rol
almak size fazla bağlayıcı bir iş gibi gelmiyor mu?
- Vallahi ben bir sene “Lise Defteri”nde oynadım, bir sene “Hırsız
Polis”te, iki sene de “Kavak Yelleri”nde. Öyle senelerce aynı
diziye devam etmişliğim yok...
İnternette düzenlenen bir ankette en yakışıklı oyuncu
seçilmiştiniz. Rakipleriniz de güçlüydü üstelik... Nedir seyirciyi
size bağlayan şey, hiç düşündünüz mü?
- Bu, bir kadınla seviştikten sonra kadının size “Neden ben, neden
ben” diye sormasına benziyor. Böyle bir şey düşünmemeyi tercih
ederim. Bu işin esprisi tabii. Sebebini düşünmedim, çünkü bunu
düşünmek seni kendini beğenmişlik noktasına getirebilir,
doğallığının bozulmasına yol açabilir.
Sinem Vural /Hürriyet