Seda Bakan: 'Çatlak ve deliyim'

*Dış ticaret mezunusunuz… Oyunculuğa nasıl geçiş yaptınız?

Dış ticaret yapabileceğim bir iş değildi. Biliyordum bunu. Ancak aileler çocuklarının özellikle kız evlatlarının düzgün bir iş yapmalarını istiyor. Annem de babamla birlikte bana ‘doğru düzgün bir işin olsun, daha sonra ne istersen yap’ dedi. Ben de önce okulumu bitirdim sonra da kendi istediğimi yaptım. Yolumu buldum.

*Bu kararınızda sizi desteklediler mi?

Haklarını yiyemem çok destek oldular.

*Önce diziler, sinema ve şimdi de Zaman Makinası 1973 filmiyle izleyici karşısına çıktınız. Filmi anlatır mısınız?

Günümüzde yaşayan kendini beğenmiş bir çocuk. Babasının vefatıyla birlikte bütün mal varlığının elinden alındığını öğreniyor. Kendisine miras olarak eski bir araba bırakıyor. O da bu duruma sinirlenip arabaya biniyor ve bir anda bir şeyler olup 1973 yılına gidiyor. Orada benimle yani Yasemin’le karşılaşıyor.

*Yasemin nasıl bir karakter?

Çok saf çok temiz kalpli bir kız… Saflığın aptallık değil çok büyük bir meziyet olduğunu anlatıyor filmde… 

*Seda Bakan, Yasemin’e ne kadar benziyor?

Benim hayat felsefeme çok yakın bir karakter. O nedenle Yasemin’i oynarken çok mutlu oldum. Belki Yasemin kadar saf biri değilim ama kesinlikle hayata dair risk alması, iyi niyetli olması bana çok benziyor. Aslında Kardeş Payı’nda canlandırdığım Feyza da bana çok benziyor.

*Nasıl bir hazırlık dönemi geçirdiniz?

Hulahop çevirmeyi, gitarla bazı şarkıları çalmayı öğrendim. Tam anlamıyla gitar çalmayı öğrenemedim ama devam edersem öğrenebilirim. Çünkü yetenekliymişim. Hocalarım öyle söyledi. Filmde şarkı söyledim. Bir oyuncunun yapmak istediği her şeyi yaptım diyebilirim.  

*Filme tepkiler nasıl?

Film sanırım yanlış bir zamanda vizyona girdi. Çok beklenildiği gibi gitmiyor açıkçası. Ama bence kıymeti sonradan anlaşılacak. Çünkü iyi işin kıymeti bir şekilde anlaşılır. Belki yazın tekrar vizyona girer. Ama bence bir şekilde anlaşılacak. Çünkü çok samimi, çok sıcak ve çok güzel bir film.

*Geleceğe Dönüş filmlerine benziyor biraz sanırım…

Ondan esinlenildi. Ancak bizim kültürümüz Amerikan kültüründen çok farklı olduğu için bence daha sıcak Geleceğe Dönüş’ten. İnsanlar gittikleri zaman beklenmedik bir şeyle karşılaşıyorlar.

TİYATROYA CESARETİM YOK

*Sinema ve dizi oyunculuğu yapıyorsunuz. Planlarınız arasında tiyatro var mı?

Kardeş Payı’na başlamadan önce birkaç tiyatro oyunundan teklif aldım ancak kabul etmedim. Çünkü tiyatro yapmak çok başka bir iş. Tabii ki bu işin profesyonelleri bu işin okulunu okumuş insanlar yapabilir ama ben kendimde öyle bir cesaret görmüyorum. Çünkü bir işi en iyi şekilde yapmak isterim. İyi eleştiriler almak isterim her insan gibi.

*Eleştiriye açık değil misiniz?

Aslında açığım ama insan iyi şeyler duydukça daha özgüvenli ve daha başarılı oluyor.

*Sinema mı dizi mi hayatınızda daha öncelikli?

Her zaman Kardeş Payı gibi bir dizide rol alsam, yanında istediğim kadar sinema filmi çekerim. Ama tabii zor şartlar altında çalışıyor olsam tercih yapmam gerekebilirdi.

Seyirci beni kabul etmez diye çok korktum

*Bugüne kadar dramalarda oynadınız. Şimdi hem sinemada hem de Kardeş Payı dizisiyle ekranda güldürüyorsunuz. Bu geçiş nasıl oldu?

Kariyerimi komediye yönlendirmek istedim. Bence bir oyuncunun her rolü oynaması, hevesini alması gerekiyor. Yeterince drama oynadım. Artık içimdeki komik ortaya çıktı.

*Başarısız olmaktan korktunuz mu?

