Danıştay’ın İstanbul Sözleşmesi kararına CHP’den sert tepki

Danıştay, İstanbul Sözleşmesi’ne ilişkin Cumhurbaşkanlığı kararının yürütmesinin durdurulması talebini reddetti.

Danıştay’ın İstanbul Sözleşmesi kararına CHP’den sert tepki

Sözcü Gazetesi'nin haberine göre yürütmeyi durdurma talebinde bulunanlar arasında yer alan CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka ve CHP Ankara Milletvekili Gamze Taşçıer, kararla ilgili açıklamalarını paylaştı.

“İKTİDARA GELDİĞİMİZ İLK HAFTA İSTANBUL SÖZLEŞMESİ YÜRÜRLÜĞE GİRECEK”

CHP Ankara Milletvekili Gamze Taşçıer, “Danıştay’ın yürütmeyi durdurma kararı vermemesi, bundan sonra alacağı ana kararı da boşa düşürmüştür. 1 Temmuz’da İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararı yürürlüğe giriyor. Anayasa’ya apaçık aykırı bu hüküm telafisi mümkün olmayan bir sonuç doğuruyor. Tepeden tırnağa rezalet!” dedi.

CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka ise, “Kadınların canıyla oynayan bu kararın hesabını ilk seçimlerde sandıkta soracağız! İktidara geldiğimiz ilk hafta içinde İstanbul Sözleşmesi'nin yeniden yürürlüğe girmesini sağlayacağız!” dedi.

NE OLMUŞTU?

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzası ile 20 Mart 2021 tarihinde saat 02.00'de Resmi Gazete'de, İstanbul Sözleşmesi adıyla bilinen  “Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi”nden tek taraflı olarak fesih edildiği duyurulmuştu.

Kararın iptali için CHP Kadın Kolları ve meclis grubu Danıştay’a başvurularda bulundu. Yürütmenin durdurulması beklenirken 30 Nisan 2021’de Resmi Gazete’de ikinci bir Cumhurbaşkanı kararı yayımlanarak fesih tarihi 1 Temmuz 2021 olarak açıklandı.

Bunun üzerine CHP’den ikinci kez Danıştay’a başvuru yapıldı. Danıştay, Cumhurbaşkanı kararından 63 gün sonra “idarenin savunması alındıktan sonra inceleme gerektiğine” hükmetti. Cumhurbaşkanlığı'ndan açılan davaya yönelik yapılan savunmada, “Devletin yüksek menfaatini ilgilendiren işlemlerine karşı yargı yolunun kapalı olduğu” belirtildi.

Ayrıca, “TBMM'nin onaylamayı bir kanunla uygun bulması, milletlerarası andlaşmaların onaylanması ve feshi konularını yürütme organının yetkisinden çıkarak veya bu konuların bir Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile düzenlenmesine engel olacak nitelikte bir yetki değildir” ifadeleri yer aldı.