Kardeş Payı’na başlarken çok tedirgindim.  Oyuncular ve ekip benim olmamı istedi ama seyirci kabul edecek mi diye korku yaşadım. 

*Türkiye’nin son dönemdeki en komik iki adamı Ahmet Kural ve Murat Cemcir’le birlikte oynuyorsunuz. Setiniz de çok eğlencelidir.

Set mükemmel… Kendimi gerçekten çok şanslı hissediyorum. Bence Murat ve Ahmet Türkiye’nin en yetenekli iki oyuncusu.

*Feyza’nın hangi özellikleri size benziyor?

Ben de onun kadar deli ve çatlak olabiliyorum. Umursamazımdır. Bazen kendi kendime konuşabiliyorum.

EKRANDA NASIL GÖRÜNDÜĞÜMÜ UMURSAMIYORUM

*Oyunculuğunuzu geliştirmek için neler yapıyorsunuz?

Eskiden nasıl göründüğümü çok merak ederdim. Onu yaptığım zaman başarılı olamadığımı gördüm. Kafam nasıl göründüğüme takılıyken rahat oynayamadığımı gördüm. Behzat Ç.’de bu sınırı aştım ve şu anda hiç umursamıyorum. Nasıl göründüğümle hiç ilgilenmiyorum. Bazen bir mimik yapıyorsunuz ve  çok çirkin görünebiliyorsunuz.

*Bir oyuncu olarak ağlatmak mı güldürmek mi daha zor?

Aslında ağlatmak kolay güldürmek zor derler ama ben hiçbir işe zor gözüyle bakmıyorum. Kendi hayatımda da öyle. Bir şeyin üzerine çok anlam yüklemiyorum. Çünkü bir şeye zor diye başlarsan strese giriyorsun. Gerek yok, rahat bırakmak lazım.

*Şu sıralar komedi filmleri çok izleniyor.

İnsanların gülmeye ihtiyacı var. Türkiye gündemi her zaman çalkantılı ama bu sıralar çok daha çalkantılı günler yaşıyoruz. O nedenle de komedi filmlerine hücum ediyorlar.

ASKER YOLU GÖZLÜYORUM

*Müzisyen Ali Erel’le nişanlandınız… Evlilik ne zaman?

Ali şu anda askerde. İnşallah askerden döndüğü zaman evleneceğiz. Ancak netleşen bir tarihimiz yok.

*Yoğunluğunuz ilişkinize yansıyor mu?

Nişanlım da çok yoğun çalışan bir insan. O nedenle benim yoğunluğum dikkat çekmiyor. Bir şekilde ilişkimizi idare ediyoruz. Her şey çok güzel gidiyor. Zaten iki taraf da aynı yoğunlukta olursa ilişki daha sağlam yürür. Ancak sürekli bir taraf yoğun olursa o ilişkiyi yürütmek zor olur.

YAŞLANMAYI DÜŞÜNMÜYORUM

*İleriye dönük planlar yapar mısınız?

Hayata çok olumlu ve pozitif bakıyorum. 50 yaşımda da çok yaşlanmayı düşünmüyorum açıkçası. Enerjim hep böyle kalacak. İşimi çok daha büyütebilmek isterim. Mesela çok iyi bir yabancı filmde oynayabilirim, yabancı yapımlarda çalışabilirim.

SESiM GÜZEL AMA ALBÜM YAPMAYACAĞIM

*Sinema ve dizilerde oynamak sizin için yeterli mi?

Müzikalde oynamayı çok istiyorum. Sesim fena değil. İlerde sesimle ilgili bir şeyler yapmak isterim.

*Albüm gibi mi?

Hayır, kesinlikle değil. Mesela Zaman Makinası 1973 müzikli bir film. Şarkılarını ben söyledim. Bu tarz projeleri çok seviyorum. Dizide de jenerik müziğini ben söyledim.

* Eğitim alacak mısınız bununla ilgili?

Birazcık şan eğitimi aldım ama ses şarkı söyledikçe gelişen bir şey.  İlerle bunun üzerine eğilmek isterim. Ama birkaç ay sonra da olabilir.

*Değişken misiniz?

Kendi içimde dengesizliğim var ama kimseyi rahatsız etmem. Sürekli sığ noktalarımı çıkarmaya çalışım. Daha iyi nasıl oynayabilirim diye sürekli evde dolaşıyorum. En çok annem şaşırıyor bu duruma.

*Anneniz sizi eleştirir mi?

Sürekli erkek oyuncuların içindeyim. Konuşma tarzım, oturuşum, yemek yiyişim değişti. Annem sürekli ‘Ben seni böyle yetiştirmedim, kendine gel, o nasıl hareket, o nasıl konuşma’ deyip duruyor.

GÜLDEN AVUÇ / BUGÜN